Yaralarımın Sahibi

BÖLÜM 24

~>Eva'nın gözünden

Klaus'un tarikatının kaldığı yere gelmiştik. Büyük bir yapıydı ve içeride gencinden yaşlısına kadar birçok insan vardı. Bahçede, tarlada ve evde çalışan kişiler vardı. Ben içeride olmalıydı çünkü sabah olmuştu. Klaus beni arabadan indirip koluma girdi.

Klaus: Biri yardım edebilir mi?

Çalışan: Tabi ki peygamber.

Beni bir çalışan koluna almıştı. Klaus ona talimat vermemesine rağmen onun arkasından gidiyordu. Yavaş yürüdüğümü fark edince klaus'a bir soru sordu. Klaus onay vermedi ama çalışan itiraz etti.

Çalışan: Rica etsem sizi kucağıma alıp götürsem..?

Klaus: Erkek kardeşim seni öldürür.

Ben: Eva. İyi misin güzelim? Fazla yavaşsın.

Klaus: Hayır. Wendy onu bıçaklamış. Ama evin içinde kızıyla beraber yanmışlar. Bedenleri tanınmayacak haldeymiş.

Eva: Daha yavaş söyleseydin. İyi olurdu.

Ben: Burada bir çalışanın bebeği var Eva ve çalışmasını engelliyor. Eğer istersen bebeğe bakar mısın?

Eva: Çok isterim. Nerede?

Ben: Benimle gel ve five'a savunmamı sen yaparsın.

Eva: Neyin savunması?

Ben bir anda beni kucağına almıştı. Ön bahçede olan havuza gidiyorduk.

Eva: Oha öküz.

Ben: Bebek orada.

Eva: Çok tatlı! Şimdi yere indir beni.

Klaus: Five'a  olan savunmayı kim yapacak?

Ben: Eva.

Ben o sırada bebekle ilgileniyordum. Kimse umrumda değildi. O sırada klaus elinde kremim ile içeri girmişti.

Klaus: Eva bir çalışan sana yardım etsin ama şunu sür.

Eva: Bıçak yarası bu. Kendim görebilirim. Sen kremi ver.

Ben: Lavaboyu göstereyim ya da yatak odanı.

Eva: Yatak odası.

Ben yanıma gelmiş ve kolumdan tutmuştu.

Eva: Sadece odanın nasıl olduğunu söyle ışınlanır ve bulurum.

Ben: Tamam. Üçüncü katta soldan  dördüncü oda.

Eva: Tamam ben gidiyorum.

🕛🕒🕐🕛...

Odayı bulmuş ve içeri girmiştim. Kremi sürmüştüm. Kısa süre içinde yaram iyileşmiş ve rahat hareket edebilir hale gelmiştim. Aşağı koşmaya başladım. Koşarken Jill adlı bir kadın beni durdurdu.

Jill: Merhaba peygamberimizin kız kardeşi.

Eva: Hiç uzun söyleme Eva yeterli.

Jill: Pekala leydi Eva aşağıda ben ve peygamberimiz sizi bekliyorlar. Sizi arkadaşlarıma tanıtmak istiyorlarmış.

Eva: Ah sana birşey diyebilir miyim?

Jill: Tabi!

Eva: Beni klaus'un yanına götürmek yerine bebeğin yanına götürür müsün?