Selam Gençlik Nabersiniz :P Neyse Hikayeye Geçelim
"Size yalvarıyorum, lütfen bunu yapmayın!" diye çırpınmama rağmen; cellat sadece derin bir nefes aldı ve beni idam sandalyesine bağladı.
Rahip yanıma oturup, gece gibi serin bir ses tonuyla konuştu;
"Düğme cellattın yanında duruyor. Basıldığı anda elektrik devreye girer, 30 saniye içinde bayılırsın..."
Kederli bir bakış attı,
"Sonra da ölürsün."
Bu anlattıklarını daha önce çok duymuştum. Son bir dileğim olup olmadığını sordu;
"Size yalvarıyorum lütfen, lütfen bunu yapmayın!"
Rahip üzgün bir şekilde başını eğdi. Doğruları söylediğime inanmıyordu.
Fakat anlattıklarım tamamen gerçekti, ben kimseyi öldürmemiştim! Hayatım boyunca böyle olmuştu. Neden bilmiyorum; ne zaman kazara kendi canımı yaksam, hasarı yakınımdakiler alırdı.
Ilk okuldayken elimi yanlışlıkla bir kağıt ile kesmiştim, fakat olan yanımdaki üç arkadaşıma olmuştu. Elleri feci bir şekilde kanamaya başlamış, durduruncaya kadar canımız çıkmıştı.
Üniversitedeyken bir araba kazası geçirmiştim; kaza benim oturduğum tarafa yapılmış olsa da; ayağı kırılan kız arkadaşım olmuştu.
Bu olaylardan sonra hep kendime dikkat ettim. Hiç bir şekilde yara almamaya çalışsamda o iki şerefsiz bana ateş açtıklarında olan oldu. Iki adamın kafasına da oracıkta bir mermi girdi ve anında öldüler. Polisler gelirken cesetlerin yanında kalıp ne yapmam gerekeceğini düşünme, ayrıca salak gibi silahlarını elime alma hatasını yapmıştım.
İdam başladıktan yaklaşık 30 saniye sonra hem rahip hemde cellat yere yıkıldı. Bağlı olduğum sandalyeden kalkmaya çalışırken sessiz bir şekilde konuştum;
Size yalvarmıştım...