41

744 58 9
                                    

Arabaya bindiğimiz de ikimizde konuşmuyorduk.

" Neden sessizsin?" Diyerek sessizliği bozdu.

" Bilmem. Sen susunca bende sustum." Zekaaa

" Kolun nasıl oldu?"

" Yani arada sızlıyor. Ama senin durumun daha kötüydü. Senin yaralar ne durumda asıl?"

" Sen iyiysen bende iyiyim yavrum." Dizimin üzerinde duran elimi, elinin içine aldı ve üstüne bir öpücük kondurdu.

Gülümseyerek bakıyordum. Kısa bi an bana döndü ve oda gülümsedi.

" Akrabalar ile aran nasıl?" Dedi bu sefer.

" Bazıları dışında iyi gibi. Mesleğimi yargılayan oldu."

" Onlara mı kalmış mesleğini yargılamak?" Dedi ters bir şekilde.

" Zaten ben gerekli cevabı verdim." Elimin üstüne tekrardan öptü.

Biraz sonra dediği tepeye gelmiştik. Barın, arabayı park edince ikimizde aynı anda arabadan çıktık.

Yanıma gelip elimi tuttu ve beni ilerlemeye başladı.

Vay anam babamdı,burası resmen bir harika!

Tüm Mardin'i gözler önüne seren bir noktadaydık. Ve gerçekten çok güzel bir manzara ortaya çıkmıştı.

Köşede duran, büyük sayılabilecek taşların üzerine oturduk.

" Çok güzel burası." Dedim tebessüm ederek.

" Evet, çok güzel." Dedi içli içli. Ona döndüğümde bana bakıyordu.

Güzel dediği manzara değil bendim...

Uzanıp yanağından öptüm. Yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu.

" Şimdi birbizimizi daha yakından tanıyacağız. İllaki var birbirimiz hakkında bilmediğimiz şeyler." Dedi konuya girerek.

" Anlaştık. O zaman ilk ben sorayım. Benden önce hiç ilişkin oldu mu? Ki olmuştur ama neyse." Dedim sonunu, kendi kendime demiştim.

Derin bir nefes aldı. İçli bir nefesti bu. Gözlerinde olan hüznü anlamıştım.

" 2 yıl önce, sen göreve gitmeden önce yani." Dedi bana bakarak.

" Evet?" Dedim devam etmesini isteyerek.

" O zamanlar nişanlıydım." Dedi birden.

WHAT DİDİN GÜLÜM

" Ne?"

Kafasıyla onayladı beni.

" Mutluydum. Seviyordum, çok seviyordum. Ama asla beklemediğim bir şey oldu."
Derin bir nefes verdi ve devam etti. " Aldattı."

" Sen bunu nasıl öğrendin?" Dedim düz bir sesle.

" Görevden gelmiştim. Onu göreceğim diye çok mutluyum tabi. Hemen duş aldım üstümü giydim falan. Evinin anahtarı bende vardı, sürpriz yapmak için haber vermedim. Sonra daha kapının önündeyken inleme sesi duydum. Bu acıdan değil, zevkten olan inleme sesiydi..."

Aldatmak çok kötü bir şeydi. Aldatılmak ise daha da kötü. Ve bu kötülük Barına yapılmıştı.

" Yani kısacası böyle. Sonra hayatımdan tamamen çıkardım. Arada karşıma çıkıp özür diledi. Ama aldatmanın özrü olmaz."

" Sana, bunu yaptığına göre aptal olmalı."

" Öyle." Dedi ileriye bakarken. " Ama şimdi onunla kıyaslanmayacak şekilde olan bir sevgilim var." Dedi bana dönüp saçımı, kulağımın arkasına iterken.

DİŞİ KURT/Gerçek AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin