168 SAAT İŞKENCE

(11).BİR PSİKOLOG OLMADIĞIM KALMIŞTI

'UÇMAK İSTEDİĞİNİ KİMSEYE SÖYLEME,SENİ DÜŞÜRMEK İÇİN ELLERİNDEN GELENİ YAPACAKLAR '

***

Sabah kahvaltısına bütün kızlar inmişti bir tek ben ve Süreyya odada kalmıştık bide bedeni burda olan fakat beyni ve ruhu telefonda olan gülce de vardı.

Ben pijamalarımı çıkartıp sırtımı açtım,pansuman için boy aynanın karşısına geçtim, ben daha pansuman yapmadan Süreyya engel oldu, kendisi ısrar edince bende izin verdim, sırtımı pansuman yapması için yatağa oturdum, sırtımı çok yumuşak bir şekilde pansuman yaptı.

"Süreyya, ben iş buldum" dediklerimi duyan Süreyya eli sırtımda durdu.

"Daha iyileşmedin"  sesinde ima vardı, haklıydı, hem ruhen hem de bedenen iyileştiğimi sanmıyorum.

"Ben iyiyim" küçük bir homurtudan sonra sırtımı pansumanını bitirdi, temiz bezle sarıp bağladı, kıyafetlerimi giymeye başladım.

Üstüme kahverengi bir swit aldım, altına dün giydiğim kahve fileli eteğimi giydim, ve botlarım vardı, daha ben yeni giyinirken candan alelacele içeri geldi, soluklanarak, "sev-alkım, dışarıda iki adam seni sordular, seni aşağıda bekliyorlar"

İki adam mı?, Meraklandım şimdi, kafamı sallayıp botlarımı giydim, Süreyya nın meraklı sesini duydum , "erkek mi?, bende geleceğim, merak ettim şimdi" Süreyya yı Kafamla onayladım bağcıklarımı kapattım, gelen ses ile şaşkınlıkla kafamı kaldırdım, "alkım senin ne işin olur adamlarla, ay kız sen yoksa sevgili mi yaptın?" Bunu diyen gülce sonunda sanaldan çıkmıştı, en az benim kadar Süreyya da şaşkındı, yani bu kız neden böyle saçma anlarda sanaldan çıkıyor?

"He gülce, sevgili yaptım zaten, kızım ben kızlara bile temastan korktuğumu anlamıyorum sen sevgili diyorsun!"

Gülce omuz silkip kendi kıyafetlerini giydi, ben ve Süreyya dışarı çıktık, saçlarımı at kuyruğu yapmıştım, bere takmıştım.

Dışarıya çıkınca deha ve Meriç vardı, yanına gittiğimiz an Süreyya şaşkınlıkla dönüp kaldı.

"Günaydın alkım, biz seni almaya geldik" deha ne hikmetse Süreyya ya bakıp konuşuyordu,  üstelik ağzı kulaklarındaydı.

"Oğlum senin ne işin var alkım ile hı?, nereye götüreceksin kardeşimi?" Sinirle kükreyen Süreyya dehanın üzerine yürüdüğü an Deha dur işareti yaptı.

"Çiğ köftecim sakin ol, alkımı kliniğe götüreceğim, yarım saate kadar psikoloğu bekliyor olacak" Bu açıklama beni rahatlasa bile Süreyya çiğ köfte de kaldı, Süreyya nın çiğ köfteye olan takıntısı yüzünden daha çok sinirlendi.

Açıklama: Süreyya çiğ köfteden nefret ediyor üstelik öfke kontrolü yok, ona çiğ köfte demek büyük bir hatadır!

"Bana bak sensin çiğ köfte, lan ben seni gebertirim! " hemen Süreyya nın karşısında durdum, "boşver takma sen onu" Dişlerini sıkan kız öfkeyle dehaya bakıp içeri girdi.

"Hazır mısın?" Diyen deha hala giden kızın arkasından bakıyordu.

"Ne o gözün yollarda mı kaldı?"

"Gidelim mi?" Utanan deha konu kapansın diye aynı kelimeyi sürekli kullanıyordu.

Ne yapalım bugün de kahvaltı yapamayız.

Kafamı sallayıp içeriden çantanı ve atkımı aldım, aşağı inip onların olduğu arabaya bindim, deha direksiyon başında, Meriç yan koltuktaydı, bende arkadaydım.