💤27💤

21 3 2
                                    

Kahvaltı sofrasına oturduğumda annem arkasına dönüp rendelediği kaşarı bırakarak bana anlık bir bakış attı. Bir şeyler düşünmemeye çalışarak kafamı eğdim. Geçen günkü olay ikimizin arasında bir duvar olmuştu sanki.

Hayır aslında o gün kendimi odaya kitlemiş ve asla çıkmamıştım. Sonraysa benimle konuşmaya direttiği gün ona dinlemeden çıkışmıştım.

İstemiyordum.

Gerçekten Allah'ım çok zorlanıyorum. Sen beni bana bırakma.

Öleceğimi bilirken sevdiğim kadının böyle çıka gelmesi.

Bir değil bin kez ölüyor gibi hissediyorum. Her yeri paramparça etmek geliyordu içimden.

Allah'ım yaşamak istiyorum. Mutlu olmak istiyorum.

Böyle olsun istemiyordum.

Hacer'i önceden sevdiğim için kızıp sonra bizi konuşturmaya daha da inat eden anneme nasıl olur derdim.

Ben daha önce anneme sesimi yükselttiğimi hatırlamıyorumdum. Evlenmeyeceğimi haykırdığım o an bütün ısrarları susmuştu. Ve bir daha konuyu açmamıştı.

Bizim böyle bir münasebet için bir arada oturmamız ihtimalimiz bile beni perişan bir duruma sokarken ne yapmalıydım. Gerçekten bayılacağıma korkuyordum çoğu kez. Kahvaltımı hızla yapıp kalkarken. Mutfaktan çıkmadan annemin sesiyle duraksadım.

"Evlenmeyeceksen bir daha elalemin kızlarına bakma Ercan. Sakın!" Dediğinde beni sanki tanımıyordu. Diye düşünerek mutfaktan çıktım.

Sen istesen bile bakmam zaten diye geçirdim. O acıya Hacer'e bakmak bile değmiyor çoğu zaman. Sanki ölecekmişim gibi iliklerime kadar sızlatan o acı çoğu zaman bu saçma sevginin önüne geçiyordu.

...

Uyan Güzel/ Y TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin