-9-

2.3K 201 32
                                    

Sen miydin o, yalnızlığın mıydı yoksa
Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
Dilimizde akşamdan kalma bir küfür
Salonlar piyasalar sanat-sevicileri
Derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni
Yakanda bir amonyak çiçeği
Yalnızlığım benim sidikli kontesim
Ne kadar rezil olursak o kadar iyi


🌊🌊🌊




Dudaklarıma bakmaya devam ettiğinde biraz daha yaklaştım bir kaç saniye yola bakıp tekrar dudaklarıma dönüyordu bakışları.

Biraz daha yaklaştığımda araba yavaşlamıştı ve sağ şeritte gidiyorduk bu haline kıkırdayıp geri çekildim "Önüne bakasun asker bey."gözlerinin rengi çok hoş olduğu için yakından bakmak istemiştim o da dudaklarımın rengini merak ediyordu sanırım sürekli bakıp duruyordu.

Sarhoş kafayla hiç bir şeyi düzgün düşünemiyordum. Barlas'a baktığımda öylece yola bakıyordu ve hala yavaş gidiyordu.

"Hızlı git biraz."dediğimde kendine gelmiş gibi normal hıza geldi. Kısa bir süre sonra sahile geldiğimizde kayalıkların üzerinde kenara gidiyorduk.  Daha doğrusu gitmeye çalışıyordum ama ayakkabılarım bu durumu zorlaştırıyordu.

"Bekle bekle, nasıl yürüyeceksin onunla?"derken yanıma gelmişti kolumu tutuyordu. Zaten tutmasaydı bir kaç saniye içerisinde düşebilirdim çünkü yağmur yağmış ve kayalıklar kayganlaşmıştı.

Çok yavaş yürüyordum ve Barlas'ın sabrı kalmamış olacak ki beni durdurup eğildi. "Çıkart hadi."dediğinde hiç sorgulamadan çıkardım ayakkabılarımı. Barlas bir elini belime yerleştirip bir eliyle de ayakkabılarımı tutarken kenara gelmiştik.

Yan yana oturunca öylece denizi izlemeye başladım. Kaç saat geçti bilmiyordum ama kendime gelmeye başladığımda aklıma gelen ikinci bir terk edilme vakasıyla kaderime güldüm.

"İster misin?"derken yanımdan hiç ayrılmayan Barlas'a sigara paketini uzattım. Bir tane aldığında bende aldım ve paketi geri çantama koydum.

"Anlatmak ister misin, abinle ne olduğunu?"dediğinde omuz silktim. "O da bizi bırakacakmış."dediğimde biraz sessizlik olmuştu.

İkinci sigarayı yaktığımda "Umay, az iç şunu."dediğinde göz devirdim. "Sen sigarayı bırak söz bende bırakacağım. Ana kendin de içerken bana içme diyip durma."dedim. Sıkıntılı bir nefes aldığında "Niye herkes beni bırakıp gidiyor?"dediğimde sessizlik oldu.

Ona bakmıyor sadece karışımda dalgalı denize bakıyordum ama bakışlarının üzerimde olduğunu anlamak zor değildi. "Çok mu kötü birisiyim?"derken sözler dudaklarımdan bağımsız çıkıyordu. O kadın bıraktı ama diğerleri yanımda derken abim de gidiyordu. Hak etmiş miydim bunları. Bu yüzdendi hayatıma yeni birisini almak istememem, almamak için her şeyi yapacak olmam.

"Değilsin, kötü biri değilsin sen."dediğinde omuz silkmekle yetindim. Artık ne düşünmem gerektiğini bilmiyordum. "Yıllar önce..."derken parmaklarım arasındaki sigaradan bir nefes daha aldım. "On yaşındaydım. Bir gün annem markete gidiyorum diyip çıktı evden. Normalde beni de hep götürürdü o gün ne kadar ısrar etsem de götürmedi."hatırladığım anılarla histerik bir gülüş çıktı dudaklarımdan.

"Gitti bir saat oldu gelmedi, akşam oldu gelmedi, gece oldu gelmedi. Bekledim... Gecenin bir vaktine kadar oturdum bekledim gelmedi. Odalarına gittim babama sormaya; babam camın önüne oturmuş 'ben sana ne yaptım da bizi bıraktın.'diye mırıldanıyordu.

O gün anladım bir daha gelmeyeceğini. Ama ertesi gün geldi. Hepimizi tek tek öptü, babam evde değildi. Arkasından koştum ama yetişemedim. Bir adamın arabasına binip gitti. Öylece oturum yola ağladım."dediğimde sigarayı çoktan sömdürmüştüm. "Bir daha da hayatıma kimseyi almadım, almayacağım."diyerek bitirim sözlerimi.

PERA KARADENİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin