Maç gününden sonra takımdan birileriyle tanıştığım ve hiç kimseyle kötü bir tanışıklık yaşamadığım için rahattım.
Bugünü kendime ayırmıştım. Sadece yatmak ve hiçbir şey düşünmemek istiyordum ama aklıma sürekli saçma sapan şeyler gelip beynimi sulandırıyordu.
Şu an neden buradayım mesela? Almanyadaki arkadaşlarım ne yapıyorlar? Bir gün tekrar Almanyaya dönecek miyim?-gerçi dayımın bırakacağını pek sanmam- aklımda bir sürü şey dolanmaya başlamıştı bile.
Dayımın aramasıyla bütün düşüncelerimi kovdum ve aramayı cevaplandırdım.
Pınarım,napıyorsun?
İyiyim dayı uzanıyordum öyle.
Bir işin var mı bu akşam?
Yani yok da ne için?
Dursun Özbek-Galatasarayın başkanı- akşam lig başladığı için yemek veriyor,bizde sen geldiğinden beri doğru düzgün konuşamadık akşam sende gel diyorum.
Dayı benim ne işim var o ortamda ya
Merak etme herkes ailesiyle gelecek. Kalabalık olacağız zaten.
Yani düşününce evde böyle kös kös oturmaktansa daha iyi bir seçenek sanırım.
Tamam gelirim adresi bana mesaj atarsın.
Ben seni aldırıcam merak etme sen.
Pekii görüşürüz dayıcığım
Görüşürüz gülüm görüşürüz.
Telefonu kapatmış ve akşam ne giyeceğimi düşünmeye başlamıştım nasıl bir yere gideceğimi bilmediğim için ne çok abartılı ne de çok sade bir şey giymeliyim.
Ve tabii ki kombinime uygun bir peruk seçmeliyim.
...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aynada kendime hayran hayran bakarken dayım beni alacak kişinin geldiğini söyleyen bir mesaj attı bende aşağı indim ve arabaya bindim.
İçimde bir heyecan vardı ve neden olduğunu bilmiyordum. Umarım yemek güzel geçerdi.
Gerçekten şahşahlı bir restoranın önünde durduk böyle yerlere zaten alışıktım ama ne bileyim hâlâ garip geliyordu. Çocukken hayal bile edemeyeceğim yerlerde gezinmek bir garipti.
İçeri geçtim adımı söyledim davetliler listesi kontrol edildi ve içeri girdim.
Pınar Terim diyorum kontrol etmeye gerek var mı yani gerçekten?
İçeri girmemle çıkmak istemem bir oldu herkes ailesiyle gelmiş ve çok kalabalıktı.
Gözlerimle dayımı aradım o sırada yanıma Berkan geldi. Almanyadayken Berkan bana yazmıştı o yüzden konuşuyorduk zaten takımda en yakın olduğum 1. Kişi Muslera diğeri de Berkan zaten.
