~>Eva'nın gözünden
Panelde oturuyordum. İçeri giren bir görevli olmuştu.
Görevli: Efendim sevgiliniz başka bir kızla bir yere girdi.
Eva: Nereye girdi..?
İç ses: Five bin basar demiştim.
Eva: kesinlikle.
İç ses: öldürecek misin?
Eva: E yani!Görevli: _______________________ gitti efendim. Yanında bir tane kız vardı.
Eva: Tamam.
Saate bakmıştım. Saat 1'di. Emekli olmuştum ve istediğimi yapabilirdim.
Eva: Tamam. Ben buradan sonsuza kadar kurtuldum. Darısı senin başına.
Görevli: Teşekkür ederim efendim.
Kenarda olan bıçaklarım vardı. Onlardan birkaç tanesini aldım ve cebime koydum. Üzerimi değiştirdim ve o zamana gittim. Oteli bulmuştum. İçeri girdim ve odalarını söyledim.
Resepsiyonist: Üzgünüm efendim ama o oda dolu.
Eva: Içeri giren adam benim sevgilim. Ve beni aldatıyor.
Yürümeye başlayacakken resepsiyonda ki kadın beni durdurdu. Anahtarı bana uzattı, yüzünde gülümseme ile.
Resepsiyonist: Yedek anahtar bu efendim. İyi günler dilerim. İsterseniz destek gönderebilirim.
Cebimde olan bıçakların bir tanesini çıkardım. Kadına gösterdim o da benim gibi gülmeye başladı.
Eva: Kendim hallederim ama teşekkür ederim.
Resepsiyonist: Kapıları kapalı tutacağım sizin için. Otelimde bir kişinin aldatılmasını istemiyorum.
Kadına gülümsemiş ve yukarı odaya çıkmıştım. İçimde uzun zamandır hissetmediğim garip bir duygu vardı. Sonunda odayı bulmuştum. Üzerinde rahatsız etmeyin yazısı asılıydı. Tabi ki ben anahtarı kullanmadım ve içeri ışınlandım.
Eva: FRED!
Gaye: Bu kim Fred?
Eva kızı yanına çekmişti.
Eva: Adım Eva ve yattığın kişinin sevgilisiyim.
Gaye; NE?!?! Haha beni tercih etmiş.
Eva: NEY!
Fred: Siz kavga edin hanımlar ben gidiyorum.
Fred o akşam dışarı çıkmıştı. Ama onun küçük fahişesi hâlâ bana bağırıyordu. Yanımda olan bıçağı çıkardım ve kadına sapladım. Öldüğüne emin olduğumda odayı aleve verdim.
Eva: Kötü karşılaşma seni küçük fahişe. Sırada Fred var.
Resepsiyona inmiştim. Üzerim kandı ama bu sorun değildi. Güvenlikler Fred'i tutmuşlardı. Resepsiyonda ki çalışan kadın ise önünde durmuş bana doğru sırıtıyordu.
Resepsiyon: Adamı bırakın. Çünkü eceli geldi sanırım.
Kadın sırıtmıştı. Yüzünde olan sırıtması ile geriye çekilmişti. Adamlar Fred'i güzel benzetmişlerdi.
Eva: ding dong freddy. Ecelinle karşı karşıyasın.
Fred'i yakasından tuttuğum gibi çıkardım otelden. Elimde olan kişi sevgilimdi ama artık eskimişti. Onu bir tane ara sokağa götürdüm. Yere attım. Yanımda olan silahlardan bir tanesini çıkardım.
Eva: Normalde duygularım vardı ve acırdım ama artık yok!
Fred'in kafasına 3 kurşun attım. Öldüğü kesindi. Yüzüne tükürdüm ve yakınlarda olan griddy Doughnuts'a gittim. Üzerimde kan olması hiç kimsenin dikkatini çekmemişti.
Dükkana girdiğimde eski bir tanıdığım ile karşılaştım. Ona uzak bir yere oturdum ve kafamı gömdüm. Ama o inatla karşıma gelmişti.
Sady( ha bu erkek): Aldatıldığını duydum. Ne kadar komik.
Eva: Siktir git Sady.
Sady: ama neden ki?
O arada kapı açılmıştı. İçeri giren ayakkabı sesi tanıdıktı ama ben öfkeden delirmek üzereydim.
Sady: Heyy bu senin erkek kardeşin değil mi?
O anda kan beynime sıçramıştı. Sady'e bir tane tokat attım ve kulağına eğildim.
Eva: Kardeşimin burada olduğuna şükret yoksa...
(Burada Eva Sady'e bıçak saplıyor.)
Eva: Yoksa bundan daha beterini yaparım.
O arada Sady yaralanan yerini tutarak kaçmıştı. Bende sipariş vermek için kasaya yaklaşmıştım.
Five: Uzun zaman oldu kardeşim.
Eva: Oldu zaten. Hey Agnes!
Agnes: Özür dilerim Eva. Lavaboda sorun vardı. Ne istersiniz?
Eva: Sade kahve iki tane.
Five: Unutmamışsın ve de üzerinde ki kanlar da neyin nesi?
Eva: Her zaman yaptığım işimi yapıyorum. Öldürüyorum.
Five: Emekli oldun değil mi?
Eva: Daha yeni yaklaşık 2 saat önce.
.
.
.
524 kelime
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaralarımın Sahibi
FanfictionFive: Yaralarımı saracak kişi ne bendim ne de ailemdi. Yaraları yapan kişi yaralarımı saracak kişiydi. Değil mi Eva Hargreeves?