Bilgilendirme;
Kitap genel olarak Tomris Seyranın ağzından yazılacak ancak onun olmadığı yerlerde yazar bakış açısı kullanacağım. Bölümün ortasında bir anda bakış açısı değiştiğinde şaşırmamanız için yapıyorum.Seyrana evlilik teklifi edeli üç gün olmuş ancak Seyrandan herhangi bir yanıt almamıştı Ferit. Kapının bir anca açılmasıyla oturduğu yerde dikleşti. Giren babasıydı.
"Karan Ferit."
"Baba."
Ayağa kalkmıştı babasını görünce üstünü düzeltmişti, babasının karşısında asla üstü başı dağınık duramazdı.
"Naptın?"
"Cevap vermedi."
Eliyle alnını kaşıdı Asil.
"Senden sadece bu kızı kendine aşık edip ya sözünü dinletmeni ya da evlenmeni istedim ve sen onu bile beceremedin öyle değil mi?"
Acıyan gözlerle baktı oğluna.
"Seyran dışardaki kızlar gibi değil baba. Onu çok seven bir babası vardı, abisi annesi. Ona sevgi vererek onu etkileyemem. Ona pahalı hediyeler alıp onu etkileyemiyorum. Zaten zengin. Duvarlarını indirmiyor. Evet sevgiliyiz ama hala aramızda duvarlar var."
Derin bir nefes verdi Asil bey.
"Madem öyle kendi yöntemlerimizle halledeceğiz."
Hiddetle bağırdı Ferit.
"Hayır, hayır olmaz halledicem nolur."
Birkaç adım oğluna yaklaştı Asil bey.
"Ona aşık oldun dimi?"
Mahcubiyetle kafasını eğdi Ferit, evet Seyrana aşık olmuştu. Üstelik bu oyunları öğrenirse bir daha Feritin yüzüne bakmazdı.
"Eğer kendi yöntemlerimi kullanmamamı istemiyorsan, evlen onunla ve masanın hakimiyetini eline al."
Kafasını sallamakla yetindi, arkasını dönüp kapıya ilerlerken durdu Asil bey. Ferit'e dönmeye tenezzül etmedi.
"Tam bir hayal kırıklığısın Karan Ferit, Korhan soyadı adınla kirleniyor."
Cümlesini bitirip çıkmıştı dışarı. Böyleydi. Feritin babası tam olarak böyleydi. Bir kez bile sevilmemiş, başı okşanmamıştı. Hep eksik görünmüştü. Ama Seyran, Seyran.. ahh Seyran. Onu o olduğu için seviyordu. Biliyordu, seviyordu. Seyranda onu sevmezse kalbinin ağırlığı altında ezilirdi zaten. Telefonu eline aldı.
Seyranın numarasının üzerine tıkladı. Birkaç kez çaldı."Alo."
Kadife sesi kulaklarına doldu Feritin.
"Seyran."
"Efendim?"
"Çok özledim, görüşsek?"
"Bu akşam toplantı var zaten görüşeceğiz."
"Baş başa?"
"Toplantıdan sonra evimize gideriz birkaç saat uzaklaşırız herşeyden olur mu?"
"Olur yosun gözlüm olur."
Kıkırdama sesi duydu telefondan.
"Seni seviyorum."
"Bende."
Deyip kapatmıştı telefonu. Öyle bir çıkmazdaydı ki. Seyran bilirse, öğrenirse bir daha yüzüne bakmazdı. Aralarındaki sırlar ortaya çıktığında yalnızca bir düşman daha kazandırdı kendine. Uğruna öleceği bir düşman.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUZGUN
Mystery / Thriller"Bu yaşta bu zeka, bu merhametsizlik sanki büyümüşte küçükmüş gibisin." Gülmüştü, bilseydi babasının onun nasıl yetiştirdiğini belki az bile derdi. "Kuzgunları bilir misiniz?" "Aşina değilim pek." "Kuzgunlar türünün en zekisi, en siyahı, en merhame...