13 - SUİKAST

366 47 16
                                        


Keyifli Okumalar 🌹



Utkanın evine gelmiştik, en sonunda bize karşı kaba kuvvet uygulamaya çalışmanın faydası olmadığını söylediklerinde onlarla birlikte gelebileceğimizi söylemiştik. Kapının önüne geldiğimde hızla açmıştım kapıyı, Polinayı kapının ardında bırakacaktım. Bu gece birkaç hesap görülecekse bunu kendim yapmalıydım.

"Buradayım sesini duyduğum an içerideyim."

Kafamı sallamıştım, Utkan deri koltuğunda oturuyordu. Dirseklerini masaya koymuş başını iki avucunun arasına almıştı.

İçeri girdiğimi anladığında kafasını kaldırdı. Bakışlarında derin bir hüzün vardı. Kalktı yavaşça önüme doğru geldi.

"Neden yaptın?"

Cevap vermedim. Eğer Feritin dedikleri doğruysa bu gece gerçeğini göstermesi için elimden geleni yapacaktım. Bu gece bana hesap sorduğunu sanacaktı ancak kendisi herşeyi anlatacaktı.

"Neyi?"

Delirmiş gibi kahkaha attı karşımda.

"Beni öylece, piç gibi neden bıraktın? Nişanımızın olduğu gün neden Ferit'e kaçtın?"

Masanın önündeki iki deri koltuktan birine oturdum onu es geçip bacak bacak üzerine attım.

"Ferit benim öldüğümü düşünüyormuş neden?"

Duyduğu cümleyle afallamıştı ancak hızla toparladı kendini.

"Sende buna inandın mı? Seni terkedip gitti ve nişanlanacağımız gün ortaya çıktı. Sırf benimle olma diye ve sen sana söylediği yalana inandın mı?"

Derin bir nefes aldım.

"Bana onun yurtdışına çıktığını. Masadan beni bir daha görmemek için ayrıldığını söyledin. Tüm bunların sonucunda sana olduğum konumu verdim. Elimi eteğimi çektim. Beni bıraktığını düşündüğüm için yaptım."

Çıldırmış gibiydi. Kahverengi gözlerinden ateş çıkarırcasına bakıyordu bana.

"Seni sevmiyordu. Sevseydi kendini öldürmeye çalıştığın gün seni bırakmazdı. Evet masanın başına ben geçtim ama sen istediğin için değil. O masada buna layık tek kişiydim ben. Kendi emeklerimle başa geçtim."

Bu kez güle taraf ben olmuştum.

"Onu ne denli sevdiğimi, onun için kendi canıma bile kıyabileceğimi biliyordun. Bana beni terkettiğini söyleyerek hem beni hemde masadaki konumu kazandın. Seninle evlenmeyi sadece benim yanımda olduğun, beni sevdiğin için kabul ettim. Sen, seni hiçbir zaman sevmedim. Masanın başına sadece bana yakın olursan geçebilirdin. Seni oraya ben koydum, ben istediğim için oradasın Utkan. Yoksa sen masanın başına geçecek vasıfta biri değilsin."

Bu kez daha da sinirlenmişti. Vasıfsız olduğunu duymak onu öfkelendirmişti.

"Seninle nasıl yattığını babasına izleten bir adam için mi bu kadar tantana? Ama doğru siz tam olarak birbirinizi bulmuşsunuz."

Dediğinde aramızdaki mesafeyi kapatmıştı.

"Söylesene Seyran? Abinin ölüm emrini veren bir adamın evine gidip onunla sevişmek onuruna, gururuna zor gelmedi mi? Söylesene abinin kemikleri sızlamadı mı?"

Histerik bir kahkaha attım önce.

"Beni bununla vuramazsın Utkan. Ben yaptığım herşeyin bedelini kendi kalbime sıkarak ödedim. Ama sen beni şantajlarına boyun eğecek biri sandın galiba. Söylesene Adnan'ı da sen mi tutmuştun?"

KUZGUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin