Bölüm 16

1.6K 224 76
                                    

İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNİZE GÖRE GELİYOR... 50 YORUMUN ALTINA BÖLÜM GELMEYECEKTİR...

Yemek ve su çok iyi gelmişti. Gerçekten de uyandığından beri ilk defa kendisini bir noktada güçlü gibi hissediyordu. Ya da daha doğrusu uykusu yoktu en azından. Bayılmak gibi bir durumu olmayacaktı ve bu işine geliyordu.

Uzun zaman sonunda nihayet biraz olsun kendisine gelmiş gibi hissediyordu. Zihni bu noktada çok daha açıktı. Neler olup bittiğinden haberdardı.

Sasha üç gündür buradaydı. Bu isyan edenlerin saklandığı minik çadır köyündeydi ve üç gündür uyuyordu. Lotus, onun kurtarılışından sonra gelmişti ve iki gündür kamptaydı. Dışarıdaki iblislerde deli gibi onu arıyorlardı. Demarco, konula ilgili bilgisi olabilecek her yeri ve herkesi kılıçtan geçirtiyordu. Lotus konusunda hiçbir şakası yoktu.

Üç gün sonunda düzgün bir şekilde uyanıp ilk kez yemek yemişti. Hala çok da gücü yoktu ama kendinde biraz daha zaman geçirebilirdi. Elini genç kadına doğru uzattı ve nazikçe yüzünü okşadı. "Biri bu işi iyi becermiş" derken gülümsedi nazikçe. Yüzündeki yaralar olmadan tıpkı o hatırladığı peri kızına benziyordu.

"Maxima beni iyileştirdi" dedi genç kadın gülümseyerek.

O cadının pek çok konuda yetkin olduğu belliydi. Özellikle yaralanmalar konusunda. Aslanlar cadılardan pek hoşlanmazlardı. Doğal olmayan büyü güçleri aslanları rahatsız ediyordu. Ancak onun iyi iş çıkardığı belli oluyordu. Genel olarak sıradan bir insan sayıldığı için ömrü kısaydı.

Derin bir nefes alıp onu kendisine çekti ve kadına sıkıca sarıldı. Lotus, bir elini onun yanağına koydu ve dikkatli bir şekilde adamı kendisine çevirdi. Dudakları onun dudaklarına bastırdı. Her ikisi de kürklerin içine düştü. Sasha kollarını onun vücuduna sardı ve kokusunu içine çekti.

Hiç şüphesiz ki her ikisinin de uzun bir banyoya ihtiyacı vardı ama kadından yayılan o nergis kokusunu hala alabiliyordu. Onu en başından beri etkileyen ve kendine çeken kokuyu alabiliyordu.

Sasha, onun gümüş rengi saçlarını kenara çekti ve kadını dikkatli bir şekilde kürklerin üzerine yatırarak onun üzerine uzandı. Lotus, kollarını onun boynuna doladı ve kendisine bastırdı. Hiç şüphesiz ki bu konuda hiç kimsenin olamayacağı kadar istekliydi.

Onunla uzun uzadıya oynaması ve eskiden yaptığı gibi onu zevkle sarhoş etmesi gerektiğini biliyordu ama bunu yapabilecek kadar uzun süre ayakta durabileceğini sanmıyordu. Bu kadar güçsüz olmak Sasha'yı kızdırıyordu. Bu ona yakışan bir şey değildi.

Başını kaldırıp ona baktı. Koyu yeşil gözlerindeki bakış Sasha'nın görmeyi asla bıkmayacağı o bakıştı. Nazik bir şekilde yanağını okşadı. "Bunun böyle olacağını hiç düşünmemiştim" diye fısıldadı on karşı. "Evlendiğimiz gün seni tanıştığımız o göle götürecektim ve sen o suda çıplak bir şekilde dururken seninle sevişecektim"

O hep yaramaz bir adam olacaktı. Ellerini onun saçlarının içinden geçirdi ve onu kendisine çekti. Bir gün onun hayal ettiği şekilde de olacaktı her şey. Çünkü bundan sonrasında asla birbirlerinden ayrılmayacaktı. Eğer Sasha'ya bir şey olursa o zaman Lotus'da hayatına son verecekti.

"Nerede olduğu umurumda değil" diye fısıldadı onun altın rengi gözlerine bakarak. "Seninle olmak bana yeter"

Ah, onu hep nasıl etkileyeceğini çok iyi biliyordu. Gülümseyerek başını eğdi ve bir kere daha onun dudaklarını öpmeye başladı. Lotus, elbisesinin eteklerini yukarı doğru çekti ve bacaklarını açarak onu arasına aldı.

ASLAN KRALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin