Eve geldiğimizde evin önünde bir kalabalık vardı . Kalabalığa doğru yürüdük . Bunlar Urazın anne , babası , amcaları ve eşleriydi . Yani kısacası aile büyükleriydi .
"Baba nereye böyle hayırdır?" diye sordu Uraz . Ellerinde de bavullar vardı . Bir şey mi olmuştu biz yokken .
"Köyde ki Hacı Halit ölmüş oğlum . Yarın cenaze kalkacak bizim cenazeye yetişmemiz lazım ." dedi Urazın babası .
"Bu saatte Urfa'ya giden araç yoktur ki" dedim . Cidden de öyleydi bu saatte ne uçak ne otobüs bulabilirlerdi .
"İşte bizde o yüzden bizim arabalarla gideceğiz . Çocuklar sonra uçakla gelir ." dedi .
Herkesle tek tek sarılıp vedalaştık. En sonunda Urazın annesi ağlayarak oğluna sarıldı. "Oğlum bak torunumla gelinimi kesin Urfa'ya getireceksin . Ben daha doyamadım ki ." dedi .
Yazıkdı lan kadına. Sıra bana geldi , eğilip elini öptüm . Daha sonra babaannesi Efeyi kucağına alıp bir güzel sevdi . Biraz konuştular , en son gitmeden önce bana "kızım torunum da , oğlum da sana emanet . Kendinize iyi bakın . Mutlaka Urfa'ya bekliyorum . Tanıştığımızı çok çok memnun oldum" dedi .
Bende aynı samimiyetle cevap verdim . "Bende tanıştığımıza çok memnun oldum efendim . Tabi ki Urfa'ya da geliriz . Siz de araya çok mesafe koymayın bu olmadı tekrar bekleriz." dedim .
Kadın gülümsedi bir şeyler daha söyledikten sonra kocasının çağırması ile el sallayarak gittiler .
Efe ağlamaya başladı . Daha iki gün olmuştu ama Efe kalabalık seviyordu galiba . Ayrıca iki gündür gördüğü ilgiden gayet memnundu .
Efe ile beraber içeri girdik. Uraz da peşimizden geldi . "Annem ağlama ama bak hem daha halanlar , amcanlar hepsi burada" dedim .
"Banane , ben Ali'yi istemiyorum ki . Ben dedemi istiyorum" dedi .
Aliye amca demiyordu sinir olduğu için . Gülmek istesem de doğru bir şey olmadığı için gülmedim . "Aaa Ali ne annecim o senin amcan . Kendimizden büyüklerle isim alarak konuşmuyoruz" dedim .
Efe omuz silkeledi . Uraz içeri geçti ve kendini koltuğa attı . "Ne gündü be ! Üzerimden tır geçmiş gibi ." dedi . Efe'de koşarak babasının üstüne atladı .
Onlar gülerek oynarken bende üstümü çıkardım . Palto mu girişteki dolaba astım . Ayakkabılarımı da oraya yerleştirdikten sonra mutfağa geçtim. Bir bardak su ve Efeye de bir bardak süt aldım.
Gece saat 1.30 du ama Efe sabah uyuduğu için uykusunu almıştı . Benim aşırı uykum vardı ama . Elimde ki sütle Urazların yanına gittim . Çizgi film izliyorlardı .
"Efecik sana süt getirdim." dedim .
Elimde ki bardağı göstererek. Efe oturur pozisyona geldi . Elimde ki bardağı aldı ve sütü içmeye başladı bende koltuğa attım kendimi . Çok yorulmuştum nedensiz .Aşırı uykum vardı . Efe uyusa da uyusaydım bende . "Annecim uykun var mı?" diye Efeyi yokladım . Efe kafasını hayır manasında salladı .
"Bence var hem bak günaymamış bizim şu an uyuyor olmamız gerek . Beraber uyuyalım mı senle ben ?" diye sordum .
"Oley be ! Babam kolay kolay izin vermiyor onun odasında uyumama . Hadi gidelim uyuyalım ." dedi . Ben Urazın odasını kast etmemiştim ki .
"Yok annecim orda değil , senle ben başbaşa üst katta ki odada uyuyucaz." dedim .
Efe cevap vermeden Uraz lafa atladı "beni niye ayırıyorsunuz ?" diye sordu . Tam cevap verecektim ki kapı çaldı . Yasirler gelmiş olmalıydı.
Kapıya bakmak için ayaklandım . Urazın üstünde Efe vardı onların rahatını bozmak istemedim .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beklenmedik AŞK
Genç Kız EdebiyatıYalnızlığında boğulan bir kız Melisa . Her şeyini kaybetmiş bir kız ... Hayatın da arkadaşları dışında kimsesi olmayan . Öyle bir gün geliyor ki kendini bambaşka bir hayatın içinde buluyor . O kendi geleceği hakkında hiç bir fikri yokken kader örmey...