200 yorumm 🎀
***
"Ellerine sağlık kardeşim benim."
Minho içeride parmaklıkların arasındaki Chan'a iltifat yağdırırken dışarıda arkadaşları ile oturan Seungmin endişeden delirecek gibiydi. Minhyuk ve Chan kavgaya tutuşmuş ve kendilerini anlamadıkları bir şekilde de emniyette bulmuşlardı.
Normalde tek planı bu akşam Jisung ve Jeongin'i bir araya getirip çöpçatanlık yapmaktı ama gittikleri mekanda Jeongin'in eski arkadaşlarına denk gelmişlerdi ve masada Minhyuk ile yeni sevgilisi de vardı.
Jeongin her ne kadar reddetmeye çalışsa da bir şekilde masalar birleşmişti, Seungmin onun kusursuz biçimde hayatına dönmesine zaten sinir olurken bir de Minhyuk'un bakışlarının hep üstünde olması onu delirtmişti. Masada kendi arkadaşları ve Minhyuk dışında kimse eski sevgili olduklarını bilmiyordu, haliyle Mihyuk'un sevgilisi de bilmiyordu.
O da öğrenmişti bu kavgayla ve ortalık cidden karışmıştı. Minho'nun annesi Chan'ı nezaretten çıkarmak için uğraşırken Seungmin kafa salladı. "Benim Minhyuk ile konuşmam lazım."
"Seungmin." diye onu durduracak olan kuzenine baktı hızla. "Jeongin, Chan'ın içeride kalmasına göz mü yumalım? Siciline işleyecek yoksa, halledeceğim."
Hızla yanlarından ayrılmış, bir köşede polise ifade veren çocuğa ilerlemişti. "Biraz konuşabilir miyiz?"
İfadesi biten Minhyuk ona baktı, birkaç saniyelik düşünme ile ikisi gecenin bu saatinde bile kalabalık olan emniyetin bahçesine çıkmışlar, köşeye geçmişlerdi.
"Minhyuk şikayetçi olma." dedi Seungmin. "Lütfen yapma bunu, Chan kaç saattir içeride ve şikayetçi olursan durum daha da kötü olacak. Senden rica ediyorum, şikayetçi olduysan da geri çek."
"Bir anda gelip bana yumruk atan oydu Seungmin."
Kendi yumruğunu sıkıp başını kaldırdı Seungmin. "Neden attığını ve o yumruğu hak ettiğini sen de ben de çok iyi biliyoruz Minhyuk. Birkaç saat öncesini eminim çok iyi hatırlıyorsundur, bak bunca zamana kadar yemin ederim senden bir şey istemedim ve ilk kez istiyorum. Şikayetini geri çek."
İkisi birbirine bakarken sakin kalmaya çalıştı Seungmin. "Lütfen." dedi bir kez daha ama biliyordu ya, kalkıp bir yumruk da o atmak isterdi. "Şikayetini geri çek."
Minhyuk yanından geçip içeri girdiğinde bozulan sinirleri ile ağlamaya başladı, ellerini yüzüne kapatmış sakinleşmeye çalışırken yanaklarını kurulayıp içeri döndü. Bir süre devam eden sakinlik en sonunda Chan'ın çıkması ile hareketliliğe dönüşürken "Seungmin." diyerek ilerleyecek olan Chan'a baktı Seungmin.
"Çıktığını gördüğüme göre gidebilirim ama şu an bunu konuşmayalım Chan."
"Karışma..."
"Kalbini kıracağım ve inan bunu istemiyorum." dedi Seungmin, kuzenine attığı tek bakış yetmiş, onlar ayrılırken sırayla çocuklar da geçmiş olsun dilemişti. Jisung gitmeyip kalırken Chan'a baktı. "Emin ol Seungmin de senin doğruyu yaptığını biliyor sadece tüm her şey üst üste geldi bugün ve patlayacak."
Ona baktı Chan. "Emin misin?"
"Güven bana." dedi Jisung. "Senle bir sorun yok, olmaz da. Patlamanın eşiğinde ve bizi de kabul etmeyecek."
Elini Chan'ın omuzuna atıp sorun yok dercesine sıkmış, kollarını göğsünde birleştirmişti sonra. Çıkış işlemlerini halletmişler, bir kenarda duvara yaslanan Hyunjin ve Jisung kritik yaparken Minho ve annesi de Chan'ın yanındaydı.