KİTAP +18 • olumsuz örnek oluşturabilecek sahneler • İÇERMEKTEDİR!
🍸
"...Seninle geçireceğim zaman yirmi dört saatten daha az Serçe. Seni öpeceğim. Seni bol bol öpeceğim. Seni saracağım. Seninle sevişeceğim. Elime geçen her fırsatta. Durmaksızın."...
esyu2429'a her bölüme attığı güzel yorumları ve destekleri için sonsuz teşekkürler 🧡 ☺️
Keyifli okumalar ✨
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🍸
22. HAR
"Hisar?"
"Bilmiyorum Aslı. Bunun ne demek olduğunu bilmiyorum." dedi sıktığı dişlerinin arasından.
Ne demek olduğunu bilmiyorum ne demekti? O bilmeyecekti de ben mi bilecektim! Bunun bir açıklaması olmalıydı kesinlikle. Öldürdüğü daha doğrusu öldürmeye çalıştığı bir adam olmalıydı -ki o adam ölmemişti demek ki.
"Ne demek bilmiyorum ya? Birini öldürmüşsün, daha doğrusu öldürememişsin işte" dedim.
"Aslı'm, güzel karım farkında mısın bilmiyorum ama ben sürekli birilerini öldürürüm zaten." dedi. Şaşkınlıkla kocaman açtığım gözlerimi ona diktiğimi görünce devam etti. "İşim bu bir yerde, buna şaşırmış olamazsın."
Gözlerimi kısarak ona baktım. "Cidden, cidden melek misin şeytan mısın karar veremiyorum" dedim.
Dudaklarını birleştirip iki yanını aşağı doğru büzdü. "Düşünme, ne meleğim ne şeytan. Durum ne gerektiriyorsa onu yaparım ben genel olarak." dedi.
Bu durağanlığı ve hissizliği bence kesinlikle beni korkutmalıydı. Aksine ondan korkmuyordum yani en azından şimdilik korkmuyordum.
Hala iki elinin arasında duran kağıda bakışlarımı kaydırdım. Başımla işaret edip, "Bunu çözsen iyi olur çünkü Ece birazdan gelecek" dedim. Adımlarımı salonun dışına doğru çevirdim.
"Sen bana kızdın mı şu an gerçekten?" diye sordu.
Adımlarımı durdurmadan salon kapısına geldiğim de Yusuf'u da düzenlenen odanın kapısında gördüm. "Yusuf, salon penceresinin değiştirilmesi lazım. Birazdan Ece gelecek. O gelmeden hallolsun lütfen" dedim.
Yusuf, kaşlarını belli belirsiz çatarak, "Pencereye ne oldu ki yenge?" diye sordu. Bir yandan da salona doğru yürümeye başlamıştı.
Yusuf salona girince önce hızla gözlerini hasar kaydı almak için etrafta gezdirdi. Ardından Hisar'da bakışları durdu. Hemen elindeki kağıda baktı ve gözleri sırayla o kağıdın eve girdiği metal çubuğa akabinde de pencerenin camının yerlere düşen parçalarına kaydı.
