BÖLÜM OTUZ

410 57 136
                                        

@sevgiçetine ithafen bu bölümü de sana armağan ediyorum. Sevgim garip olabilir ama ben kitap okumayı seninle öğrendim.
Seninde vesilenle yazıyorum bu kitabı.
Teşekkürler hayatımda olup sevgime sevgi kattığın için.
Allaha emanet. 💎💎(Yalnız bölümün adı da tam sana uydu...)

Keyifli okumalar. ✿
Melek gözlerini devirip alaycı bir şekilde konuştu: “Tabii ki hatırlıyorum. O kişi sendin, değil mi? Dosyamı mahveden, kahvesini üzerime döken ve ardından hiçbir şey olmamış gibi gülen kişi... Seni nasıl unutabilirim ki? Bişey olmaz ölmedik ya diyen kişi! Ama neden hala buradasın? Neden o gün de, şimdi de beni rahat bırakmıyorsun?”belli aslında sebebi. Gözlerinde arama o sebebi gözleri yalan söylüyor.

Adam kahkahasını zor tuttu. “Evet, tam olarak öyleydi. Ama sen o kadar ciddiydin ki, o an sana güldüğümü fark ettiğin an suratındaki ifadeyi asla unutamam. Öfkeden kıpkırmızı kesilmiştin. O an anladım ki, bu kız kesinlikle hafife alınacak biri değil.”

Melek dişlerini sıktı ve sert bir şekilde cevap verdi: “Sen benimle dalga mı geçiyorsun? O gün rezil olmama sebep olan da sendin, bu saçma sohbetle sabrımı taşıran da sensin!”

Adam hafifçe geriye yaslandı ve rahat bir şekilde konuşmaya devam etti. “Melek, biraz gevşe. İnsanlar hatalar yapar. Hem o gün bir özür dilemiştim, hatırlamıyor musun? Tabii ki ciddiye alıp almadığın başka bir mesele. Ama o an gözlerinde bir şey gördüğümü hatırlıyorum. Bir parça şefkat belki?”

Melek, dudaklarını sıkıp adama öfkeli bakışlarını fırlattı. “Şefkat mi? Sadece bir anlığına seni boğmamayı tercih ettiğim için kendini şanslı hissetmelisin!”

Adam kahkahasını patlattı. “Ah, işte bu! Senin bu keskin dilin gerçekten hayranlık uyandırıcı. Üniversitede de aynıydı. Hatta bazen seni sessizce izlerdim. Kendine has bir havası vardı. Ama en çok seni bu öfkenle hatırlıyorum. Öfkenle bile ışık saçıyordun, Melek.”

Melek, onun her cümlesinde daha da sinirleniyordu. “Bir daha böyle şeyler söyleme! Öfkemle uğraşmayı bırak ve buradan git!”

Adam hafifçe başını salladı, gülümsemesi yüzünden eksilmedi. “Pekala, Melek. Ama seni tanıdığım ilk andan beri her halinle etkileyici olduğunu söylemeden edemeyeceğim. Şimdi de öfkeyle parlaman beni korkutacağına, daha çok seni izlemek istememe neden oluyor. Üniversitede ne kadar ilginç bulduysam, şimdi de o kadar ilginçsin.”

Melek’in sinirden elleri titredi. “Sen benimle oyun mu oynuyorsun? Üniversiteden bu yana bu kadar mı boşsun?”

Adam hafifçe güldü ve bir kez daha omuzlarını silkti. “Belki biraz boşum. Ama seni kızdırmanın, üniversite bahçesindeyken olduğu kadar eğlenceli olduğunu kabul etmeliyim. Hem o zaman da seninle uğraşmayı seviyordum, şimdi de.”

^_^

👀Ah şu kimsesizler olayı..! 👀

Rica ederim bana kızmayın bölüm kısa tutulmalı.
(şahsi fikrim)

Seni seviyorum okurum Allaha emanet ettim.

Sevgiyle kal. (Allah sevgisiyle.)

Yıldızı da varlığın gibi parlatır mısın?

💙💙

"Üstüne alınma felaketim sen değilsin.
EVRENLER FELAKETİM"



𝗘𝗩𝗥𝗘𝗡𝗟𝗘𝗥𝗶𝗡 𝗙𝗘𝗟𝗔𝗞𝗘𝗧𝗶 [𝗙𝗮𝗻𝘁𝗮𝘀𝘁𝗶𝗸]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin