11- Sabah kahvaltısı

14K 74 3
                                    

Sabah yüzümdeki tebessümle uyandım. Yanımda yatan Yiğit'e baktım. O kadar güzel görünüyordu ki.. Bir süre onu izleyip yataktan yavaşça kalktım. Üstümde Sadece külot vardı. Dolaptan yigitin siyah bir tişörtünü alıp üstüme geçirdim.

Kasıklarımda hafif bir ağrı vardı. Yürümekte zorlansam da biraz sonra alıştım. Tekrar ona baktığımda hala çok güzeldi. Sonra bakmak için fotoğrafını çektim. Sessiz adımlarla odadan çıkıp merdivenlerden indim.

🐚

Yaptığım pankekler için çilek doğruyordum. Tam o sırada arkamda bir sıcaklık hissettim. Belime bir el sarıldı, kafasını boynuma gömdü ve opucuklerini bıraktı. Kıkırdayıp arkamı döndüm.

Gülümseyerek kollarımı yigitin boynuna doladim. Üstü hala çıplaktı, altına bir esofman giymişti. "Günaydın" dedim. Gülümseyerek "günaydın güzelim" dedi. Sonra belimdeki ellerini baldırlarıma indirdi, beni kucakladı ve tezgahın üstüne oturttu.

Bacaklarimi okşayarak iki yana açtı ve arasına geçti. Elleri hala bacaklarımdaydı, omzundaki ellerimden birini çektim ve yanımdaki çileklerden bir tane aldım. Gülümseyip çileği Yiğit'e yaklaştırdım. O da parmaklarımın arasındaki çileği ısırdı.

Ani bir hamleyle dudaklarına yapıştım ve dilimi içeri ittim. Dillerimiz birbirine dolanırken çileği kendime aldım. Geri cekilip gülerek Yigite baktım. O da şaşkın gözlerle beni izliyordu. Kendi çileğimi yiyip tekrar onun dudakları arasına bir çilek verdim.

Yigit yine aynı şeyi yapacağımı düşündü ve beni bekledi ama yine onu şaşırtıp kafamı boynuna yaklaştırdım. Küçük dil darbeleriyle boynunu yaladım, emdim. Adem elmasını öptüm, yutkundu. Üstümdeki tişörtü çıkarttı. Köprücük kemiklerine geldiğimde öyle bir emiyordum ki, moraracagına emindim. Bir yandan da uzun tırnaklarımı sırtında ve çıplak göğsünde dolaştırıyor, izlerimi bırakıyordum.

Yigit beni hafifce itti, parmaklariyla kulotumu geri cekti ve 2 parmagini vajinama dokundurdu. "Islanmışsın" dedi boguk sesiyle. Kafamı salladım. Parmaklarını çekti, bana uzattı. Gözünün içine bakarak 2 parmağını agzima aldım, emdim. Kendi tadımı aldım.

Yanda duran cikolata sosunu aldı. Kafamı geriye attım ve onu bekledim. Cikolata sosunu boynumdan baslayarak goguslerime, ordan belime ve kasıklarıma sıktı. Kendine boynumdan baslayip kasıklarımda biten bir yol cizdi.

Sonra boynumdan baslayarak tüm o yoldan diliyle geçti, yaladı, emdi. Kasıklarıma geldiğinde külotumu çekip çıkardı. Tam o an, bir anda 2 parmağını içime soktu. Büyük bir inleme bıraktım. Parmaklarını sertce içime yollarken dudağımı ısırıyor, inliyordum.

"Sikeyim, Liz. O kadar güzelsin ki." Zorla konuşuyordu. Kalın sesi fazlasıyla sehvet dolu çıkıyordu. "O küçük deliğini her gün becermek istiyorum" dişlerinin arasından konuşuyordu. Ağzımı açtım, cevap vermek istedim ama sadece inleyebiliyordum.

"Parmaklarımı nasıl sardığının farkında mısın? Çok güzelsin amina koyayim. Çok güzelsin" Kesik kesik konusmalari beni daha da alevlendiriyordu. Icimdeki parmaklarına 3.sünü ekledi ve daha çok hızlandı. Titreyen ellerim etraftaki bir bardağa çarptı, bardak yere düştü ve kırıldı. İkimizde o tarafa bile bakamadık.

Nefesim kesilirken uçuyor gibi hissettim. Zevkten deliriyordum. "Yiğit" dedim zorlukla, "söyle güzelim" dedi. "Geliyorum" diyerek inledim. "Gel bebeğim, o güzel sularını ver bana" dedi. Titremeye başladığımda çığlıklar atarak kendimi uçurumdan aşağı bıraktım. Gözlerimi kapattım, kasıldım, ve titreyerek yigitin parmaklarına aktım. Gözlerim hala kapalıyken sakin olmaya çalışıyor, nefes alamıyordum.

Sakinleşip kendime gelirken Yiğit'e baktım. Sertliği eşofmanından bile belli oluyordu. "İçime girmeyecek misin?" Diye sordum. "Çok isterdim ama hayır, bebeğim. Dün çok zorlandın ve canının acımasını istemem.." bu düşüncesi beni gülümsetirken "o halde seni rahatlatalım" dedim ve oturduğum tezgahtan indim.

Dizlerimin üstüne çöküp Yigit'in eşofmanını boxeriyla beraber aşağı indirdim. Büyük, damarlı penisini elime alıp sıvazlamaya başladım. Sonra penisini ağzıma aldım ve boydan boya sakso çekmeye başladım. Yigit ellerine saçlarımı topladi, kafamı saçlarımdan cekistirdi ve bana yön vererek kendisi gir çık yapmaya başladı. Resmen ağzımı sikiyor, boğazıma kadar giriyordu. Dakikalarca ağzımı siktikten sonra döllerini ağzıma akıttı.

Hepsini yutarken mutlulukla gülümsedim. "Kahvaltı hazır, gerçi ben kahvaltımı yaptım ama..."

Poliamori | +18 | ASKIYA ALINDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin