GİZ/TEXTİNG (+18)

41

Merhaba çiçeklerrrrr❤️

Umarım hepiniz iyisinizdir😍

Yeni bölümle karşınızdayımmmmm💫

Yazım hatam olursa aff ola🙏

İyi okumalarrrr dilerim🌸

Günler bir birini kovalarken zamanın akışında değişen olaylar şaşırtıcı bir şekilde kötüye gitmiyordu.

Evet, yanlış anlamadınız arkadaşlar. Hayatım normal ve hatta mutlu ilerliyordu. Biliyor musunuz, bazen dünya gerçekten yaşanılacak yer olabiliyordu. Sevdiğiniz sizi seviyorsa, sevdiğiniz işi yapıyorsanız, can dostum diyecek kadar yakın bir kaç kişi varsa etrafınızda ve sağlıklıysanız mutlu olabiliyorsunuz. 

Model olmaya karar vermemden neredeyse iki hafta geçmişti. Geçen süreçte birkaç kez şirkete gitmiş, birkaç kişiyle tanışmış, çekimlerin yapılacağı zamanlar benim iş grafiğime uygun ayarlanmıştı. Genellikle hafta sonlarına denk geliyordu.

Kreasyonun çıkmasına çok az vakit kaldığı için hafta sonları neredeyse ful çekim saatleriyle doluydu. En kötüsü de gelecek haftadan başlamamız olacaktı.

Evet, çok yorucu süreç beni bekliyordu fakat kötü bir şeyler olmadığı için mutluydum. Bu zorlu süreçte elbet geçer rahatlardık, önemli olan mutlu ve huzurlu olmaktı.

Lütfen çok mutluyum falan deme. Evrenin dikkatini çekmeyelim. Haklısın. Evren bana aldırış etme lütfen. Ben deliyim, ağzıma geleni konuşurum.

Aldığım yeni davanın dosyasını incelerken telefonuma mesaj geldi. Bilinmeyen numaradan gelen mesajla kaşlarım çatıldı.

71: Süprize hazır ol!

Gizem: Kimsiniz?

Mesaj göndermeme rağmen hiçbir cevap  gelmedi. Mesajım iletilmedi bile. Yanlış numara mıydı acaba? Hemen beni engellemişti çünkü.

Belki de manitasına yazmıştı birisi. Kızın doğum günüdür ve süpriz hazırlamıştır. Ne hazırlamıştı acaba?

Beni engellemesine bakılırsa kurduğum senaryo olağandı fakat yine de mesajın kimden geldiğini ve benim için bir tehdit olmadığını netleştirmek için numarayı aramaya karar verdim. Çünkü maalesef ki avukat olunca bazen karşı taraf size kinlene biliyordu. 

Mesajlardan çıkıp arama kısmını açtım. Tam arayacağım sırada Bulut'tan gelen çağrı isteğimi gerçekleştirmemi bekletti. Aramayı cevapladım.

"Alo."

"Merhaba, Yavrum."

"Merhaba Bulut."

"İyi misin sen? Sesin iyi gelmiyor."

Gelen mesaj aklımı karıştırmıştı. Kafamı iki yana salladım. "İyiyim, sen niye aradın?"

"Akşam bizimkilerle kulüpte toplanacağız. Gelmek ister misin?"

Akşama pek fazla işim yoktu. Bulut'u görmekte işin içine dahil olduğu için kabul edebilirdim. "Olur."

"Tama-" arkadan bir hışırtı geldi. "Tamam, Gizem." Yine bir hışırtı geldi. "Bu arada- Tamam oğlum iki dakika dur soruyorum!"dedi Bulut sinirle.

"Ne?"diye sordum masumca.

"Hiç, şey diyecektim akşam istersen arkadaşlarını da davet edebilirsin. Eylül'ü. Özellikle Eylül'ü yani."dedi Bulut akrabalarına zorla selam söyleyen çocuklar gibi.