Yaralarımın Sahibi

BÖLÜM 35

Eva'dan

Uyandığımda Five hâlâ uyuyordu. Kalkmaya çalıştım ama belime sarılan kolları yüzünden kalkamadım. Önce kollarını belimden çektim. Sonra yavaşça yataktan kalktım. Banyoya girdim ve sıcak suyun altında düşünmeye başladım. Kısa bir süre sonra duştan çıktım ve üzerimi giydim. Five hâlâ uyuyordu.

İç ses: acaba ne zamandan beri böyle uyudu?
Eva: Emin ol bizde o kadar rahat uykular çekmedik.
İç ses: Niye uyandık olm biz?
Eva: İşim var bi dur ya.

Five'a çıktığımı yazan bir not bıraktım. Üzerinde sadece bir işim var. Kısa süre içinde geleceğim. Endişelenme ve aileden birine vurma. Yazdım. Daha sonra üzerime hırkamı alarak odadan çıktım. Asansöre vardığımda hareket ettiğini gördüm. Merdivenlerden inme kararı aldım.

Merdivenlerden çıkışa geldim. Dışarıya çıkmadan önce birkaç kişi bana günaydın dediler. Onlara selam verdim ve yoluma devam ettim. Kapıyı açtım ve dışarı çıktım. Rahatlamıştım.

İç ses: işimiz nedir?
Eva: Komisyona gitmemiz lazım. Ona da çanta lazım. Onu da sakladığımız yere gitmemiz lazım.
İç ses: N'olur bir daha o kelimeyi kullanma.

Kendi kendime sırıttım ve yürümeye başladım. Bu otele yakın bir yerde banka vardı. Orada bana ait bir kasa olmalıydı. Kasanın içinde paranın yanında çantada vardı.

İç ses: Ee neden Lila ile gitmiyoruz?
Eva: Onun daha vakti var. Tıpkı benim olduğu gibi.

Bankaya gitmek için ara sokaklardan birine girdim. Karşıma 2 kişi çıkmıştı. Daha saat sabahın erken saatleri olduğu için sızmamışlardı.

Mal biri işte: OoO bU nE gÜzElLiK bÖyLe!

Malın arkı: kAtIlIyORuM.

Eva: Gerçekten sizinle uğraşmak istemiyorum. Çekilir misiniz?

Adamlar giderek dibime girmeye başlamışlardı. En sonunda beklediğim hareket oldu. Adamlardan biri beni yakalamak için öne atıldı. Adamı yakaladım ve yüzüne yumruklar attım. Bayılmıştı. Diğerine baktığımda korkarak çöp konteynerina girdiğini gördüm. Güldüm ve diğer adamı da çöpe attım.

Eva: Sızdın mı?

Çöpün içine baktığımda ikisininde bayılmış olduğunu gördüm. Etrafımda iz bırakmamak için konteyneri ateşe verdim.

İç ses: Salaklar.

Bankaya ışınlandım. Yorulmuştum. İçeri girdim ve kasayı açmalarını istedim. Kasayı açmak için beraber gittik. Açtıklarında içeriye girdim ve çantayı aldım. Daha sonra yeniden kilitlettim.

Eva: Teşekkür ederim.

Çalışanla son görüşmem olmuştu. Dışarıya çıktım ve otele gitmeye başladım. Otele girdiğimde five'ın saunaya girdiğini ve etrafta bornozla gezdiğini gördüm. Umursamayıp odama çıkmaya başladım. Five beni görmüş olacak ki yolumu kesti.

Five: Sabah erken saatlerde otelden bana haber vermeden neden çıktın?

Eva: Haber vermeme kısmı yanlış. Not yazdım o kadar.

Güldüm ve five'ın arkasına geçip odaya ışınlandım. Odaya geldiğimde çantayı sakladım. Daha sonra da hazırlanıp aşağı indim. Klaus bana bakıyordu.

Eva: N'oldu klaus?

Klaus: Five ile ikiniz emekli olduğunuz dimi?

Kafamı salladım. Kısa bir süreliğine olsa da evet emekli olmuştuk.

Klaus: Harika! Five sen ve ben hep beraber niye bir geziye çıkmıyoruz?

.
.
.
424 kelime