sex money feelings die

b a d

"Dayak mı yedin?"

Seme/polis: Sunghoon
Uke/suçlu: Jaeyun

...

Park Sunghoon, Seoul'da çalışan gayet ünlü polislerden birisiydi. Herkes onu gücü ve cesaretiyle tanırdı. Zaten her şeyinden belli oluyordu böyle birisi olduğu.

Sessiz ve gizemli oluşu, simsiyah giyinişi, üniformasını giyince de belirlen kasları... Her şeyiyle herkesin aklındaydı. Hem güçlü hemde yakışıklıydı. Ama herkesten gizlediği kötü sayılacak bir yönü vardı.

Bir suçluyla yatıyordu.

Suçlu Sim Jaeyun'un ta kendisiydi. Onu suçun ortasında yakalamıştı. Jaeyun ona yalvarmış, ayaklarına yatmıştı. Sunghoon ne yapacağını bilememişti. Jaeyun'un güzelliği karşısında dili tutulmuştu.

Asla bir suçlu gibi gözükmüyordu. Sarı saçları uzamıştı, kahverengi gözleri şehvetle parlıyordu. Sunghoon gerçekten ondan hoşlanmıştı ve kendi aralarında bir sözleşme yapmışlardı.

Jaeyun, onun evinde kalabilecek ve onunla yatacaktı. Sunghoon da onunla ilgili kimseye bir şeyden bahsetmeyecekti.

...

Sunghoon yine yorgun bir şekilde evine varmıştı. Jaeyun uzun zamandır uğramıyordu, onun yakalandığını düşünmeye başlamıştı.

Kapıyı açarak içeriye girdi, ayakkabılarını çıkardıktan sonra iç çekerek salona girdi. Jaeyun'u orada görmeyi beklemiyordu tabii.

Koltukta uzanmış yatıyordu, içeriye birisinin girdiğini görünce kafasını kaldırmıştı. Güzel yüzü yara bere içinde kalmıştı, Sunghoon kaşlarını çatarak onun yanına gitti. Onun önünde diz çöktü ve Jaeyun'un güzel yüzündeki yaralara dokunmaya başladı.

"Ne oldu? Dayak mı yedin?"

"Mhm..."

Kelimelerle cevap vermek yerine mırıldanmış ve Sunghoon'un soruna kafasını sallayarak cevap vermişti. İç çekti Sunghoon, ayağa kalkarak lavaboya gitti ve ilk yardım çantasıyla salona geri dönmüştü.

Sunghoon koltuğa oturdu, Jaeyun'u kendisine çekti ve kucağına otturtturdu. Jaeyun gülümsemişti ve dudağındaki yara daha da belli olmuştu.

Orayı temizlemek için oksijenli suyu bir pamuğa döktü. Jaeyun bu sırada onu izliyordu. Sunghoon, kucağında oturan bedenin çenesini tuttu, kafasını havaya kaldırdı ve oksijenli suyu yaraya uyguladı.

Jaeyun acıyla yüzünü buruşturdu, Sunghoon pamuğu çekti. Birbirlerine baktılar, Jaeyun'un gözleri yavaşça altındaki bedenin dudaklarına kaymıştı.

Sunghoon hızla dudaklarını onun dudaklarına bastırdı. Sertçe öpüşüyorlardı, dilleri birbirine sürtündükçe ıslak sesler çıkıyordu. Sunghoon bir eliyle onun belini diğer eliyle yüzünü tutuyordu. Jaeyun ise kollarını onun boynuna dolamıştı.

Sıcak ve nefes kesici bu öpüşmeyi derinleştirmek için kafalarını sağa, sola yatıyorlardı. Jaeyun nefes almak için ayrıldı, göğüsü hızla inip kalkıyordu.

Sunghoon bu sırada onun boynuna gömülmüş, sıcak nefesini oraya soluyup Jaeyun'un ürpermesine sebep olurken kendine ait mor izler bırakmaya başlamıştı.