MİTHRAS

55 28 2
                                    

Dicle Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğrencileri,büyük amfi salonuna birer ikişer geldiklerinde hocalarını her zamanki gibi kürsü de onları bekler halde bulmuşlardı.

Jacob Katzenbach ; oldukça kariyerli bir akademisyen olmasına rağmen, Zerzevan Kalesinde bulunan Mithraeum sonrası şehrin tek üniversitesinde almıştı soluğu. Halbuki birer tane Antalya ve Gaziantep' te de olmasına rağmen Diyarbakırda bulunan Mithraeum bambaşka bir altyapıya sahipti. Süper asker kuluçkası olarak nitelendirdiği bu kutsal alan,Roma İmparatorluğunun bekası açısından dönüm noktası olmuştu.
Aynı zamanda,okul arkadaşı da olan kazı başkanının ısrarına kayıtsız kalamamışdı ve kariyerinin zirvesinde iken Diyarbakır'a gelmişti genç profesör.
- Hocam, yine bizden erken gelmişsiniz ?
- Muhtemelen sizden erken de uyanmışımdır.
Büyük amfinin havasında gülümsemeler dolaşıyordu.Hocalarının bu babacan nüktedanlığı tüm sınıfça benimsenmişdi artık.
- Hadi oturun da başlayalım, dedi. Ve arkasında duran barkovizyon ekranına bir görüntü yükledi. Ekranda bir Roma rozeti vardı.Tek başlı bir kartal;sağ ayağında zeytin dalları,sol ayağında ise oklar tutuyordu. Kartalın başının üstünde, üzerinde E Pluribus Unum yazan bir parşömen vardı.
- Bunun ne olduğunu bilen var mı ?
Sınıftan ilk başta her hangi bir ses çıkmamıştı. Ama arka sıralarda ki öğrencilerden biri muzip bir tonlama ile soruyu yanıtlamaya çalıştı.
- Dolar hazretlerinin üzerinde de var bundan.
Sınıfta yine gülüşmeler olmuştu.
- Doğru ama eksik bilgi bu. Başka ?
- Masonik bir sembol mü, hocam ? ,diye sordu ön sıralardan bir öğrenci.
- Hımmm, biraz. Ama cevap halen tamamlanmış değil.
Orta sıralardan bir öğrenci el kaldırmıştı.
- El kaldırmana gerek yok evlat. Burası lise değil.
Yine gülüşmeler olmuştu.
- Şeyy, sosyal medya da görmüştüm bunu. Zerzevan da yapılan son kazılarda bulunmuştu sanırım.
- Doğru. Hocalarınızın yaptığı Zerzevan Kalesi kazılarında bulundu. Ve evet, doların üzerinde de var bundan. Ama hikayenin tamamını birazdan anlatacağım, dedi ve ekrana bir görüntü daha yolladı. Ekran da erkek olduğu belli olan bir figür,saplandığı kayadan çıkmaya çalışıyordu.
- Bunun ne olduğunu bilen var mı ?
- Petram Genetricem! , diye yanıtladı bir öğrenci, birazda akademik bir heyecanla.
- Aferin..Mitra'nın bir kayadan doğduğunu gösteren rölyef.., dedi ve bir görüntü daha yükledi. Ekran da asker miğferli bir adam önüne yatırdığı bir boğanın boğazına bıçağı dayamıştı.
- Peki bu ?
- Touroktoni, hocam. Yine Mitra inancın da olduğu bilinen boğa kurban etme ritüeli.
- Harika, dedi son bir görüntü daha atarak slayt sunumunu tamamlamış oldu.
- Bunu sormama gerek yok, zaten biliyorsunuz. Bu Zerzevan da bulunan Mithraeum'un içi.

Sınıftan yükselen olumlamaları dinledikten sonra anlatmaya başladı.

- Şimdi..gelelim parçaları birleştirmeye. Mithra, ya da Mithras.. Pers topraklarından doğmuş, düalizm temelli bir inanış. Kültürel ve tarihsel süreç içerisinde değerlendirebileceğimiz bir çok özelliği bir yana sanırım yerleşkenin en önemli özelliği belki de ilk defa duyacağınız bir Nida'ya yani ordu destek ünitesine sahip olması.
Evet, şaşırtıcı ama gerçek. Zerzevan sadece askeri bir yerleşke değil aynı zamanda özel harp tarzı bir yapının uygulama alanı.

Sınıftan desibeli yüksek bir uğultu yayılıyordu.Bu son derece iddialı bir doktrindi.

Nasıl mı? Diye sordu genç profesör.Bu birazsa doktrininin parametrelerini açıklayacağı anlamına geldiği için sınıftaki uğultu azalarak son bulmuştu.

' Tanrı hicreti' sonrası uzayı düzenleyen bir tanrı edinen Romalılar bu proto-aryan gücü süper asker yetiştirmek için de kullandılar. Bu yeni pagan tanrının Roma'ya geçişi İmparatorluğun Anadolu'da hakimiyet kurmaya başlamasından sonra gerçekleşmiş ve imparatorluğu teolojik bir çerçeveye alarak rahatlatmıştır. Ama burada,doğduğu Hint ve İran kültünden farklı bir Mitra anlayışı söz konusu. Bu husus, Mitra siyerindeki en dikkat çekici özelliklerinden biridir. Çünkü Mitra, köken olarak Hint ve İran kültüne dayansa da Roma "Kellaşları " süreç içerisinde öğretiler, ritüeller, tapınaklar ve ikonografik unsurlar bağlamında Doğu'dan bambaşka bir Mitra inancı görüntüsü ortaya çıkarmış, Mitra'nın mitolojik öyküsünde daha önce olmayan "Touroktoni " ve "Petram Genetricem " gibi özellikler eklemişlerdir. Bu durum, Roma sonrası Mitra'nın Hint ve İran kültündeki Mitra anlayışının bir devamı olup olmadığı tartışmalarına zemin hazırlamış ve Roma Mitraizmi'nin kökeni tartışmalarının temel problemlerinden birini oluşturmuştur. Özellikle Pers "Panteonunda " belli görev ve sorumlulukları olan Mitra'nın haşhaşi modül bir "Tekris " ile operatif masonluğa geçiş yaptığı, son dönemde kabul ettiği ziyaretçileriyle neredeyse doğrulanmıştır.

KARAHİLAL : Bir Mezopotamya PolisiyesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin