Ben Hep Bulurum Seni

882 36 25
                                    

Yıllar sonra yine aynı yerde bulmuştu sevdiği kadını. Durup denizi izleyişini seyretti uzaktan. Gözlerini kapatıp aradan geçen 20 yılın hiç geçmemiş olmasını diledi. Gözünü açtığında orada oturan Neslinin kendi Neslisi olması için neler vermezdi. İşte o zaman o 20 yılın onsuz geçmesine izin vermezdi. Bunca acıyı yaşayıp kalbinin bu kadar yorulmasına izin vermezdi. Varlığını bile henüz yeni öğrendiği oğullarını birlikte büyütürlerdi. Kim bilir belki de bir de kızları olurdu. Ve emindi ki çok mutlu olurlardı.

Derin bir nefes verdi içindeki tüm keşkelerden kurtulmak istercesine. Sevdiği kadının yanına doğru yavaş yavaş adımlar attı. Yanına geldiğinde yine gözlerini sadece ufka dikip bakan gözlerindeki o kırgınlığı gördü. Hiçbir şey söylemeden durdu bir süre. Nesli gözlerini ufuktan ayırıp kendine çevirdi.

"Nasıl buldun beni?"
"Unuttun galiba.. Ben hep bulurum seni."

Aldığı cevaptan sonra gözlerinin yaşlandığını gördü sevdiği kadının. Tıpkı o günki Nesli gibi bakıyordu, sanki hiçbir şey değişmemiş gibiydi.

20 Yıl Önce

"Nasıl buldun beni?"
"Ben hep bulurum seni sevgilim. Benim tüm yollarım sana çıkıyor bilmiyor musun?"

Yüzündeki hafif tebessümü belli etmemeye çalışarak başını diğer tarafa çevirdi genç kız. Genç adam banktaki boşluğa oturdu.

"Söyle bakalım ne oldu?"
"Ne mi oldu? Onu sana sormak lazım Güven."
"Ben bilsem sana sormam dimi güzelim?"

Başını sinirle genç adama çevirdi.

"Niye geldin ki sen? Dursaydın kampüste, o kızla."
"O kız?" diyip kaşlarını çattı hafifce. "Kim?"

"Ne bileyim ben kim. Tanımam etmem ama bizim bölümden heralde hanfendi. Sana bakışlarını görmüştüm birkaç kere."

"Hmm.." diyip hafif bir gülümseme yerleşti genç adamın yüzüne. "Kıskandın mı sen?"

"Ben?"
"Evet sen güzelim. Kız sadece bana derse girmeden labda hocanın verdiği ödevi sordu o kadar."
"Niye sana soruyor? Koskoca bölümde adam mı kalmadı?"
"Bilmem, ona sor bana niye soruyorsun?"
"Sana aşık dimi o? Gördüm ben birkaç kere, sana çok derin bakıyordu. Fark etmedin mi?"

"Nerden bileyim güzelim ben? Benim gözüm senden başkasını görüyor mu da onun bana bakışını fark ediyim?"

"Madem öyle niye cevap veriyorsun?"

"Nesli..." diyerek yaklaştı sevdiği kıza. Elini tutup avucunun içine aldı. "Sevgilim sadece ödev sordu diyorum sana. Sen bana güvenmiyor musun?"

"Güveniyorum."

"E o zaman?.." dedi genç adam sevdiği kıza derin derin bakarken. Avucundaki elini dudaklarına götürüp öptü. Genç kız dolu gözleriyle başını diğer tarafa çevirirken adam konuşmaya devam etti.

"Sen bizi gördüğünde kıskansan bile yanıma gelirdin. Elimi tutar benim kalbimin kime ait olduğunu ona gösterirdin. Çünkü sen biliyorsun ki ben sana deli gibi aşığım. İşte o yüzden başka bir şey olmuş ve sinirini bundan çıkartıyorsun. Söyle bakalım ne sıktı güzel canını?"

Genç kız adamın sözlerine dayanamayarak gözlerindeki yaşın yanağına akmasına izin verdi. Onu o kadar iyi tanıyordu ki bazen kendisi bile kendini anlamazken ondan dinliyordu hislerini. Kaçtığı her şeyden kurtulup onun yanında anlaşılıyordu sadece. Şimdi olduğu gibi.

GüvNes / One ShotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin