Bölüme şöyle Hozan'la Nalin'in nasıl tanıştığıyla başlayalım mı? 😌
Hadi başlayalım 😘Keyifli okumalar! 💃🏻
🎻🎻🎻
Bölümdeki şarkılar:
*Hozan Dino - Gulek Bide Min
**Hemê Hacî - Ez Berfim🎻🎻🎻
'Hiç görmediğim bir güzelliğin peşindeydim. Belki bu yüzden kaçsam da aslında hep pençendeydim.'
1984
"Seni tanıdığım güne lanet olsun!" diye bağırıyordu annem.
Abime doğru yanaşıp sordum. "Hangi güne yani?"
Annemle babam yine odalarının kapasını kapatmış, sanki böyle yaparlarsa sesleri bize gelmeyecekmiş gibi, bağır çağır kavga ediyorlardı.
"Ne, hangi gün?" diye sordu abim gözünü odanın kapısından ayırmadan. Benim gibi koridordaki duvara yaslanmamıştı. Bir şeylerin kırılma sesini duyarsa odaya dalacaktı demek ki.
"Annem diyor ya hani lanet olsun diye. Hangi gün o?"
"Ne bileyim Nalin?" dedi geçiştirircesine. "Sus da içeriyi duyayım."
Dinlesindi. Sanki duyulmuyor muydu? Evin dışına kadar duyuluyordu sesleri. Ben dışarıdaydım, duymuştum. Annem bana sesleniyor sanmış, koşup gelmiştim. Yine kavga ettiklerini anlayınca abimin yanına geçip duvara yaslanmıştım.
Ama merak ediyordum. Hangi gündü annemin lanet ettiği? Karlı mıydı o gün, yağmurlu mu? Kış mıydı, yoksa bahar mı? "Kesin kıştır," dedim kararımı verince.
"Ne?" diye sordu abim yine.
"O gün. Annem lanet olsun diyor ya. Kıştır kesin. Buzda ayağı kaymıştır hatta. Babama çarpmıştır sonra. Sadece babama değil ayağının kaydığına da lanet ediyordur o zaman."
Gülecek oldu abim. "O gün ayağı kaymış olmalı," dedi sadece. Yüzünü odanın kapısına çevirdi geri. Babamın küfredişini duyunca gülümsemesi silinmişti.
"Çok küfrediyor," dedim anneme söylediği kelimeleri sevmediğimden. Tek ayağımı arkamdaki duvara kaldırıp yasladım. Soğuk duvar ayağımın altını serinletmişti. İkisini birden yaslamayı düşündüm. İki ayağımı kaldırsam düşerdim yere. Ellerimi karşıdaki duvara yasladım. Tek ayağımı ardımdaki duvara basıp ötekini de kaldırdım. Koridorda asılı kalmıştım adeta. "Abi!" dedim bağırarak. "Bak ne yapıyorum?"
Abim bana bakmadı. Odanın içinde annemin çığlığı yükselmişti çünkü. Sesle irkilince düşecek oldum. Ayaklarımı hızlı indirmeye kalkınca dizlerimi yere çarpmıştım ki abim de kapalı kapıyı duvara çarparak açmış, odaya dalmıştı. "Yeter lan! Yeter!" diye bağırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bülbül ve Dans
RomansaNALİN ERDEM "Sen avuçlarımda yıpranmış defterime karalamaya cüret edemediğim sözüm, karanlık odalarda yalnızlığım duyar da üzülür diye mırıldanmaya korktuğum ezgimdin Ozan. Hiç haberin olmadı. Oysa ben henüz besteleyemediğim şarkımın en isyankâr not...