⋆。˚ ❀ * ࿐ ࿔ ˚:⋆ ✧・゚Nefesleri toparladıktan sonra Hyunjin yanında yatan omegaya döndü. "İyi misin? Gidelim mi artık?"
"İyiyim. Ama yürüyebilir miyim bilmiyorum... Alt tarafım..."
"Sorun yok. Seni giydirelim, kucağımda taşırım."
Felix Hyunjin'in yardımıyla doğrulurken yine kızarmıştı.
Adamlar onu kovalarken kafasını vurup bayıldığını, bir rüya gördüğünü düşünüyordu resmen.
Bu adam...
Nasıl bir anda öylesine vurulmuş olabilirdi ki ona?
Belki de çok sorgulamamak, sabırla ona vaadedilen şeyleri beklemek gerekiyordu.
Zar zor çıkarttığı kıyafetleri giyindikten sonra kağıda sarılı ekmeği eline alıp sımsıkı sarıldı.
Hyunjin onu dizlerinin arkasından kavradı, tek hamlede kucağına aldı.
Çok güçlüydü.
Öyle güçlüydü ki sanki kocaman bir ağaç, bir kayaydı kucağında olduğu adam.
Anca altmış kilo olan omegayı hiçbir kasını zorlamadan almıştı kucağına.
Felix kollarını boynuna dolayıp ona yardımcı olurken saklandıkları yerden çıktılar.
"Başlığımı takar mısın?" Diye sordu Hyunjin doğrudan saraya adımlarken.
Felix ikiletmedi, Hyunjin'in sırtına doğru uzanan paltosunun başlığını taktı.
"Sahiden prens misin?"
Hyunjin başını aşağı yukarı salladı.
"Ben de prenses mi olacağım?"
Hyunjin güldü. "İstediğin şey olabilirsin."
"Aşık mı oldun bana?"
"Belli olmuyor mu?"
Felix hafifçe kikirdeyerek başını öne eğdi.
"Sen olmadın mı?" Diye devam etti Hyunjin.
"Çok yakışıklısın. Bir prens olmaya çok layıksın. Bir sürü paran var, şeyin de çok büyük. Kim sana aşık olmaz ki?"
Hyunjin hafifçe sırıtmıştı. "Saraya ulaşmaya çalışıyorum Felix. Ama istersen çalılıkların arasında kısa bir mola verebiliriz."
"Ama ben çok açım."
"Doyuramadım mı seni?"
Felix anlamayarak Hyunjin'in yüzüne baktı. Anladığındaysa bir anda kafasını öne eğdi. "Hayır, hayır! Öyle demek istemedim. Yani yemek..."
"Anladım." Dedi Hyunjin gülerek. Felix'le birazcık alay etmek hoşuna gitmişti.
"Bak şimdi Felix..." Dedi Hyunjin sarayın arka bahçesinden gizlice içeri girerken. "Seni kısa bir süreliğine saklamam gerekecek. Bana yardım eder misin?"
"Ederim. Kimden saklanıyoruz?"
"Herkesten. Birisine yakalanırsan direk babamın kulağına gider. Ben durumu açıklayıp ikna edene kadar saklanacaksın."
"Olur~"
Saf çocuk, Hyunjin'in kalbini deliler gibi attırıyordu.
Çalılıkların arasında sessizce ilerlerken bir anda arkadan gelen sesle ikisi de yere kapaklanmaktan son anda kurtuldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kiss From A Rose | Hyunlix [Omegaverse] ✓
FanfictionPrens o gece bir gülü öptü. Artık onun eşi olmak zorundaydı. [omegaverse, hyunlix, jeongbin, yetişkin sahneler içerir (belki biraz sık)]