15.Uyuya kalmak

121 16 9
                                    

Felix kralı görünce egildi.
"Nereye gidiyorsun?" Dedi kral. Felix hemen cevapladı kafası yere bakarken.
"Odama gidiyordum Majesteleri."
"Felix benimle gelsene sana bir şey göstereceğim."

Dedi Hyunjin ve Felix onun peşine takıldı. Hyunjinin odasına gittiler. Felix gerilemeye başlamıştı aynı zamanda da odayı inceliyordu saraydaki kadar görkemli olmasa da burası da hayran kalınacak şekilde döşenmişti.

Hyunjin örtülü bir şeyin yanında duruyordu. Onu açtı ve mor gülün yanında Felixi çizdiğini Felixe gösterdi.(Eğer mor gülü görmek isteyen varsa geçen bölümlerde vardı onun yanına Felixi hayal edin.)

Felix hayran olmuş bir şekilde bakıyordu ve ağzından şu kelimeler çıktı.
"Majesteleri çok güzel olmuş."
"Bence de öyle oldu zaten senin ilgili olan her şey çok güzel. "Dedi Hyunjin.
Bunu duyan Felix sonunda gözlerini resimden ayırıp Hyunjine baktı.

Hyunjin ona yaklaştı. Elerinle Felixin belini sardı. Felix anlayamadı bir duygu yaşıyordu. Karnında kelebekler uçuyordu sanki. Hyunjin ona sarıldı boynunda ki kokuyu içine çekti. Şu an ikiside yaşadığı şeyi adlandırılıyordu ancak içlerinde öyle davranmak geliyordu sanki.

Hyunjin Felixein boynuna burnunu sürtmeye başladı. Bu küçük cariyenin hoşuna gitmişti. O da karışık olarak Hyunjin saçlarıyla oynuyordu. Hyunjin mayıştıgını hisetiginde Felixin kolundan tutup yatağa götürdü.

"Yatağa yatar mısın. "Dedi kral. Felix baş saladı kalbi yerinden çıkacak gibiydi sanki korkudan mı stresten mı yoksa adlandıramadı duygu yüzünden mı çözemedi. Belki de hepsi yüzünden ancak şu an kralın dediğini yapmak zorundaydı.

Yatağa yatı ve kralın ne yapacağına baktı. Kral yavaşça gözlerine bakarken ona yaklaştı. Şu an onun altındaydı. Ama Felixin hiç beklemediği bir şey yaptı Hyunjin. Onun boyun girintisine yatı.

"Saçlarımla oynar mısın?" Dedi Kral. Küçük cariyenin bu çok hoşuna gitmişti ve saçlarıyla oynamaya başladı. Saçlarıyla oynarken hem yorgunluktan hem de mayışmaktan uyuya kalmışlardı. Felix uyumadan önce peçesini çıkarmıştı.

Bir kaç saat sonra ikisi hala uyurken birden odaya Minho odaya daldı.
"Kralım hadi kalkın işlerimiz var" dedi Lee know. Ancak yatağa baktığında yeni uyanmaya çalışan ikiliyi görünce her şeyi yanlış anlayıp gözlerini kapatıp.

"Ben bir şey görmedim dışarıda. Hazır olduğunuzda dışarıda sizi bekliyor olacağım. " dedi Hyunjin bunu duyunca ona yastık atı.
"Sadece böyle şeylere çalışıyo kafan Lee know. Çık dışarıya hemen." Dediğinde Lee know yok olmuştu bile.

Felix çok utanmıştı. Yine kıpkırmızı olmuştu. Hyunjin onun bu haline görünce sırıtıp.
"Niye utandın sen küçük cariye? Belki bir gün utandın şeyi yaparız." Dedi Felix gittikçe kızarıyor ateşler basıyordu.

Aynı zamanda da bu konuştuklarını şeyi yapmak isteyi de vardı sanki. Dudaklarına indi bakışları küçük cariyenin. Bunu gören kral da onun dudaklarına bakmaya başlamıştı.

Sonra Felix kralı şaşırtarak onun dudaklarına yapıştı. Hyunjin şokunu hızlı atlatıp o da öpmeye başlamıştı. Ikiside çok derinden öpüyordu birbirini ve çok sert bir şekilde.

Felixin içine bir şey kaçmış gibi bir cesaretle onun alt dudağını ısırdı ancak kral çekilmedi. Felix kanı emmeye başlamıştı. Odanın her yerinden öpüşme sesleri duyuluyordu.

Hyunjin öpüşmeye devam ederken onu altına aldı. Felix uslu durmuyordu Hyunjinin kaslarını yaramaz bir şekilde eliyordu. Hyunjini bu olay gittikçe azdırmaya başladığında o da dış cüppesini çıkarıp ona dokunacakken durdu.

"Çok acele ediyoruz sanki küçük cariyem. Bence biraz daha zamana ihtiyacımız var." Felix gözlerini açıp kafasını salamıştı ve dış cüppesini giyinmişti.
"Ben gidiyim. Majesteleri sizin işleriniz vardır."

Hyunjin baş saladıktan sonra Felix eğilip odadan çıktı. Odasına gittiğinde ne yaptığını sorgulamaya başlamıştı zira yaptığı şeyler sanki onun kontrolü dışındaydı. Düşünürken uyuya kaldı.

Sabah olduğunda hamamda yıkanıp hazırlanıp Jisungun yanına gitti ve onun odasına gelmesini söyledi. Jisung onun odasına gittiğinde Felix ona babası için mektup yazmak istediğini söyleyip yardım istedi. Jisung kabul etmişti. Ikisi cariyenin babasına onu rahatlatak şeyler yazmıştı yani her şeyin yolunda olduğunu felan.

Mektup bittiğinde Jisung odadan çıkıp ona bu mektubu bir şekilde babasına ulaştıracağını söyledi. Jisung çıktıktan bir kaç dakika sonra odaya Hyunjin girdi.

Felix hemen eğilmişti.
"Şifahanede çalışmak istiyormuşsun. Doğru mu?" Diye sordu kral.

Evet bu bölümümüz bu kadardı umarım beğenirsiniz.

Royalty Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin