BÖLÜM 18

66 12 9
                                    

Eve gitmiştim. Elliott yine bazı saçmalıklar yapıyordu. Zekiydi ama bunu yanlış şeylere kullanıyordu.

Five: Bir CD'yi filme çevirebilir misin?

Elliott: Tabi ki arkada karanlık odam var.

Five: Ne kadar sürer?

Elliott: Şimdiii hiç asetik asidim kalmadı. Beeker's fotoğrafçılık açık ama 3 kilometre ötede, otobüse binmem gerekir. Öte yandan Gibson's on sokak ötede ama arada park var, güvercinler...

Five: Elliott.

Elliott: beş altı saat sürer.

Radyo: Önemli bilgi. Tüm birimlerin dikkatine, Holbrook Akıl Hastanesinde 3-15 vakası.

Five: 3-15 vakası ne?

Elliott: Birileri firar etmiş.

İç ses: bizim salak erkek kardeşimiz kaçmış olmasın.
Five: Yapar.

Five: Sen filmi çevirmeye bak. Ben elimden geldiğince erken gelmeye çalışacağım.

🕛🕐🕒🕛...

İç ses: gerçekten mi bu deli kadınla mı?
Five: salak.

Arabaya ışınlandım ve arka koltukta dinlemeye başladım.

Diego: Tamam in arabadan.

Lila: Bensiz bir hiçsin! Ayrıca tek kurtlar her zaman ölür. Hem bunu neden yapıyorsun ki?

Five: Çünkü o bir salak.

Lila: sen kimsin lan!

Five: Çok sevgili kardeşiyim bu salağın.

Diego: Beni tımarhanede bırakan kardeşim.

Five: Kendi iyiliğin içindi.

Lila: çok tatlı!

(yazar: ayrıca yakışıklı neyse devam)

Diego: İkinizde aşağı!

Five: Tamam. MEMUR BEY!

(Diego five'ı yakasından tutar ve yüzüne bakmasını sağlar.)

Diego: Manyak mısın sen!

Five: Sizin üzerinize para ödülü vardı.

Lila: Blöf yapıyor.

Diego: Hayır yapmıyor.

Five: Benimle gel diego. Ve bu deli kadını bırak.

Lila: Hey! Ayıp oluyor.

Diego: Gelirim ama yanımda deli kadında gelir.

Five: ahh, aşık mı oldun?

Diego ve lila: NE?! HAYIR?!? ASLA!

🕛🕒🕐🕛...

Üçlü olarak içeri girmiştik. Elliott elinde olan silahı bize doğrulttu.

Diego: Onu tanıyor musun?

Five: Evet, bir arkadaş. Zararsızdır.

Lila: Emin misin?

Elliott: NESİNİZ SİZ HALK DÜŞMANI MI?!

Five: Halktan halka değişir.

Diego: açık uçlu bi soru peki sen halleder misin ben yapayım mı?

Five: Ben hallederim.

Elliott'un yanına ışınlandım ve silahı yukarı çevirdim.

Five: Eva umarım müvekkiline zarar vermeme birşey demez.

İç ses: Öldürsek? Yanımıza gelir ve onu bir defa daha görürüz.
Five: iyi fikir ama bu adam işe yarıyor.

Elliott: Bana ne yapacaksınız?

Diego: Bağlamak? İple ya da kumaşla?

Lila: ayaklarını da bağlayabilir miyiz? Oje süreceğim. Yanımda yeşil renkli çok güzel bir oje varr!

Diego: Ayaklarınıda bağlayalım.

Five: Sen ne ara hanımcı oldun be!

Diego kulağıma yaklaştı ve bana birkaç bilye fısıldadı.

Diego: seni Eva ile göreceğim. O zaman demiştim demezsem ne olayım..!

Five: OHA!? Bu arada dileğin umarım gerçekleşir.

Diego: Lila burada olmasaydı seni çok pis benzetmiştim.

Lila: Hey kavga etmeyin. Ve şu adamı bağlayın ki oje sürebiliyim!

.
.
.
407 kelime

Yaralarımın Sahibi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin