❗️bu bölüm yetişkin içerik bulundurur.Changbin hyungun kliniğinde bekleme salonundaki koltuklarda oturmuş Minhonun çıkmasını bekliyordum. Dün onu affetmemin şartı bugün her şeyi hyunga anlatmasıydı ve bugünkü seansta yaşadığı süreci hyunga da anlatacaktı.
Tam her şey yolundayken yeniden en başa dönmesi beni üzse de üzülmemem için bütün bu olanları saklamış olması daha çok üzmüştü. Ne olursa olsun her zaman onun yanında olduğumu bilmesi gerekiyordu.
Ben kapının önündeki bekleme alanında beklerken kapının açılıp hyungun bana seslenmesiyle oturduğum koltuktan kalkıp odaya girdim.
Minho gözlerimin içine gülümseyerek bakınca derin bir oh çektim. Korktuğum gibi görüşme kötü geçmemiş tam aksine rahatlamış bir Minho karşımda duruyordu.
" bizim Minhoyla görüşmemiz bitti, bir de seninle de konuşmak istediklerim var" kafamı sallayıp Minhonun yanına koltuğa oturdum.
" Peri çocuk, her şeyi anlattım ve Seungminin dediği gibi olmadı hyung küsmedi bana" Minho hevesle bana döndüğünde " küsmedim ama beni ve felixi üzdüğünü söyledim sana." Hyung Minhoyu düzeltip bana döndü.
" tetiklenmesi normal beklediğim bir durumdu. Minhonun ilerlediğini gördüğümüz kadar ara ara tökezlediğini görmemiz de çok normal. Dün Seungminle de temasta bulunmuş bu çok büyük bir şey Minhoya da söyledim bu kadar ilerlemenin içinde küçük tökezlemelere takılmayın"
" ben gerçekten çok üzgünüm. Sizi üzmemek için sakladım ama daha çok üzdüm ama öğrendim biliyorum artık ben iyileştim bunlar normal" Minho mırıldandığında ellerimi saçlarına atıp okşadım.
" iyisin bebeğim"
" bir de öğrendiğime göre şu hyunbin denen çocuk.. Minho ona da güvenmiş arkadaş olmuşlar. Minho kriz anında onu arattığını ve yardımcı olduğunu söyledi bu da bir gelişme. Felix, Minho senin sayende artık insanlara güveniyor" hyunbin meselesinin açılması beni germişti çünkü suçlu veya suçsuz o çocuğun Minhonun etrafında olmasını istemiyordum.
" Changbin hyung, en çok şaşırdığım da buydu zaten, Minho onunla çekinmeden arkadaş oldu ve etrafımızda olmasından rahatsızlık duymadı" Minho saçlarındaki ellerimi ellerinin arasına aldı.
" hyunbin bana çok yardımcı oldu ve çok iyi biri, bütün bunlar benim suçumdu peri çocuk"
" ikinize de dürüst olmak istiyorum" yayıldığım koltukta doğruldum.
" hyunbinden çok rahatsız oluyorum. Onda çözemediğim bir şeyler var" mırıltımla Minho çenemi ellerinin arasına alıp kendine çevirdi." neden, peri çocuk?"
Yanımızdaki hyunga gözlerimi çevirdim bana gülümseyerek bakıyordu ama itiraf edemezdim. Çenemdeki ellerini sıkılaştırdı. " bana bak"
Kaçırdığım gözlerim onunla buluşmuyordu çünkü çok çekiniyordum.
" söyleyemem"" peri çocuk, seni rahatsız eden ne söyle ki kurtulayım ve seni bir daha üzmeyeyim. Hadi yardımcı ol bana"
Kafamı iki yana sallamaya çabalasamda çenemi sıkan ellerinden hareket ettiremedim. " Peri çocuk, bana bak lütfen" kafamı çevirip göz göze gelmemizi sağladığında Minhonun gözlerine bakamayıp gözlerimi yumdum.
" yah! Peri çocuk beni üzüyorsun ama" Minhonun dediklerinin arasından arkadan gelen hyungun yüksek sesli kahkahalarıyla kaşlarım çatıldı.
" hyung ama hiç yardımcı olmuyorsun ve üstüne gülüyorsun" gözlerim kapalı dişlerimi sıkarak mırıldanmamla koltuk çekilme ve ayak sesleri geldi.