m i s t a k e

622 25 65
                                    

!!!omegaverse

Alpha: Sunghoon
Omega: Jake

Park Sunghoon, Kore'de önemli bir şirketin başındaki ünlü CEO'ydu. Bir alphaydı ve bütün kızlar veya erkekler fark etmeksizin herkes onun çekiciğilinden etkilenmişti.

Bir de Sim Jake vardı. Sunghoon'un sekretiriydi, o da Sunghoon kadar olmasa da ünlüydü. Bir omegaydı ve herkesin dikkatini o güzel, mavi gözleri ve simsiyah saçlarıyla kendisine çekerdi.

.....

Sunghoon'dan

Gece geç saatlere geliyordu. Ofiste oturmuş, yetiştiremediğim gündelik işlerimi yapıyordum. Sekreterim Jake de çaprazımda kalan masasında oturmuş, bilgisayarına bakıyordu fakat onda bir değişiklik vardı.

Sanki acı çekiyordu.

Ondaki bu değişikliği fark etmiş, onu izlemeye başlamıştım. Yanakları eskisinden daha pembeydi, dağınık gibi duruyordu. Sanki aklında bir şey vardı. Ara sıra o güzel dolgun dudaklarından mırıltılar çıkıyordu.

"Jake?"

Ona seslendim. Kafasını hızla kaldırdı, şaşkın gözlerle bana bakıyordu. Onun bu tatlılığına gülümsemeden edemedim. Konuşmaya devam ettim.

"Bir sorun mu var?"

Yutkundu, ilk yere baktıktan sonra gözleri tekrardan benimkilerle buluştu.

"H-hayır efendim...ahm..."

Kaşlarım çatıldı, Jake gözlerini kıstı, ağzını eliyle kapadı ve kafasını yere doğru eğdi. Neler oluyordu? Sonrasında odaya yayılan kokuyu fark ettim.

Bu Jake'den mi geliyordu? Bu kokuyu gayet iyi tanıyordum. Kızgınlığına girmiş, tatlı bir omeganın kokusu.

Alpha huylarımın ağır basmasını engelleyememiştim. Ayağa kalktım ve Jake'in yanına adımladım. Yaşlarla dolmuş gözlerle bana bakıyordu.

Masasına ellerimi dayadım ve ona doğru eğildim. Güzel kokusu ofisime yayılıyordu.

"İlaçlarını mı unuttun Jake?"

"E-evet... lütfen, yardım edin."

Jake ağlamaklı bir sesle bana yalvarmıştı. Şu an onun beni istediği kadar bende onu istiyordum. Masasının yanına geçtim, Jake'i ayağa kaldırdım. Bacaklarını titriyordu, ellerini omzuma yerleştirdi.

"L-lütfen."

Sertçe dudaklarımızı birleştirdim, Jake bu ani hareket ile inlemiş, omzumu sıkmıştı.

Sertçe onun alt dudağını ısırdım, Jake ağzını hafifçe aralıyınca dilimi içeriye soktum. Dillerimiz birbirine sürünürken ıslak sesler ofiste yankılanıyordu.

Dilimi çıkarıp tekrar sokuyor, Jake'in inlemesine sebep oluyordum. Ellerim onun ince belini okşuyordu.

Dizlerinin arkasını tutarak onu havaya kaldırdım ve masasına oturmasını sağladım. Nefes almak için birbirimizden ayrıldığımızda direkt olarak muhtaç bir şekilde gözlerimin içine bakıyordu.

Yeniden birleştirdim dudaklarımızı aynı hızla tekrardan öpüşmeye başladık. Jake kollarını boynuma dolayarak beni kendisine daha çok çekti.

"Evime gidelim Jake, seni burada becermek istemiyorum."

.....

Hızla üstümdeki ceketi çıkarıp bir kenara fırlattım. Jake de gömleğimin düğmelerini açıyordu.

sex money feelings die Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin