"Jungkook bey siz sanırım henüz farketmediniz."
"Neyi? Kötü bir şey mi var doktor bey?"
Tam o anda Taehyung'u kontrol etmek için arkasını döndüğünde Tetesini gözleri açık bir şekilde kendisini izlerken görmesi mutluluktan havalara uçmasını sağlamıştı.
"TETEM UYANMIŞSINN. Tete uyanmışsın. İyisin Tete değil mi ağrın var mı hm? Bir şey istiyor musun bak doktor da burada hadi söyle Tetem. Doktor bey Tetem uyanmış yaşasınn. Canım sevgilim benim!"
Taehyung ise Jungkook bu çocuksu sevincini yaşarken sadece onu gülümseyerek izlemişti.
———-🐇 , 💫-———
Ertesi gün|
"Kook. Bebeğim gerçekten yeterli bu kadar doydum lütfen."
"Ama Tete. Yemen gerekiyor biliyorsun. Doktor önmüzdeki üç gün boyunca her gün üç öğün bi kase çorbanı tamamen bitirmen gerektiğini söyledi bilmiyor musun sanki."
Jungkook hastanede olmalarının ikinci günü Taehyung'a çorbasını içiriyordu. Taehyung ise hastane yemeklerinden nefret etmesine rağmen sırf Jungkook istiyor diye biraz içiyordu fakat Jungkook onun tüm çorbayı bitirmesini istiyordu.
"Kook. Tadı hiç güzel değil."
"Tete keşke çorba yapabilseydim. O zaman kendim sana yemek yapıp getirmeyi çok isterdim ama biliyorsun ben çorba tarzı yemek yapmayı bilmiyorum o yüzden bunu yiyorsun üzgünüm."
Jungkook üzgünce bunları söylediğinde Taehyung hemen söylediklerinden vazgeçmişti çünkü onun üzülmesi istediği son şey bile olamazdı.
"Hayır hayır . Bebeğim bana bak. Sen üzülme asla tamam mı. Hem ben memnunum halimden sen zaten yemek yapabilsen de istemezdim sen yorulma diye işte.. aishh konuştukça battığımı hissediyorum!"
Jungkook onun bu haline kıkırdamıştı. Onu gülümsetmeyi başardığı için Taehyung mutlu ve gururluydu. Hastanede kalmaktan da bir o kadar mutsuz. Evine gitmek istiyordu. Kendisine bunu yapanı , küçüğünü bu kadar korkutanı bulup onu gebertmek istiyordu. Küçüğüyle beraber geçirdiği huzurlu anları bozan kişi kim ise o kişinin burnundan getirecek , doğduğu güne pişman edecekti onu.
"Tetem. Afiyet olsun. Bak bitti çorban gördün mü. Her ne kadar sevmesen de içmen gerekiyor çünkü erkenden iyileşmelisin. Ben seni böyle görünce çok üzülüyorum Tete."
Taehyung sanki karşısında kırılacak bir pırlanta varmış gibi dikkatli bir şekilde elini sevgilisinin saçlarına götürdü ve narince sevdi onları. Her bir tutamı için dünyayı yakardı. Küçüğünün tek saç teline gelen zarar onun dünyasında lavların patlaması demekti.
"Güzelim benim. Ben gayet iyiyim sen sakın üzülme neden üzülüyorsun? Senin tek bir gözyaşın için dünyayı yakarım ben. Senin akan tek bir gözyaşın benim ölümüm olur güzel bebeğim benim. O yüzden sen ağlama göz bebeğim tamam mı? Öldürme bu adamı en güçlü silahınla."
"Hmhm. Tamam Tete. Ama lütfen ölüm kelimesini kullanma Tete. Sakın bırakma beni sen hep benimle ol o bana yeter Tete. Seni çok seviyorum. Sen vurulduğunda o kadar korktum ki beni bırakıp gideceksin diye canımdan can gitti sanki ölüyormuşum gibi hissettim , hayatımdaki en değerli şeyi elimden alacaklardı Tete çok korktum gerçekten. Eğer-eğer gitseydin ben dayanamazdım Tete."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oh My Mafia
FanfictionYer altının en güçlü mafyası Kim Taehyung ve onun güzeller güzeli küçük oğlanı Jeon Jungkook