Harria

Bölüm 10 | Delf Ormanı

Gün içerisinde ders programımı toparlayıp, dönem içerisinde alacağım derslerin hepsi için hafta sonu almam gereken kitapları not aldım.

Bugün bir derse girmemiştim ve saat tahminimce akşam üzerini buluyordu. Okulun çoğu bölümünü gezmiş olduğumu düşünmeme rağmen her köşe başından bilmediğim yerlere açılan kapılar karşıma çıkıyordu.

Tam yolumu kaybettiğimi düşünürken birden karşıma Astor, Arlen ve Austin çıktı. Ne ara bu kadar samimi olduklarını bilemiyorum, sanki Merville üçüz doğurmuşta Austin'i burada unutmuştu. Hemen kaynaşmış olmaları istemeden moralimin bozulmasına neden oldu.

Bütün günü, kendi başıma ders programımı toparlayıp, okulun bilmediğim yerlerini öğrenmeye çalışarak ve bolca kaybolarak geçirmiştim. Henüz bu kadar yakın bir arkadaş edinmemiştim. Victoria, bir süre yardımcı olmayı denemişti ama onun başı çok kalabalıktı. Daha öğlen olmadan yalnız başıma kalmıştım.

Akşam, bir partiye katılacağım için çok heyecanlıydım. Durmadan bunu düşünüyordum. Buralarda bir partiye giderken ne giyilirdi? Dünyadayken, kabul edebilirim ki çok partiye katılmamıştım. En eğlenceli geçen parti, benim için, Arlen'in 15. yaş günü için düzenlediği ve tüm dönemin katıldığı doğum günü partisiydi.

Ben giyeceğim şeyleri düşünürken Astor beni görür görmez elini kaldırdı. Daha ben tepki veremeden yanıma yaklaştılar.

Arlen, sırıtarak seslendi.

''Selam sana dünyalı!''

Gözlerimi kapatarak espirisinin bir kabustan ibaret olmasını umdum. Değildi! Göz devirdim ve yüzümü buruşturarak üçüne  baktım.

''Selam çocuklar! Akşamki partiye siz de geliyor musunuz?''

Austin kaşlarını çattı. ''Ne partisi?''

''Victoria, ormanda bir parti olduğunu söyledi. Fakat sadece beş ve altıncı sınıfların katılacağı bir parti olacağını söyledi.'' Yüzümü buruşturdum. ''Ve sanırım siz davetli değilsiniz.''

Arlen, tek kaşını kaldırmış, bana bakıyordu. ''O halde sen de gitmiyorsun. Öyle değil mi?''

Elimi saçlarıma götürdüm. Uçlarıyla oynamaya başladım. ''Şey... Yani , ben daha önce hiç partiye katılmadım. Ve yanımda Gilraen ve Victoria'da olacak...''

Arlen sinirlendi. ''Ama hiç bilmediğimiz bir yerdeyiz Do. Başına bir şey gelse seni nasıl koruyacağız?''

Omuz silktim. ''Tamam belki de haklısın. O halde ben de gitmeyeceğimi söylerim. Hem yarın sabah ilk dersim var. Ona hazırlansam iyi olur.''

Üzülmüştüm. İlk kez bir partiye davet edilmiştim ama ona da gidemiyordum.

Akşam olduğunda ,hepimiz dönem salonunda, koltuklarda oturuyorduk. Austin, koltuğa yatmıştı. Arlen hemen ayak ucunda oturuyordu. Ayaklarını masaya uzatmıştı. Astor ve ben, yerde oturmuş, ders programlarımızı inceliyorduk.

Victoria yerdeki halının üzerinde bağdaş kurmuştu, önündeki sehpaya koyduğu kitabı inceliyordu. Az sonra yanımıza Gilraen ve Cleo yaklaştı. Fakat yanımza uğramadılar. Cleo ve Victoria gözleriyle anlaştılar ve az sonra Victoria, beni odaya gitmek için Astor'un yanından çekiştirerek kaldırdı.

Odaya giderken, Victoria'nın kulağına fısıldadım.

''Arlen, gitmemizi istemedi Vic. Benim için endişelenmelerini istemiyorum.''

Victoria, göz devirdi ve kolumu bırakarak olduğu yerde durdu. ''Gilraen'a soralım, bizimle gelebileceklerini sanmıyorum.''

Kafamı olumlu anlamda salladım. Odaya girdik ve Gilraen tabiki de ondan beklenen tepkiyi verdi.