36

160 34 31
                                    

8 ay sonra

Jeongin

Nerde miyim?
Doğup büyüdüğüm saraydayım

Evlenmeden önce her günümü geçirdiğim odamdayım

Güzel kıyafetlerimi giyinmiş yüzüme makyajımı yaparken bir yandan da uyukulu halimden çıkmak için uğraşıyordum

Sonunda tüm hazırlığım bittiğinde odamdan çıktım ve geniş sarayın meydanına baktım

Her yer süslenmiş abimin izdivacı için yemekler hazırlanmıştı

Biraz hava alıp yürümek istedim ve ayaklarım beni nereye götürürse oraya doğru iletmeye başladım

Arka bahçeye döndüğümde gelen kılıç sesleri ile seslerin geldiği yere doğru ilerledim

Sesler uzaktan geliyordu bu yüzden dura dura soluklana soluklana ilerken sonunda sesleri yakınımda duydum ve etrafımda dönüp nerde olduğuna baktım

Gördüğüm görüntü ile hızla koştum

Göz yaşlarını tutamamıştım

Hemen bağırdım ve koşmaya devam ettim

"HYUNJİN!ABİ! ne yapıyorsunuz siz!"

Hyunjin ile abim yine birbirlerine kılıç çekmişlerdi

Ne yani
Yine mi kavga edicekler?

Hani barışmışlardı?

Hani artık beni üzmemek için kavga etmiyceklerdi

Hala ağlarken sonunda onların yanına ulaştım ve abimi hızla ittim

"Ne yapıyorsunuz siz! Neden sürekli beni böyle üzüyorsunuz!"

Hyunjin hızla omzuma dokundu ve kılıcını yere attı

"Jeongin! Sakin ol şaka yapıyorduk birbirimize sadece değil mi Yeonjun?"

Abim de hızla onayladı onu

O kadar korkmuştum ki kendimi tutamadım ve yere oturdum

Hyunjin hemen yanıma çöktü

"Jeongin sen koştun mu? Güzelim kendine ve bebeğe zarar vericeksin neden böyle yapıyorsun baksana ne kadar büyüdü bebek kendine bunu yapma bir daha lütfen"

Hala ağlarken konuştum

"Hyunjin ne kadar korktum biliyor musun sen! Yine kavga ediceksiniz sandım çok korktum ben abi! Bir daha sakın böyle şakalar yapmayın!"

Abim gülümsedi ve yanıma oturdu

"Korkma miniğim,Hyunjin ile kavga etmek gibi bir niyetim yok ne de olsa eşimin kuzeni ve en yakını ve aynı anda en değerlimin yani senin eşin yani her yoldan birbirimiz ile karşılaşmak zorunda kalacağız bu yüzden birbirimize nefret beslemenin anlamsız olduğunu düşünüp arkadaş olduk dimi hyunjin canım arkadaşım"

Hyunjin hızla kafasını salladı ve daha sonra beni kucağına aldı

Bir anda kucağına almasıyla geriye doğru sendeledi

Kaşlarımı çattım ve ona baktım

"Hyunjin? Sen beni taşıyamıyor musun?"

Hyunjin gergince gülümsedi ve ilermeye başladı

"Güzelim tabiki taşıyabiliyorum ama artık bebek de kocaman olduğu için ikiniz biraz ağır geliyorsunuz "

Ne yani?
Ben ağır mıyım
Kilo mu aldın diyor bana

"Kilo aldım değil mi ben Hyunjin! çok kilolusun diyorsun bana!"

"Jeongin ne alaka yani kilo falan almadın sadece ağırlaştın çünkü minik bebeğimizi karnında taşıyorsun "

Omuzlarımı silktim ve kafamı çevirdim

"Kesin çirkin de buluyorsundur beni!yüzüm hep şişti diye sevmiyorsundur da beni"

Hyunjin iç çekti ve konuştu

Kesin sıkıldı da benden

"Güzelim ne alaka neden seni sevmeyeyim?"

"Tamam hyunjin sus yeter kesin sıkıldın da benden"

Tam konuşacakken elimle ağzını kapattım ve boynuna sarılıp kafamı omzuna yasladım

Hyunjin de kulağımın altına bir öpücük kondurdu ve odama doğru ilerledi

Sonunda odamıza ulaştığımızda beni yatağa bıraktı ve hızla üstüme geldi

"Sen!sen! Bana naz mı yapıyorsun ha!"
Dedi ve boynumu opmeye başladı hızlı hızlı

Kahkahalar içinde kalmıştım nefesim kesilince  durdu ve yanağıma öpücük kondurup karnımı okşamaya başladı

"Jeongin bu ne zaman çıkacak ya burdan yeter çıksın da kucağımıza alalım"

Küçük bir kahkaha attım ve karnıma doğru eğildim

"Bebeğim! Baban diyor ki ne zaman çıkacaksın? "

Bir şeyler duyuyor gibi kafamı salladım ve geri doğruldum

"Diyor ki cıkmiycam jeongin babamın karnı çok rahat"

Hyunjin kahkaha attı ve yanıma geçip bana sıkıca sarıldı

"Seni çok seviyorum Jeongin"

"Bende seni seviyorum,ama şimdi abim ile prens soobinin yemin törenine gitmeliyiz"

Demem ile geri çekildi ve ayağa kalkıp elini uzattı

"Hadi gidelim o zaman"

Elini tuttum ve ayağa kalktım

El ele odamdan çıktık ve kutlamanın olduğu alana doğru ilerledik

Bizim için ayrılan yere yani annemlerin yanına oturduk

Çok geçmeden abim ve Soobin el ele yemin etmek için yüksek kursuye çıkmıştı

O sırada karnıma giren ani sancı ile hızla Hyunjinin kolunu tuttum

"İyi misin ?"

Sancı her saniye artıyordu ve sanki daha önceki sancılar gibi değildi

Kafamı iki yana sallamam ile Hyunjin hemen ayağa kalktı

Kendimi tutamayıp bir çığlık attım

Annemler de bir şeyin ters gittiğini anlamıştır ve ayağa kalkmışlardı

Hyunjin bir anda bağırdı

"Şifacının odası nerde!?"

Soojin annem hızla ilerlerken hyunjin beni kucağına alıp annemin peşinden koştu

Bense sancıdan dolayı hala çığlık atmaya devam ediyordum

Ortalık savaş alanına dönmüştü...

BEBEK GELİO
Nasıl korkuttum sizi ama
Bebek olcek sandınız dimi
Ruyayadi ama aksnjssnksemkdje

Alone in winter Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin