DİŞİ KURT/Gerçek Ailem

29

" Hassiktir!"

Tüm her şeyin özeti bu küfür olabilirdi aslında.

Okula baskın yapmıştı piçler. Kurşun sesi ile rüzgar olduğu yerde kalıp kendini yere bırakmıştı.

Bende hızla koşarak rüzgarın üzerine eğildim.

" Sakin ol!" Dedim belimden silahımı çıkarırken.

Gerçi çocuk bu durumda ne kadar sakin olabilirse.

Karargah ile okul arasında 30 dakika kadar süre vardı.

Teröristlere doğru sıkarken diğer kolumla rüzgarı kucağıma aldım. O ise kollarını bedenime sarıp, kafasını boynuma soktu.

Arabaya koşup rüzgarı arka koltuğa bıraktım. Cebimden telefonu çıkarıp ona verdim.

" Arama yapmayı biliyor musun?" Deyip arkama döndüm ve gözüme çarpan bir iti vurdum.

" Evet hala." Dedi bağırarak.

" Uraz abim olarak kayıtlı olanı ara, olanları anlat!" Dedim birine daha sıkarak.

" Tamam." Deyip elimden telefonu aldı.

Rüzgara dönüp konuştum
" Sakin ol ve sakın araçtan inme. Kapıyı kilitleyeceğim."

" Tamam." Eğilip alnını öptüm. Sonra arabayı kilitleyip koşarak bekçi kulübesi olan yere geldim.

Allah'tan çoğu kişi kendini kurtarmıştı. Yani benim geldiğimde herkes evine dağılmış tek tük insan vardı.

O sırada siren sesleri duyuldu. Polis siren sesiydi bunlar.

İtler hala sıkmaya devam ederken aptallık yapıp yedek silahı almayı unuttuğumu fark ettim. Tekrar hızla arabaya gidip rüzgar ile konuşmadan, acele ile silahı aldım.

İki elimde silah ile gözüme çarpan malları indiriyordum.

Şu anda açık hedef halindeydim ama polisler de geldiği için sorun değildi.

" Hayalet burda itler!" Diye bağırdım.

" Tomris kenara geç! " Diyen bir ses duydum. Kafamı çevirip baktığımda bartu abim olduğu gördüm.

Silahımdaki kurşunlar bittiği için hızla oraya ilerledim.

Zırhlı aracın arkasına geçerken konuştum.

" Silah verin abi!"

" Lan manyak! Sen yaralı değil misin?"

" Abi Allah aşkına karşında koskoca bordo bereli yüzbaşı var amına koyim!"

" Küfür etme!" Dedi ve birine seslenip bana silah getirmesini söyledi.

Polis gelip bana silahı verince tekrar yerimden çıkıp ilerledim.

Askerler de gelmişti. Silah sesleri de azalmıştı zaten.

Arabama dönüp baktığımda kaşlarım endişe içinde çatıldı. Arabanın camı kırılmış ve rüzgar arabada yoktu.

Aptal ben!

Hala arabaya bakarken omzumdan geçen kurşun ile inledim.

Aynı zamanda kurşunun etkisi ile arkaya savruldum.

" Ananı sikiyim!" Diye bağırdım.

" Abi rüzgar!" Diye tekrar bağırdım ve deli gibi etrafa kurşun sıktım.

" Lan gerizekalı gel buraya!" Diyerek yanıma koştu Bartu abim.

" Abi rüzgar nerede?"

" Buradayım hala!" Diyip koşarak geldi rüzgar.