Ameliyathane

1K 61 28
                                    

"Ben sana bakınca anlarım cennet nasıl bir yer "

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°

Yorucu bir konsültasyondan çıktıktan sonra gözleri sevgilisini arıyordu adamın. Hastane koridorlarında ya da her zaman bulabildiği yerlerde sevdiği kadını bulamamıştı. Hastanede olduğuna emindi ama koca hastanede onu bulmak da meseleydi. Durup nerede olabileceğini düşünmek için kendisine birkaç saniye izin verdi. Yüzüne hafif bir tebessüm yerleşirken adımlarını asansöre doğru yönlendirdi. Ameliyathanelerin olduğu kata indiğinde katın sessizliğinin hissi onu yıllar önceye götürmüştü âdeta. Sevgilisi sessizliği dinlemek istediğinde onu bulduğu zamanlara...

Sessizce ameliayathaneye girdiğinde koca ameliyat masasında ellerini başının altına koyup yatmış, gözleri kapalı, saçları etrafa dağılmış, ona her baktığında dünyanın en güzel manzarasına bakıyor gibi hissettiren kadını gördü. Uyuyor olduğunu düşündüğü için sessizce yaklaştı yanına. Kadına doğru eğilip elini çenesinin altına koyup gülümseyerek kadına bakıyordu. Diğer eliyle kadının dağılan saçlarını toparladı, korkutmaktan korktuğu bir kediyi sever gibi yavaş yavaş okşuyordu saçlarını. En sonunda elini kadının yanağına koydu yavaşça. Parmaklarıyla pürüzsüz yüzünü okşadı. Kapalı gözlerinde, o güzel burnunda, eşsiz dudaklarında gezdirdi gözlerini. Yüzünün haritasını çıkarır gibi inceliyordu, her detayı hafızasında kazılı olmasına rağmen.

"O kadar eşsizsin ki.. Benimle olman bir mucize sanki." diye fısıldadı. Yavaşça yaklaşarak kadının alnına uzunca bir öpücük kondurdu.

Adamın o uyurken onu sevişini hissetmek istediği için uyuma taklidi yaptığını çaktırmadı kadın. Sanki adam ameliyathaneye girdiğinden beri uyanık değilmiş de alnına kondurulan o uzun öpücükle uyanmış gibi yavaş yavaş araladı gözlerini.

"Sevgilim.." dedi kısık bir sesle.

"Günaydın güzelim." diyerek derin derin bakıyordu sevdiğine. "Seni aradığımda hâlâ burada bulabiliyorum. Bazı şeyler gerçekten değişmiyor sanırım."

"Evet, mesela sana olan aşkımın değişmemesi gibi." dedi kadın adamın yüzünü okşayarak. "Yorgun gözüküyorsun.." diye ekledi adamın kendisine aşkla bakan gözlerindeki yorgunluğu okurken.

"Biraz... Zor birkaç saatti. Ben de sende dinlenmeye geldim. Yanınızda bana da yer var mıdır Neslihan hocam?"

"Her zaman Güven Hocam." diyerek ameliyat masasında yana kayarak sevdiği adama yer açtı.

Güven de Neslihanın yanına uzanmıştı. Kendisinin yanında minicik kalan kadının bedeninin yarısını kendisinkinin üzerine çıkarıp kadını göğsüne yatırdı.

Neslihan kollarını Güvenin koca bedenine sararken Güven de tek koluyla sevdiği kadını sarmış, burnunu saçlarına daldırmış soluklanıyordu.

Eskiden de yaptıkları gibi bir süre ameliyathanenin sessizliğinde birbirlerinin kalp atışlarını dinlediler.

Sessiziliği ilk bozan Neslihan oldu.
"Ameliyathanenin soğuğu ve sessizliği bana hep ölümü hatırlatıyor. Kaç insan can verdi kim bilir bu soğukta. İnsan bazen yaşama kendini kaptırıp ölümü unutuyor.."

"Şştt.. Nerden çıktı bu ölüm sorgulamaları Neslihan hocam?" diye susturdu adam kadını.

"Hiç." dedi kadın omuzlarını yukarı kaldırırken. Başını da hafif kaldırıp adamın gözlerine baktı. "Sen yokken hiç gelmedim buraya."

Güven boştaki kolunu da kadına sarıp iyice iki koluyla sarmaladı kadını, ısıtmak ister gibiydi. Saçlarından öptü.

"Çünkü gelip seni bulup bu ameliyathanenin soğuğunda ısıtamazdım."

GüvNes / One ShotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin