Aile

43 9 40
                                    

Yorgun bir telaş sarıldı,
Yoksunlaştırılan gönlüme.
Tüm sevdiklerim uzakken,
Bir yabancı misafir gelmiş
Yıkılmış, harabe evime.

Tanıdığım diyor, kalıcıymış
Yabancısı olduğum yürekte.
Hüznümün ucu bucağı yok,
O, Fethetmekten bahsediyor.

Girdiği savaş aslında boş,
Sonsuzla mücadele edilmiyor.
Elimi tutmak istese bile,
Sonunda hep boşluğa sarıyor.

Sabah gözlerimi açtığımda gördüğüm rüyanın etkisiyle yazdığım şiire yeniden baktığımda içimi umutsuzluk kapladı. Rex her defasında, beni içinde ayakları bağlı halde olduğum uçsuz bucaksız bir denizden çıkarmak için çabalarken, ben ondan uzağa gidiyordum. Sayısız kez denedi ama ben sonsuz bir denizin içinde kayboldum. Brice'e güvenmediğim için onun yakınımızda olması beni tedirgin ediyordu. Brice dahil olmak üzere tüm görevli doktorlar tedavimle canla başla ilgileniliyordu, hepsi de  vücudumun şimdiden toparlandığı konusunda hemfikirdi. Brice'le karşılaşmamızın üzerinden beş gün geçmişti, Rex yarın kahvaltıdan sonra beni alıp, mahkemeye kadar ailemin tutulacağı yere götürecekti. Havaalanına gitmek istesem de Rex bunu tehlikeli bulduğunu söylediğinde ısrar etmeyip kabullendim.

İçimdeki derin huzursuzluk ailemi göreceğimin heyecanına karşı savaş açmıştı sanki. Çok geç uyuyup erkenden uyanıyordum. Artiful'la devamlı olarak ertelediğim görüşmeyi yapmak için bundan iyi fırsat olamazdı. Yine önüme bir bardak su aldım. Artık alışkını olduğum adımları takip ettikten sonra huzur veren melodik, yumuşak sevgi dolu dostumun sesi kulaklarıma ulaştı.

"Bir an hiç sesini duymayacağım sandım." Haklıydı, özlemim dostumun sesini duyduğumda kendini ortaya çıkardı sanki.

"Artiful seni çok özledim. Hep bir karmaşanın içinde buldum kendimi. Çok üzgünüm."

"Özür dilemen gerekmiyor dostum, zaten zor bir hayatın var şimdi burada yüklerini bırakmanı istiyorum."

İnsanın tüm sıkıntılarını hesapsızca dinleyecek onu yargılamayacak halini anlayacak bir dostunun olması bu dünyadaki en değerli şeylerden biri. Ailemiz içinde yeşerdiğimiz bir topraksa dost dediğimiz şeyse öyle zannediyorum ki üzerimize yağan yağmur, serinlik verip ferahlatan bir rüzgar, iliklerimize kadar ısıtan bir güneştir.

"Ailemi göreceğim Artiful. Yıllar sonra ilk kez çok garip hissediyorum. Yarın Rex ile beraber gideceğiz mahkeme bir hafta sonra gerçekleşecek. Eğer aklanırlarsa artık ailemden beni hiçbir şey ayıramayacak."

"Bu ne güzel bir haber, Kaylee senin adına çok mutluyum. Çok heyacanlı olmalısın ben bile şuan yerimde duramıyorum." Sesindeki sevinç yüzümde büyük bir gülümseme oluşturdu.

"Çok heyecanlıyım, bu gece uyuyabilir miyim bilmiyorum. Sen nasılsın dostum? Hep benden bahsediyoruz. Seni ihmal ediyor olmaktan çok üzgünüm."

"Kaylee, ben iyiyim ama ormanda durumlar o kadar iyi değil. Halledebileceğimi düşünüyordum bu yüzden sana bu konuyu hiç açmadım ama sanırım olay sandığım kadar basit değil."

İçimdeki korku ve kaygı, yeniden kendini gösterir oldu, duyduklarımdan sonra. Artiful'a devam etmesini söyleyip dikkatimi ona verdim.

" Karanlık varisleri, koca bir cihazla iki haftadır ormanın su ve ışık enerjisinin güçlü kesişim noktasında bulunuyorlar."

Bu cihaz benim enerjimi taşıyan iğrenç silahlarıydı. Artiful'a bunu söylediğimde sesindeki telaş daha fazlalaştı.

"Hayvanlarım hastalandı, bitkilerin renklerinde inanılmaz bir değişim var. Çok çabaladım ama düzeltemedim. Bir haftadır lanet gibi çöktüler, ellerindeki cihaz çok büyük ve etrafındaki her enerjiyi kendine alıyor gibi. Çevresinde hiç canlı kalmadı. Ormanım dostlarım ölüyor, buna dayanamıyorum."

Yeni Yol Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin