Travma

30 6 2
                                    

Lara'dan

Gece güzel ilerliyordu. Barda hafif bir müzik çalıyordu. Herkese içki ikram edilmişti. Keyifli duruyordu. Bill ve Gustavla masadaydık. George hala sevgilisyle beraber başka masada takılıyordu. Yanımıza Tom geldi ve oturdu.

T- Bugünkü performansımız çok iyiydi ya

B- Degil miii? Ellie birkaç fotoğraf göstermişti, çok güzeller.

Gu- Ellie gerçekten yetenekli. Tom buldun yani en yeteneklisini

Tom'un yüzünde vatan gülüşü vardı. Gustav bana döndü.

Gu- Bu pazar hep beraber bendesiniz. Size bi şeyler pişirmek istiyorum.

L- olurr.

Birbirimize gülümsedik. İçkimden bir yudum aldım. Bill'e döndüğümde bana çoktan bakıyor olduğunu fark ettim. Noldu der gibi bi bakış attım.

B- hm? Ha dalmışım.

Kıkırdadım.

L- Bana mı daldın?

B- evet. Ne kadar harika olduğunu düşünüyordum.

L- yaa. Biiill. Yerim seni

Daha da yaklaştı.

B- iyi ki benimsin

Dudağından öptüm. Gülümsedikten sonra konuştu.

B- Bebeğim odamda Josh'a vermen gereken bir kağıt olması lazım. Haftaya yapması gereken içki listesi var. Hazırlamışsın listeyi, odamda bırakmışsın. Onu josh'a götürür müsün?

L- tamamm aşkım

Kulise gittim, ve kağıdı alıp bara doğru ilerledim. Josh'a baktım ve kağıdı uzattım.

L- bak josh, içki listesi bu haftaya yapılması gereken. Halledersin

J- tamamdır Laracığım.

Tam arkamı döndüğümde kolumdan biri tuttu. Kafamı çevirdiğimde başımdan aşağı kaynar sular indi.

??- Kızım?

Karşımdaki...babamdı. kanlı canlı önümde duruyordu.. neden burdaydı? Ben ondan kaçmıştım. Neden buraya geldi ki? Kolumu kurtarmaya çalıştım ama o günkü gibi sertti. Kolumu sertçe tutmuştu ve bırakmıyordu.

B- gene mi kaçacaksın benden?

L- bırak kolumu! Sen benim babam falan değilsin!?

Tok bir kahkaha attı ve suratıma baktı. Yüzü çocukluğumdan daha farklıydı artık. Yüzü daha karışıktı, yaşlanmıştı resmen.Göz altı çöküktü. Gözleri kıpkırmızıydı. Saçları dağınıktı. Sakalları uzamıştı. Tek değişmeyen şey boynundaki küçük haç kolyesiydi..

B- baban değil miyim? Gene sopa mı istiyorsun kaltak!?

Elindeki viski bardağını yere fırlattığında gözlerimden yaşlar süzülüyordu sadece. Benim katilim karşımdaydı. Hayatımın katili karşımdaydı. Ve ben hiç bir yere kaçamıyorum sadece izliyordum.

L- değilsin..ben böyle birisini babam olarak göremem.

B- Eve gideceğiz. Sesini çıkartırsan kötü olur.

L- Bırak beni! Şuan mı aklına geldi babalık yapmak? Siktir git!

B- Sus lan orospu benimle geliyorsun!

Kolumu çektim ve suratına baktım

L- istemiyorum seni. Çık hayatımdan.

Dememle yüzüme sert tokat yemem bir oldu. Ben olayın şokundayken kulağım çınladı ve anlık gözüm karardı. Josh'ın sesini duydum yanımıza gelmişti.

Ateş ve Barut / Bill&Tom Kaulitz/ Tokio HotelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin