7.Bölüm (+18)

8.7K 179 181
                                    

Selam, biz geldik!

Umarım hepiniz çok iyisinizdir.Keyifli okumalar!

Uyarı: Bu bölümde cinsel içerikli sahneler yer almaktadır.

Sıkıntıyla oflayarak yorgun gözlerimi aralığımda yavaşça yatacağımda yan dönerek yastığa sarıldım. Onu dudaklarımda hissettiğim günden sonra bir hafta geçmişti. Kendimi bir girdabın içerisinde hissediyordum. Duygusal olarak yaşadıklarımı yansıtabilecek kelimeleri yan yana getiremiyordum. Son bir haftadır okula gitmemiştim, hastayım yalanın arkasına saklanarak kaçmaya çalışmıştım. Hastalık bahanesiyle gerçeği saklamaya çalışırken, aslında en büyük hastalığımın kalbimde gizli olduğunu biliyordum. Kendimi istemediğim bir durumun içerisine sürüklemiştim ve onu her gördüğümde bedenimde hissettiğim karıncalanma hissi beni mahvediyordu.

En son bana aradığımda aç demişti ve bir haftadır aklına bile gelmemiştim. Hayır, zaten gelmemem de gerekiyordu fakat benimle istediği gibi oynamasını hazmedemiyordum. Kendimi bir girdabın içinde kaybolmuş hissederken, odamın sessizliği beni sarhoş etti. Bir anda çalan telefonumla kalbim hızla atmaya başladı. Yiğit ve Pelin'in olmasını umut ediyordum.

Kalbimin atış hızına karşılık yavaşça doğrulup telefonu aldığımda ekranda en son görmek istediğim kişiyi gördüğümde nefesim kesildi.

Karahan Akkor arıyordu. Çekim yasası bu olsa gerekti. Derin bir nefes aldım.

Çekingen bir ses tonuyla "Alo," dedim.

"Merhaba," dedi Karahan, sesinde beklenmedik bir ciddiyet vardı. "Neden okula gelmiyorsun? Her şey yolunda mı?"

Sence neden gelmiyordum demek o kadar çok istedim ki. Sessizlik içinde bir an düşündüm, ardından "Evet, sadece hastayım. Dinleniyorum hocam," diye cevapladım, sesimdeki duraksamalardan yalan söylediğimi anlayabilecek kadar zekiydi ve ona hocam dememden ne kadar rahatsız olabileceğini tahmin edebiliyordum.

"Hastasın öyle mi," dediğinde alaycı bir ses tonuyla devam etti. "Dürüst olmanı beklerdim, senden kaçıyorum diyebilirsin mesela."

Karahan'ın ses tonundaki değişimle birlikte kalbim hızla atmaya başladı. Dağınık dalgalı saçlarımı stresli bir şekilde karıştırdığımda cevap verdim.

"Siz evlisin ve ben sizin öğrencinim. Tamam bir hata yaptım ve yapmaya da devam ettik. Ben böyle bir durumun içerisinde yer almak istemiyorum."

Dediklerimden hoşlanmadığını açık açık belli eden sesiyle, "Bunları yüz yüze konuşalım, akşam dokuz gibi evinden seni alırım," dediğinde ani bir şekilde, "Hayır, görüşmek istemiyorum," dedim. Gözlerine bakınca hissettiklerimi tekrar hissetmekten korkuyordum.

"Görüşeceğiz Mahperi,"dedin de telefonu bir anda kapattı. Çıldırmak üzereydim. Onu deli gibi öpmek isterken aynı zamanda görmek bile istemiyordum. Çıldırmak üzereydim. Hızlıca yataktan kalkıp odanın içerisinde dolanmaya başladım.

Zaman ilerledikçe strese girmeye başlamıştım. Akşamın ilerleyen saatlerinde evde kurbanlık koyun gibi gelmesini beklemeyeceğimi anlayınca, dışarı çıkma kararı almıştım. Karahan'ın beklenmedik çağrısı ve duygusal çalkantılar içindeki girdap, içimde biriken enerjiyi boşaltmak için bir çıkış arıyordum. Dağınık saçlarımdan birkaç teli yana savurarak, bir süre sonra hazırlanmak üzere dolabımı açtım.

Dolabımın içindeki siyah elbisemi seçtim. Zarif ve belime oturan elbise, üzerinde ince dantel detaylarıyla süslenmişti. Deri ceketimi dolaptan çıkardım, hafifçe yıpranmış detayları ve metal fermuarlarıyla cesur bir hava katıyordu kombinime.

HARLI GECE (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin