KADER OYUNU

Bölüm 3

Kalbimden tenime-Canozan

******

"Hadi Zeynep kalk artık şu yataktan" Diyen Mevanın sesi kulaklarımı tırmalıyordu. Meva üzerimdeki Yorganı çekerken oflaya puflaya yataktan kalktım.

Dün babam nakil işlemlerini halletmişti.

Ben yataktan kalkarken Meva hazır bir şekilde beni bekliyordu.

Pijamalarımı çıkarıp üzerime siyah dar bir body onun altına ise haki yeşili paraşüt pantolonumu giydim. Saçlarımı taradıktan sonra makyajımı yapıp Meva'nın yanına gittim.

Meva beni görünce "saat 08.12 dersin başlaması 18 dakika var çabuk ol" deyip çantasını taktı ve kapıyı açıp ayakkabısın giydi.

Ben de kapının köşesinde Duran akşamdan hazırladığım siyah çantamı takıp Meva'nın arkasından çıktım.

*******

Derse 6 dakika geç kalmıştık. Meva kapıyı birkaç kere tık tıklattıktan Sonra açtı. İçeri girdiğimizde Uzun kahverengi saçları olan kısa boylu orta yaşlı bir kadın tahtada bir şeyler anlatıyordu.

Meva "Geç kaldığım için özür dilerim hocam" deyip boş sıraya doğru ilerlemeye başladığı.

Hoca"Sorun değil yoklamayı almamıştım zaten" dediğinde gözleri bana döndü.

"Sen yeni misin?" Diye sorduğunda "Evet hocam" diye yanıtladım.

"Peki tanıt kendini" dediğinde tahtanın ortasına geçip sınıftakilere döndüm.

Tüm sınıf pür dikkat bana bakıyordu. "Ben Zeynep Aksoy, 16 yaşındayım "dediğimde Hoca Klasik bir soru sorarak "Annenin babanın mesleği ne?" dedi

"Babam asker Annem hayatta değil" dedigimde tüm sınıf aynı ağızdan "Başın sağ olsun" dedi. karşılık olarak "Vatan sağ olsun" dediğimde hocanın gözleri irileşti ve şaşkın bir ses tonu ile "Annen şehit mi? "Diye sordu.

Kafamı onaylar bir şekilde salladım

"Tekrardan Başınız sağ olsun, yerine oturabilirsin"dediğinde Meva'nın yanına geçtim.

Ders zili çaldıktan sonra sınıftakiler tanışmak için yanıma geldi. Selim diye bir çocukla arkadaş olmuştum. Komik birisiydi.

En azindan öyle sanıyordum.

Sınıfın kızları da çok tatlıydı. Bir de sınıfta Ömer diye bir şerefsiz vardı. Gelip 2 saat boş yapıp yavşamıştı.

Gün bu şekilde geçip giderken son dersleri çalmıştı. Meva bir şeyler anlatırken eve yürüyorduk

"Çok sıkıcı bir gündü." diye söylendim.

"İlk günler öyle geçiyor." Dedi Meva

Ev görünmeye başladığında karşıya geçtik. Meva telefonunu açıp "Mert hoca bana fotoğrafları attı" dediğinde karşılarımı çatarak "Ne fotoğrafı ya?" dedim.

Meva "Bekle atayım sana" deyip Whatsapp'a girip Bana fotoğraf attı.

Telefonuma bildirim gelince cebimden çıkarıp Meva'dan gelen fotoğraflara baktım.