4 - İHANET

251 32 4
                                    

Birkaç adım geri adım attım, duyduğum isim yüzünden şok olmuştum. Korumalarda şaşkındı, buna nasıl cesaret ederdi. Hızla çıktım mahzenden, Polinanın odasına ilerledim.
Kapıyı açtığımda evde daimi olarak çalışan hemşireyle karşılaştım.

"İyi mi?"

"Sıyırmış birkaç güne toparlar Tomris hanım."

Kafamı sallamıştım, ben odaya girerken o çıktı.
Polina beni görünce yatağında dikleşti.

"Sana dedim dimi Rus güdülerime güven diye. Orospu ya."

Hiç cevap vermedim. Bana bakınca sorun olduğunu anladı.

"Noldu? Kime çalışıyormuş?"

Baktım, gözlerinin tam içine baktım. Gözlerime bakıp içimi görürdü, gördü de.

"Sikerler, Asil dimi. Asil."

Kafamı salladım sadece.

"Ferit, o yüzden mi geri çekil diyordu."

"Olamaz dimi? Yapmaz Polina. Bana ihanet etmez."

Omuzlarını düşürdü.

"Bu hayat bana kimseye yapmaz etmez dememeyi öğretti."

Bişey demedim, diyemedim. Feritin bana ihanet etmesi isteyeceğim son şeydi.

"Napacagız?"

"Gidip soracağız, hayırdır diye."

Polinanın dudakları kıvrıldı.

"Desene eğlence var."

***

Polinanın herşeyi hazırlaması toplam 2 saat sürmüştü, Korhan malikanesinin salonunu gören iki tane keskin nişancı bile vardı. Nesrinin telefonundan her saat onun ağzından rapor vermiştik. Asil Korhan geldiğimizi anlamayacaktı. Önümüzde 10 minübüs vardı, bizden önce gidip malikanenin çevresindeki tüm korumaları etkisiz hale getirecekti. Biz em arkadaydık, en son gidecektik. Polinanın telefonu çaldı, açtı. Bişey söylemeden kapattı.
Öndeki şöförün omzuna vurdu.

"Devam et."

Ondan bişeyler duymak istiyordum.

"Herkes etkisiz hale getirilmiş."

"Ferit?"

"Herkes Seyran herkes."

Malikanenin önüne geldiğimizde araçtan indim, korumalarım her birinin önünde diz çökmüş şekilde Korhanların korumaları vardı. Yürüdüğüm yolun kenarlarına dizilmişlerdi, bir seremoni gibiydi. İlerlediğimde açık kapıdan girdim. Polinanın en güvendiği 3 adam Ferit'i Asil'i ve Aykanı tutuyordu. Onlarda diğerleri gibiydi. Ferit'i görünce yutkunmamı engelleyemedim. Ama o bana anlandıramadığım bir şekilde bakıyordu.

"Bu ne demek oluyor? Bu ne cüret Tomris nasıl evimi basarsın?"

Gülmüştüm. Alay edercesine gülmüştüm.

"Evime casus sokarken siz hangi cüretin arkasında sığınıyordunuz Asil bey?"

Benden aldığı cevapla yüzü düştü. Hemen toparlamıştı.

"Ne demek bu? Beni nasıl böyle bişeyle yargılarsın?"

"Polina."

Dediğimde Polina kapıdan Nesrini tabiri caizse Asilin önüne attı.

"Özür dilerim Asil bey işkence ettiler."

Dediğinde bir küfür savurmuştu içinden.

"Bak Seyran-"

KUZGUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin