Yiğit kendisinden istenileni yapmak için derhal dışarı çıktı. Yorganı her iki eli ile başının üzerinde tutarken sokakta koşmaya başladı ve Bora'dan uzaklaşmaya çalışan yaratıklardan birinin beli olduğunu düşündüğü yere tüm gücü ile kafa attı.
Bora yere düşen yaratığın yanına koştu ve onu yakaladığı gibi Sîma'nın bulunduğu tarafa fırlattı. Genç kız da hiç vakit kaybetmeden yaratığı kolundan yakalayarak gökyüzünde yükselmek için kanat çırptı ama daha sadece bir metre yerden yükseldiğinde, yaratık gri bir dumana dönüşerek kayboldu. "Hepsini temizleyebiliriz!" diye bağırdı heyecanla. Asya'ya zihninde bahsettiği planı Yiğit harfiyen uygulamıştı ve bu sayede, kendilerinden kaçmaya çalışan yaratıkları tuzağa düşürebilmişlerdi. Aynı şeyi yapmaya devam ederek hepsinden kurtulabilirlerdi.
Zihnindeki Asya da onunla aynı fikirdeydi. Yiğit binaya geldiğinde, ona hemen Sîma'nın söylediklerini iletmişlerdi. Ardından Ayfer ile birlikte cam kenarına kurulmuşlardı ve gözlerini kırpmadan dışarıda olan biteni izliyorlardı. Sîma, kanatlarını her seferinde daha iyi kullanıyordu ve Asya bunu gördükçe heyecanlanıyordu. Tam bir meleğe benzemişti Sîma ablası. Bora abisi ile birlikte yaratıkları kovalıyorlardı ve görünmez olan Yiğit sayesinde onları yakaladıkları anda yok ediyorlardı. Kendilerini tehlikeye atmak için bir an bile tereddüt etmiyorlardı. Hayatta kalan tüm çocukları koruyabilmek adına ellerinden gelen her şeyi yapıyorlardı. İkisine de bayılıyordu Asya. Kendilerinden emin bir şekilde yaratıklarla savaşmalarını imrenerek izliyordu.
Ayfer ve Asya pencereden sokağı izlerken, Bora, Sîma ve Yiğit birkaç dakika tüm sokakta koşup durdular. Etraftaki binaların bazı pencerelerinde de seyirciler belirmeye başlamıştı. Onlarla aynı kaderi paylaşan bütün çocuklar merakla dışarıdaki olan biteni izliyordu. Bir kısmı daha önce sokağa çıkmayı denemişti ama karşılarına çıkan yaratıklar yüzünden arkadaşlarını kaybetmişlerdi. Ne yapacaklarını bilemeden, eskisinden çok daha fazla korkuya kapılarak evlerine geri dönmüşlerdi. Oysa ki Bora, Sîma ve onların henüz göremediği Yiğit, yaratıklardan kaçmak şöyle dursun, onlarla savaşıyorlardı. Her saniye sokaktaki yaratık sayısını azaltıyor ve gitmek istedikleri binaya doğru adım adım yaklaşıyorlardı.
"Aşağıdan gelen var daha!" diye bağırdı Yiğit en yakınındaki yaratığı tuzağa düşürmek için beklerken.
Bora istemsizce her iki elinin işaret parmaklarını kulaklıklarının üzerine koydu.
🎵Joker, Allame - 6126 🎵
Bakışlarını sokağın diğer tarafından gelen yaratıkların üzerinde dolaştırdı ve onları en ince ayrıntısına kadar görebildiğini fark etti. Kiminin griye, kiminin kirli bir kahverengiye dönmüş ciltlerini inceledi. Derilerinin üzerini kaplayan garip bir şeyin olduğunu fark etti. Daha dikkatli bakmak istediğinde ise bakışları yüz metrelerce ileride duran bir bedene takıldı. Daha önce gördüğü donmuş bir kadın bedeniydi bu. Arabanın içine hapsolmuş çocuğun yakınınındaki o beden... Bora'nın gözlerinin önünde sadece o vardı. Ardından bambaşka biri belirdi önünde. Daha önce görmediği bir adamdı bu. Hareketsiz bir şekilde duruyordu ve Bora, onun kim olduğu ya da ne yaptığına dair hiçbir şey bilmiyordu. Muhtemelen donmuş yetişkinlerden biriydi.
Kadını ve o adamı görmesinin tek bir sebebi olabilirdi. O donmuş bedenler, arkalarından gelen yaratıkları oluşturuyor olmalıydı. Bu fikre nereden kapıldığını bilmiyordu ama böyle olduğuna emindi. Yaratıkların ciltlerini kaplayan duman benzeri garip tabaka o bedenlerden dışarı çıkıyor olmalıydı. O tabakaya yeterli bir süre baktığı için, onu oluşturan donmuş bedenleri de rahatlıkla görebiliyordu.
🎵Zen-G, Ati - Alev Alev 🎵
"Yiğit yanımızdan ayrılma!" diye bağırdı Sima, havadan aşağı doğru süzülürken. Artık yere paralel bir düzlemde uçmayı da başarabiliyordu ve bu sayede, yakınlarındaki tüm yaratıkları yok edebilmişti. Bora ile beraber gözlerine kestirdikleri yaratığın peşine düşüyorlardı ve onu zararsız bir dumana çevirene kadar vazgeçmiyorlardı. Bu sayede kısa sürede Eymen ve Filiz'in bulunduğu binanın önüne kadar gelmeyi başarmışlardı. "Sayıları sürekli artıyor." dedi genç kız, Bora'nın yanına geçerek. "Yok ettiğimizden daha fazla oluşuyor sanki bunlardan."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
- 18
FantasyAniden değişti her şey! Dünya büyükler için durdu ve çocukların kendi başlarının çaresine bakmaları gerekti! Tehlike ise içlerindeydi! Korkularında! Korktukları ne varsa... Başlarına gelecekti!