SONSUZ DANS

İNTİKAM VE DİLEK

Bu bölümüm hayatın zamanında sıkışıp kalan ve zamanın akmasını isteyen, yaşamak isteyenlere gelsin...

☾

Etrafı saran sessizliğin oluşturduğu atmosfer çok can sıkıcıydı. Bugünü eğlenceli ve bol utangaçlı olacağını zannetmiştim. Her detayı düşünen ben bile Kutay'ın ağabeyi Demir'in geleceğine ihtimal bile vermemiştim, Kutay da ihtimal vermemiş olacak ki şaşkınlığı karşımda oturup yemeğini yiyen Demir'e hedefti. Derin ise Kutay'ın ağabeyiyle tanışma 'şerefine' kavuştuğu için sevinirken Kutayı bu durum çok rahatsız ediyordu. Akif bey ona gelen acil bir telefonla gitmişti.

Gidişi olurda dönüşü... Neyse!

"Neden sessizleşiniz birden?" dedi Demir ardından sorarcasına başını yediği yemekten kaldırdı. O an göz göze geldik çünkü tam karşımda oturuyordu!

"Neden acaba?" diyen alaycı ses Kutay'a aitti.

"Benim bir şey kaçırdığım belli oluyor. Hadi anlatın."

"Konunun başını bilmiyorsan sonunu da bilmene gerek yok." dedi Kutay iğneleyici bir tavırla.

Ortamın gerilimini alıp enerjiye dönüştürsek eminim ki bu koca evin bir aylık elektiriği çıkardı.
"Oğlum bu hafta gelmeyeceğini zannediyorduk." dedi Şebnem abla. Oğlunun gelmesine sevinmişti, aynı zamanda Kutay ve Demir'in arasında çıkacak gelirimi önlemek için ortamı yumuşatmaya çalışıyordu.
"Anneciğim, biricik kardeşimin güzel arkadaşlarını bizim eve davet edersin de ben gelmez miyim? Keşke bu haberi evdeki çalışanlardan değilde senden alsaydım ama olsun yetiştim işte buradayım." dedi sırıtırken Demir. Demir, Kutay'ın aksine yumuşak yüz hatları ve bebek gibi kusursuz bir cildi vardı. Dış görüşünü babası Akif beyden almışken bu tatlı dilinde gizli iğneleyici tavır kendisine has bir özellikti. Demirin bakışları Derini buldu.

"Seni daha önce hiç görmedim sen şu yeni kız olmalısın. Adın da... İris mi?" dedi lanet gözlerinin hedefi Derindi.

"Hayır ben Derin."

Utandığı belliydi hanfendinin. E tabi Kutay'ın ailesiyle tanışıyordu, Kutay'ın ailesi çekinilmeyecek insanlar değildi. Çok kökenli ve soylu bir aileydiler. Herkes istediği zaman bu aileyi göremiyordu.
"Ah öyle mi? Seni görünce bir an Yunan mitolojisinde ki tanrıçalar dan birine benzettim." dediğinde Kutay ateş saçan gözlerini Demire çevirdi. İris Yunan mitolojisinde gökkuşağı tanrıçası olarak biliniyordu.

"Derin yeni değil. Üç senedir aramızda." dedim Demire. Derin'in yeni olmadığı kısmına vurgu yapmıştım.

"Öyleyse daha kötü nasıl olurda Derin gibi bir kızı fark edemedim!" dedi hayretle. Amacı belliydi bugünü Kutay'a zehir edecekti.
Kulaklarımda çınlayan OĞLUM NE LAN BU HAREKETLER kıtası aklımı meşgul ederken, Poyraz uyarırcasına boğazını temizledi ve Kutay'a kavga çıkarmaması için uyaran gözlerle baktı. Kutayla göz göze gelince kendine hakim olmakta zorluk çektiğini gördüm. Cebimde ki telefonumun titrediğini hissettim ama çıkarmadım. Başımı kaldırdığım da Poyraz'ın bana kaş göz yaptığını gördüm. Anlamazca ona bakarken Poyraz'ın elinde ki telefonu yeni fark ettim. Başını iki yana sallayıp telefonunda bir şeyler yaptı. Telefonumun yine titremesiyle telefonumu çıkardım masanın altında tutarak gelen mesaja baktım.

MALLIĞIN YENİ ROTASI POYRAZ RÜZGARI:

Bizim bahis işi yandı desene. Kazanacağımdan çok emindim oysa ki!