İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNİZE GÖRE GELİYOR... 50 YORUMUN ALTINA BÖLÜM GELMEYECEKTİR...
Demarco odasına geldiğinde Lotus, hızlı bir şekilde ayağa kalktı. Yatakta olduğu müddetçe üzerine çıkmak gibi bir huyu vardı çünkü. Bir şey yapamıyor olsa bile yeterince midesini bulandırıyordu bütün bunlar.
Aradan üç gün geçmişti. Jace'inSasha'yı bulmasının ve Demarco'nun uyanmasının üzerinden tam üç gün geçmişti. İblisler karış karış Sasha'yı arıyordu ormanda. Yeraltı köyünün yerini Maxima sayesinde bulamıyor olmaları lazımdı. Sasha güvendeydi aksi halde Demarco buraya onun cesediyle gelirdi.
"Kraliçem" derken iğrenç yaratığın yüzünde bir gülümseme belirdi. "Bu renkler size çok yakışmış"
Herhalde son yediği dayaktan sonra sarıya ve çürük mora dönüşen yaralarından bahsediyordu. Ne kraliçe ama...
Yine de artık içinde bir umut vardı. Sasha kurtulmuştu. Demarco'nun uyumasını beklemekten başka yapması gereken bir şey yoktu. Ondan sonra söz verdiği gibi tamamen isyancılara katılabilirdi. Kaçması problem olacaktı hiç şüphesiz. Demarco bildiği kadarıyla henüz yedeğini bulamamıştı. Ancak fark yaratabilecek bir şeyi varsa bunu yapmak istiyordu.
İblis Kral, odanın kapısını arkasından kapatıp içeri girdi. Ah, Lotus istemsiz bir nefes alıp verdi ve o iğrenç kokuyla bir kere daha yüzü buruştu. Buna asla alışamıyordu. Yine de kendisini zorlayarak sırtını dikleştirdi ve onun yüzüne bakmaya devam etti. "Senin için ne yapabilirim?" derken nezaketi çok önceden bir kenara bırakmıştı.
Demarco, buna karşılık çirkin bir kahkaha attı. "Benim için yapabileceğin çok şey var sevgilim" dedi. "Mesela artık evliliğimizi tamamlamak için izin vermek gibi ya da belki de kaçan büyük aşkının nerede olduğunu söylemek gibi"
Tabi, ikisini de yapardı zaten. Kollarını göğsünde birleştirdi ve bir süre ona baktı. Bu konuşmayı her uyandığında yapıyorlardı ve her seferinde de sonu aynı bitiyordu. Bunun belki de onu yıldırmasını beklemişti. Bunca zamandır yediği dayak ve çektiği eziyetle birlikte ama Lotus'un hala dayanma gücü vardı. "İlk için cevabım hayır" dedi sakin bir şekilde. "İkincisinin cevabını bilmiyorum. Sen söyleyene kadar benim de konudan haberim yoktu"
"Ama onlara yardım ettin."
Vücudundan bir titreme geçti ama Demarco'nun bu zayıflığı görmesine izin vermemek için ona arkasını döndün. "Buradan dışarı çıkmıyorken onlara nasıl yardım edebilirim ki?" diye fısıldadı en sonunda başını kaldırıp gökyüzüne bakarak.
"Senin isyankarlarla görüştüğünü bilmediğimi mi sanıyorsun?" Demarco ona yaklaştı ve hemen arkasında durdu. Bir eli kolundan nazik bir şekilde aşağı kaydı. "Beni yenmek için oluşturulan o küçük ekibe yardım etmediğini bilmediğimi mi sanıyorsun?"
Lotus, bir an için nefesini tuttu. Gökyüzünü kaplayan siyah bulutların arasından gördüğü şey dolunay mıydı? Uzun zamandan beri onu bu kadar net görememişti. Işıkları tam da Lotus'un üzerine düşüyordu ve öyle güçlüydü ki Demarco rahatsız bir şekilde geri çekilmek zorunda kaldı. Üstelik o ışıklar normalden de uzun süre orada kaldı.
Kocaman açılmış gözlerle ayın ne kadar muhteşem olduğuna bakakaldı. Onu çok uzun zamandır bu kadar görkemli bir şekilde açık ve net görmemişti. Demarco'yu yenebilirlerdi. Aslan Kral sonunda ortaya çıkmıştı ve Lotus bunca zamandır saklamaya çalıştığı emanet gücü ona verecekti.
![](https://img.wattpad.com/cover/359431739-288-k64488.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASLAN KRAL
FantasyÜRKEK VE BİR O KADAR DA İÇİNE KAPANIK PERİ PRENSESİ LOTUS'UN BÜTÜN HAYATI KENDİSİ İÇİN SEÇİLECEK OLAN EŞİ İÇİN HEDİYE OLARAK GÖRÜLMEKLE GEÇMİŞTİR. SERT KURALLARI VE BİR O KADAR DA DAR GÖRÜŞLÜ KRALLIK KADIN PERİNİN BEKARETİNİN KUTSAL OLDUĞUNU DÜŞÜNME...