Date || hyunin

15

"Enişte şunu da iç, bak ölümü gör iç."

"Lan zorlama çocuğu, bünyesi zayıf yavrumun."

??

Neredeyse ağzıma sokulan soju dolu bardağı jeongin çekip aldığında rahat bir nefes verdim, zaten yeteri kadar içmiştim geldiğimizden beri.

"Biraz daha içersem kusarım, teşekkür ederim yine de."

"Hyung çok kibar bu, nerden buldun bunu sen?"

"Söverim jayjay, kes sesini oğlum."

"Aman ya, ne dedik gene?"

"Jeongin hyung bir şey demeden de sinirlenebiliyo bilmiyo musun?"

"Maalesef biliyoz, mutlu musunuz peki?"

"Yok değiliz."

"Hyunjin hyung sen söyle, bu cevap vermiyo."

"Sen sene tekrarı istiyon galiba?"

"Korkunç. Söylesene hyung, mutlu musun?"

İsmi jayjay olan çocuğun bana yönelttiği soruya gülümsedim, bu saçma soruya karşılık 'Bu nasıl soru sikik' demek çok içimden gelse de gülümsedim, sakin kalmam lazım.

"Mutluyum tabii."

"Oh, jeongin hyung iyi bakıyo mu sana?"

"Evet, çok iyi bakıyor."

"Nası davranıyo sana, bizim görmediğimiz yüzlerinden bahsetsene biraz."

"Oğlum."

"Sus hyung."

Jeongin göz devirip elindeki bira bardağıyla geriye yaslanıp bana dönerken kıkırdım, biraz yalan sıksam bir şey olmazdı bence.

"Çok uysal, kedi gibi."

Bana ters bir bakış atsa da devam ettim, hep o beni sinir ediyordu, sıra bendeydi.

"Kavga ettiğimiz gece ağlayarak kapıma dayanmıştı hatta, bana çok bağlı, başka kimseye dönüp bakmaz, değil mi sevgilim?"

Büyük sırıtışımla elini tuttuğumda kenarda kriz geçiren kalabalığa bakıp gülümsedi.

"Hıı, evet tasmam da var hatta."

"Oha be! Neymişsin sen hyung, bizim anamızı sikiyo her gün."

"Sen de sevgilim gibi güzel olsaydın yapmazdık, öyle misin, yoo."

Kolunu omzuma atıp beni kolunun altına çektiğinde sırtımı göğsüne yasladım ona uyarak, dalga geçtiğim için keyfim yerindeydi, ona laf etmezdim.

"Of!"

Konu dağılıp başka birine döndüğünde jeongin kulağıma doğru eğilip fısıldadı kimse duymasın diye.

"İntikam mı alıyorsun?"

"Geç anladın biraz."

Ona dönüp yüzlerimiz dip dibeyken gülümsedim, gözlerini benimkilerden ayırmadı hiç, donmuş gibiydi ama aynı zamanda. Birkaç etkileşim vermek adına uzanıp çenesinin altını öptüm.

Yani insan içinde olduğumuz için, o yüzden yani.

"Uğraşma benle, sinirden ağlarsın sonra."

"Boğarım seni olur biter, kökten çözüm."

"Hmm öyle miymiş?"

"Hmm, öyleymiş."

Yüzümü neden geri çekmediğimi bilmediğim o anda birbirimize salakça gülümsedik sadece, şükürler olsun ki jeongin çekilmiş elindeki birasını yudumlamaya devam etmişti.