İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNİZE GÖRE GELİYOR... 50 YORUMUN ALTINA BÖLÜM GELMEYECEKTİR... BOL KEYİFLER...
Sasha kadınlar söz konusu olduğunda ısrarcı olmazdı. Daha doğrusu Sasha normalde kadınlar söz konusu olduğunda ısrarcı olmazdı. Çok nadir ret edilirdi ve genellikle onların kendilerini kucaklarına atma gibi bir durumları olurdu. Buna karşılık bir nedenden ötürü genç peri prensesinin peşini bırakamıyordu.
En son ki görüşmelerinin üzerinden neredeyse iki hafta geçmişti ve kadın çıkıp göle gelmemişti. Herhalde Sasha'nın ona verdiği söze pek güvenmiyordu. Onun yerinde Sasha olsaydı o da güvenmezdi ama yine de hayal kırıklığına engel olamamıştı.
O zamandan bu zamana onu takip ettiği yerde gelip kadını gizlice izlemek ise neredeyse bir alışkanlığa dönüşüyordu. Hem de hiç istemediği bir alışkanlığa.
O gece dönüştükten sonra içindeki aslan kendi başına hareket etmiş ve kadını geldiği yere kadar takip etmişti. Daha önce peri halkının yaşadığı yere hiç gelmemişti. Ormanın içinde net bir sınır yoktu. Ancak Kuzey Peri Krallığının devasa sarayı nereden bakılırsa bakılsın hep görülebilecek kadar büyüktü.
Çevresinde dizili olan evler ile son derece büyük bir yerleşim yeri kurulmuştu. Sasha'nın anlamlandıramadığı bir şeydi bu. Kutuların içinde yaşıyorlar, giyinik geziyorlar ve kendilerini bazı kuralların içine hapsetmişlerdi. Üstelik buna medeniyet diyorlardı.
Şu geçen süre içinde onlar hakkında çok şey öğrenmişti. Öncelikle Lotus, bir kafesin içinde yaşıyordu. Bu kafes o kadar sert kurallarla bezeliydi ki genç kadının gülmesi ya da kahkaha atması bile hoş karşılanmıyordu.
İkinci olarak da o gerçek anlamda bir hediyeydi. Gün içinde kendisine gelen görücülerin önüne çıkarılıyordu. Bu muhteşem paketi beğenmeyen yoktu elbette ki ancak karşılığında sundukları şeylere bakarak pakete kime sahip olacağına karar vereceklerdi ve şu ana kadar Lotus'un şansı yaver gitmiş gibiydi.
Bu sistem o kadar mide bulandırıcıydı ki Sasha bile bunları izlerken zor tutmuştu kendisini. Lotus'un bir de ağabeyi vardı bu arada. Hiç de küçük kardeşini hapseden kurallara bağlı görünmüyordu. Hatta anlamsız bir şekilde küçük kardeşi üzerinde söz sahibiydi.
Genç adam kendisine artık neredeyse yuva yaptığı devasa bir meşe ağacının üst dallarından birine oturmuştu. Burası Lotus'un odasını en net görebilen yerdi. Sırtını ağacın gövdesine dayamıştı ve bacaklarını ileri uzatmıştı. Rahat bir şekilde oturuyordu.
İşin aslı kendisiyle de ilgili bu süre zarfında bir şeyleri görmeye başlamıştı. Onu sadece istemiyordu. Onu çok fazla istiyordu. Önemseyecek kadar fazla. O soğuk, mesafeli ve mutsuz hallerini gördükçe öfkelenecek kadar. Sasha, bu kadından hoşlanıyordu.
Daha önce böyle bir duygu yaşadığını hatırlamıyordu. Reddedildiği zamanlarda bile kimseyi takıntı haline getirmeden yoluna devam etmişti hep. Ne yazık ki bu kural peri prensesini kapsamıyor gibi görünüyordu.
Lotus, bir kere daha günlük şovunu tamamlayıp odasına dönmüş gibi görünüyordu. Hizmetçileri öfkeli bir şekilde odasından gönderdikten sonra camın kenarına oturup başını kollarının arasına gömdü.
Sasha, bu ritüeli izlemişti. Güçlü duyuları vardı ve ağladığını biliyordu. İşte en çok bu zamanlardan nefret ediyordu. Hıçkırıklarını ilk duyduğu anda beyninden vurulmuşa dönmüştü. Neye mal olacağını bile umursamadan onu kaçırmak istemişti. Ancak babasının sözleri onu durdurmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASLAN KRAL
FantasíaÜRKEK VE BİR O KADAR DA İÇİNE KAPANIK PERİ PRENSESİ LOTUS'UN BÜTÜN HAYATI KENDİSİ İÇİN SEÇİLECEK OLAN EŞİ İÇİN HEDİYE OLARAK GÖRÜLMEKLE GEÇMİŞTİR. SERT KURALLARI VE BİR O KADAR DA DAR GÖRÜŞLÜ KRALLIK KADIN PERİNİN BEKARETİNİN KUTSAL OLDUĞUNU DÜŞÜNME...