Holaaa!
Evet. Böyle başlamam gerekiyordu. —hatırla beni la la la sizlerden ayrılsamda hatırla beni dırırı sakın hiç ağlamaa çok uzaklarda olsamda sen hep kalbimdesiiin güzel bir şarkı söylerim biz ayrı olsaktaa hatırla benii— sanırım yeterli yoksa sonsuza kadar devam edeceğim.
2018'de yani Coco'yu ilk izlediğimde bu şarkının dilime dolandığını hatırlıyorum. Sinemadan çıkmıştık ve eve gidesiye kadar kuzenlerimle bu şarkıyı söylemiştik. Güzeldi. Ama ağladığımı hatırlamıyorum. Şimdikinin aksine.
Çünkü çok duygusal tamam mı?
Belki de biraz nostaljiden dolayıdır. Bilmem. Animasyon izleyip ağlamayan var mı cidden? Belki de ben çok seviyorum diye abartıyorumdur, olabilir yani.
Arkadaşlar Miguel.
İnsana tutkuların peşinden gitmesini anlatıyor. Ve ailenin önemini—duygusal duygusal duygusal—
Özellikle Héctor'un ben o şarkıları dünyaya yazmadım kızıma yazdım dediği yer. Sonra hatırla beni. Sonra ağlama seansım.
Bilmiyorum ama sevdiğim şeyleri yeniden izlemeyi seviyorum. Tekrar ve tekrar.
Bu sıralar buna sardım işte. Yarın ne izlesem diye düşünüyorum şimdi. Küçükken izlediğim ne varsa hepsini izlemek istiyorum. Küçüklüğüme dair en sevdiğim şeylerden biri bunların hepsini sinemada izlemiş olmam sanırım. Genelde annemle beraber oluyorduk sanırım.
Ben bayağı bir kaptırırdım kendimi. Offf animasyonlara bayılıyoruumm.
Çoğunu 2013, 2014 yıllarında izlemiştim.
Şirinler, Çılgın Hırsız, Minyonlar, Ejderhanı Nasıl Eğitirsin, Karlar Ülkesi, Tinker Bell, Otel Transilvanya, Sevimli Canavarlar, Coco...
Daha hatırlamadığım neler vardır kim bilir? Ben ciddi anlamda sinemaya gitmeyi seviyormuşum.
Bazen eskiden sevdiğimiz şeylere geri dönmeliyiz. Çünkü ev hissi çoğu zaman onlardadır. En sevdiğin kitabı okumak mesela ya da en sevdiğin diziye yeniden başlamak, sevdiğin filmleri izlemek, sevdiğin yerlere gitmek bazen insan kendine bunu yapmalı. Kendi kendiyle vakit geçirmeli. Sevdiği bir şeyi yaparak. O şeyi ne kadar sevdiğini tekrar anlamak için.
Hayatımız aslında basite indirgediğimiz bir sosyal medyadan ibaret değil. Bunu söyleyecek son kişi olabilirim. Ama farkındayım. Düzelmeye çalışıyorum. Biraz belki de çok yavaş olacak ama zaten böyle olmalı.
Bir şeyi hayatından çıkartırken onun yerini doldurabilecek sana eksikliğini hissettirmeyecek bir şey koymalısın.
Ben nasıl dönüp dolaşıp Dijital Minimalizm'e geliyorum? Çık kafamdan artık. Tamam kahrolsun telefonlar.
Burayı da ne yaptığım belli değil.
Yeni bir şey yazıyorum şu sıralar ve çok hoşuma gidiyor. Onu mahvetmek istemiyorum. Korkuyorum. Bir insan iyi yazıp yazmadığını nasıl anlayabilir ki?
Her neyse. Virginia yaz diyor. Yazacağım ben de.
Hatırla beni la la la...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
being defeated by a butterfly while playing chess
Poetryeğer bir kelebeğe yenildiyseniz ve o kelebek sizseniz.