Sınır 70
Yanlışlar varsa kusura bakmayınnn, kontrol etmedim. direkt uyuyacağım şimdi jfşahcşwjcşns
...
Kasım 2023, Kore.
Hyunjin sessizce kahvesini yudumlarken gözleri etrafı süzüyordu. Chan'ı sinirlendirdiği için nöbet cezası almıştı. Hyunjin için bu sorun değildi. Nöbet tutmayı seviyordu.
Elini cebine attı. Cebinde çok bariz bir şekilde belli olan kutuyu çıkarttı. Kapağını açar açmaz derin bir nefes aldı. İçinde iki tane alyans vardı. Bir alyansın iç kısmı güneşlerle kaplıydı. Felix'in yüzüğüydü.
Güzel sevgilisi sıkıcı hayatını aydınlatmıştı.
Kutunun kapağını kapatıp masaya bıraktı. Yüzük kutusu öylece dururken Hyunjin sadece ona bakıyordu.
"Ne o? Evleniyor musun?"
Chan'ın geldiğini gördüğünde kalktı. Selam verip beklemeye başladı. Chan'ın ona sigara uzatmasıyla rahata geçip kafasını iki yanına salladı.
"Niye? Sen sigara içmeden duramazdın? Kahve içiyorsun diye mi almıyorsun?"
"Felix içmemi istemiyor."
Tekrar oturduğunda kollarını masaya bıraktı. Kafasını da kollarının üzerine yatırıp kutuyu izlemeye devam etti. Chan sigarayı kutuya koyup Hyunjin'in karşısına oturdu.
"Niye bombaymış gibi bakıyorsun kutuya?"
"Sence evlenme teklifi etsem kabul eder mi?"
Chan derin bir nefes alıp sigarasını dudaklarına yasladı. Bir nefes aldıktan sonra çekti.
"Bilmiyorum. İlişkinizi en iyi siz bilirsiniz Hyunjin. Bize bir şeyler anlatsan bile en iyi bilen sizsiniz. Sence eder mi?"
"Bilmiyorum. Bir yanım et, sana çok aşık kabul eder diyor ama diğer yanım reddedeceğini söylüyor. Sevgili olalı ne oldu ki? Belki de erken diyerek reddedecek."
"Felix'ten evlilikle ilgili bir şey duydun mu peki? Yani sıcak bakıyor mu evliliğe? Eğer evliliğe sıcak bakıyorsa sıkıntı yok, endişeleri varsa da giderirsin ama hiç istemiyorsa ne yaparsın bilmiyorum."
Hyunjin oflayarak kutuyu aldı eline. Daha sonra cebine koydu. Kafasını tekrar koluna yatırıp etrafa bakındı. Aklında bir fikir vardı ama Jisung'un ona yardım edeceğinden şüpheliydi. Daha doğrusu yardım edeceğini biliyordu ancak sır olarak kalabilir miydi emin değildi.
🫂
"Lixie,"
"Efendim?"
Felix bir yandan sınavları okurken bir yandan da arkadaşına cevap veriyordu. Sınav kolay olduğu için odaklanmasına gerek yoktu.
"Hyunjin ile evlenmeyi düşünüyor musun?"
Felix'in not yazan eli durdu. Sertçe yutkunup arkadaşına baktı. Kalemi bırakıp titreyen göz bebeklerini etrafta gezdirdi.
"O nereden çıktı şimdi?"
"Aylardır çok güzel ilerliyorsunuz, merak ettim sadece."
"Bilmiyorum. Benim için evlilik pek bir şey ifade etmiyor. Evli değilken bile evliymişiz gibi bir ilişkimiz var zaten. Evlilik sadece kağıt üzerinde olacak. Ayrıca, ayrı ülkelerdeyiz biz. Nasıl olacak? Kore'ye mi döneceğim? Ya da o İtalya'ya mı gelecek?" Kafasını iki yana salladı usulca.
"Hyunjin bunu yapmaz. Benim için ülkesini bırakıp başka bir ülkenin askeri olmaz."
"Neden olmasın? Sordun mu bunu ona?"
"Sormadım. Ama yapmaz. Zorlanacak. Farklı bir ülkenin askeri olarak gelip burada görev alamaz. Çok zor. Aylarca tekrar eğitim alır."
"Senin için yapmayacağını nereden biliyorsun peki?"
"Çünkü Hyunjin Kore'ye aşık."
Felix'in kesin cümleleri yüzünden Jisung'un modu düşmüştü. Ne diyeceğini bilemedi bir an. Daha sonra hızlıca toparlanıp gülümsedi zorla.
"Peki sen? Sen gider misin?"
"Ben bir eğitimciyim Jisung. Hangi ülkeye gidersem gideyim benim öğrettiğim şeyler aynı."
"Yani onunla evlenip Kore'ye gidebilirsin?"
"Giderim."
...
Bebişlerim bu bölümün sınırını biraz yüksek koydum çünkü hemen atamam, bölüm hazır ama kontrol edecek vaktim olmayabilir. mezuniyet yüzünden saatlerce prova yapmak zorunda kalıyoruz, o yüzden bir süre geç gelebilir. Muahhh 🥹🫶
-yeis