Ertesi sabah horul horul uyuyan sevgililerimizle jisungla birbirimize kısa bir bakış atıp elimize aldığımız su dolu sürahiyi üzerlerine döktük.
Çığlıklar eşliğinde uyanan kuzenler ilk birkaç dakika ne olduğunu anlayamadıkları için birbirlerine bakıp sonra da ayakta dikilen ikimize döndüler.
" yuhh be! Böyle insan mı uyandırılır?"
Seungmin ağrıdığını tahmin ettiğim kafasındaki elleriyle sitemle bize baktı." gerçekten haklı, biz buraya nasıl geldik? hiçbir şey hatırlamıyorum" minho ıslak saçlarını geriye yatırıp dudaklarını büktüğünde onun bu tatlı ve ateşli halini görmezden gelip yumuşamadan kaşlarımı çattım.
" bunu sen anlatacaksın minho efendi, dün ne yaptınız?"
" evet seungmin efendi de açıklasın bakalım, dün neler yapmış böyle"
Karşılarında kollarımızı koynumuzda birleştirmiş bir ayağımızı titreterek hesap soruyorduk.
" ya ne saçmalıyorsunuz, zaten başım çatlıyor. Sağ salim geldik işte eve"
Seungmin oflayarak konuştuğunda jisung " sağ salim gelmişsin de sağ salim çıkar mısın bilemem" dedi.Minho olayları anlamlandıramadığı için yorumsuz bir şekilde konuşulanları dinliyordu.
" alt tarafı bir eğlenceye gittik ne abarttın jisung" seungmin geri gözlerini kapatmaya çalışınca gözlerimi devirdim.
" ooo duyuyor musun jisung eğlenceye gitmişler" yüzümdeki şırıtışı büyüttüm
" şu halinize bakın bi, haliniz itten beter keyfiniz paşada yok"" neler oluyor peri çocuk" minho olayın ciddiyetinin farkına varmış olacakki yerinde doğruldu.
" onu göğüsünüzdeki dövmeler açıklayacak" dediklerimle ikisininde kaşları çatıldı.
Elleri göğüslerine gitti "ne dövmesi, ciddi misiniz?" seungmin gözlerini kısmıştı.
" evet ciddiyiz, adımızı göğüslerinize yazmışsınız baktıkça bizi unutmamak için" benim kinayeli konuşmamı anlamamışlardı. Merakla tişörtlerini kaldırdıklarında bir kendi göğüslerine bir de birbirlerinin göğüslerine bakıp çığlık attıklarında kaşlarımız çatarak ikisine baktık.
" Peri çocuk! Kör olduğumu söyle lütfen gözüm bozulmuş olsun bu olamaz"
" eğer öyleyse ikimizinde gözü aynı anda bozulmuş demektir" seungmin şaşkınlıktan gözlerini çıplak bedenlerinden ayıramıyordu.
" seungmincim ikinizinde gözü yerinde merak etmeyin" jisung kolları bağlı birkaç adımda seungmine yaklaştı.
" seungmincim doğru gördün ama benim merak ettiğim bir şeyler var.. mesela yıllar sonra junior seungsung bebeğimiz soracak babacığım babacığım! neden senin göğüsünde felix dayımın ismi yazılı nasıl cevap vereceksin? Merak ediyorum söyle!" Jisung birden bağırdığında ben dahil hepimiz yerimizde sıçradık. Seungmin sertçe yutkundu.
" nasıl böyle bir şey yaptık ya" minho kendi kendine söylendiğinde jisung yüzündeki flörtöz gülümsemeyle " sende sıkıntı yok minhoş, her erkeğin hayalidir benim ismimin göğsünde yazılı olması" dediğinde jisungun belini çimdikledim.
" ahhh, ne var be"
" seninde manitanın göğsünde kocaman harflerle felix yazıyor sürekli hatırlattırma bana" dediklerime jisung gözlerini devirdi.
Ellerimi belime koydum ve bozmadığın tehdit edici bakışlarımı minhoya gönderdim. " göğüsünde ikizimin ismi yazıyor şaka gibi. Hazır dövme yaptırmışken istersen git jisung adında birini bul"