Yeni bölüme hoş geldiniz arkadaşlar. 🙏🏻
Oylarınızı ve yorumlarınızı esirgemeyin lütfen. En büyük motivasyon kaynağım sizlersiniz. 🥹
Beni takip etmeyen yeni okuyucularım wattpad'den beni takibe alırsanız çokça mutlu olurum. 🥹🥰
Her birinizle iyi ki tanıştık, iyi ki yollarımız kesişti. Hepinizi çok seviyorum, iyi ki varsınız.😍😚
Oy:35
Yorum:30
Keyifli okumalar.
Bölüm Şarkısı:Cem Adrian & Çağan Şengül- Helal
15.BÖLÜM(MERHEM Mİ ZEHİR Mİ?)
''İki çeşit acıma vardır; biri merhem öteki zehirdir, birisi dostlarınızın öteki düşmanlarınızın acımasıdır.''CHARLES SUMMER
KİM OLDUĞUNU ÖĞRENMEK İSTEMEZ MİSİN?
Neden en beklemediğim anlarda karşıma çıkarsın ki.
Karşımdaki adamın öfkeli bakışları her saniye giderek etkisini arttırıyordu. Yüzümü kaplayan bir utanç duygusu tüm benliğimi tesiri altına almıştı. 'Yer yarılsa da yerin dibine girsem.' sözü daha önce hiç bu kadar anlamlı gelmemişti. Zaman dursun istemiştim...
Gözlerime baktı, baktı, baktı... Daha sonra avucunun içindeki nota baktı. Sustu, konuşmadı... Bakışları, gözlerim ve elindeki not arasında gidip geliyordu. Sanki öfkesini dizginlemeye çalışıyordu. Konuşsun istedim, konuşsun çünkü benim konuşmaya artık mecalim kalmamıştı. Başım önüme doğru eğilmeye başlamıştı. Sağ eli usulca çeneme dokunda, başımı yukarı kaldırdı. Kehribarları tekrardan benim gözlerime değdi.
''Ben durumunu biliyorum.''
Yok olmak istedim. Kendimi en yakın bulduğum camdan aşağı atmak istedim. Çenemdeki elini omzuma indirdi. Destek vermek istediğini anlayabiliyordum. İnsanların bana acımasından nefret ediyorum. ''Kendini kötü hissedeceğin bir durum yok.'' Yüzüne eklediği içten tebessüm beni daha da mahcup etmişti. Yalnız kalmak istiyorum, yapayalnız... Kimseyi istemiyorum yanımda, insanların acıyan bakışlarını görmekten bıktım. Sanırım Çiçek, bir tek ona ihtiyacım var. Ağlamak istiyorum, çığlık atmak istiyorum ama susmak da istiyorum... Ben ne istiyorum?
''Ben Çiçek'i göndereyim yanına.'' Bu kadar anlayışlı olması... Söylemek istediklerimi anlaması... Aramızda olmaması gereken biz zincirin ilk bağlarını oluşturuyordu sanki. Başımı salladım. Koridorun sonuna kadar ilerledi. Gittiğine emin olduğumda ise bacaklarım sanki onun gözden kaybolmasını bekliyordu kendini bırakmak için. Yavaşça yere çöktüm sırtım dolaba yaslıydı, bacaklarımı kendime çekip hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Kimse umurumda değildi. Biri gelir diye düşünmedim, düşünemedim. Düşünecek halim yoktu. Onun hastalığımı biliyor olması, içimde derin bir hasar bıraktı. Neden ben de normal bir insan değilim? Ellerimi saçlarıma geçirdim, kendime zarar vermek istiyorum. Bu hayata olan tüm nefretimi kendimden çıkarmak istiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAR-AMBER
RomanceYalan geçmişle kurulan hayatlar... Birisinin galibiyeti ikisinde mağlubiyeti olacak. Galip mi olmak isteyecekler yoksa mağlup mu? Karanlığın ortasında iki kişiydik. İki silah... Biri benim başıma, diğeri onun başına dayalı. Gözlerine baktım, hep yap...