23.Bölüm

4.1K 260 47
                                    

Hellöööö. Keyifli okumalarkinee

Sınır: 100 oy 45 yorum

Aslıyla birlikte okulun yakınındaki kafeye geçip yemek yedikten sonra AVM ye gitmiştik. Sonunda hediyelik bir şeyler bulduktan sonra abimi arayıp çıktığımızı söylemiştim. Ama ne hikmetse benim canım ikizim bizi bizzat kendisi almak istemişti. O yüzden de şu an onun arabasında saz arkadaşım Aslıyla birlikte eve geçiyorduk.

"Aslı, istersen sen de bize gel, bir şeyler ye. Sonra ben seni evine bırakırım."-diye söze başlayan çapkın ama bir o kadar da aşk manyağı olan ikizime baktım. Demek planlar yaparsın ha ? Vay seni çakalll.

Benim çılgın arkadaşım da bu teklif karşısında ne diyeceğini bilemez şekilde bana bakıyordu. Şu an resmen dışarıda arkadaşları ile oyun oynamak için annesinden izin isteyen çocuklar gibiydi.

Ah benim minnoşlarım...Gözümün önünde birbirlerini seviyordular.

Ölüyorum, anlasana! Gözlerimin önünde birbirlerini seviyorlar. Ben işkenceler içinde kıvranırken, onların mutluluğundan ölüyorum!

Bir dur be Pakizeyi-Bihter. Zaten burada işler karışmış. Bir de seninle mi uğraşalım ???

Sonunda canım arkadaşım benim gözlerimde ne bulmuşsa hevesle ikizciğime baktı.

"Bilmem ki, nasıl olur acaba ? Rahatsızlık vermeyeyim. Hem senin de işlerin olur."

Bak, bak. Benim cingöz arkadaşıma bak. Nasıl da hanım hanımcık cevaplar veriyor.

Ayol hayatım, bu Deniz seni düşünmekten ve yayın yapmaktan başka bir şey yapmıyor ki. Salla gitsin.

Benim her fırsatı değerlendiren ikizim de böyle düşünmüş olacak ki hemen cevap verdi.

"Yok canım, ne rahatsızlığı. Aksine mu-şey yani ben de hava almış olurum."

Ah be Deniz...

Kıvıra kıvıra dansöz oldun be ikizim...

"Tamam o zaman."-diyip mutlulukla cama doğru çevirmişti başını.

Deniz ise hala anın etkisindeymiş gibi Aslıya bakıyordu. Ama benim bir şeyler yapmam lazımdı.

"Deniz, canım kardeşim, diyorum ki, acaba yola mı baksan. Hani araba kullanıyoruz ya. Sonra kaza falan yaparız."

Cümlemi bitirmemle Denizin yola odaklanması bir olmuştu.

"Pardon ya, ben dalmışım."

Belli belli. Bayağı dalmışsın hem de. Ama benim adım da Doğaysa ben bu olayı çözerdim.

Ben Denizle Aslımı nasıl birleştireceğimi düşünürken, telefon sesiyle hepimizin bakışları Denize döndü.

"Efendim Mirza abi ?"

"......"

"Tamam, söylerim."

Deniz telefonu kapattıktan sonra minik bir oflama eşliğinde bana döndü.

"Güzelim, Salih beyler İstanbula gelmiş, Balı görmek istiyordular."

Her ne kadar onların bir suçu olmasa da, o adamla bağlantıları olduğu için hala çekiniyor ve korkuyordum.

Salih kim mi ?

Salih Balımın biyolojik dedesiydi. Baldan haberleri yokmuş gerçekten de. Her şeyi o adam hapise girerken öğrenmiş, dedemler ile olan kan davalarını sonlandırmışlardı. En azından bu konuda şanslı olmuştuk ki, dedemin elinde bu aşiretin yaptığı usülsüzlüklerin belgesi vardı. O yüzden de oğullarını kurtaramamış, bir şekilde hapisi boylamıştı o pislik. Ama Bal ne de olsa onların torunlarıydı, göre bilirlerdi.

Kaybolan Yıllar (Gerçek ailem)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin