:
Bütün günümü kütüphanede geçirmişdim.Artık kendi adıma bir şey yapmanının zamanı gelmişdi.Ve şu yarış işide vardı tabii.Daha 1ci sınıfların yaptığı büyüleri bile zar-zor yaparken,yarışmada ne yapıcaktım?
"Neden büyüm bu kadar zayıf?" diye sordum kabusa.Hissedebiliyordum onu.Zihnimde.Pençesini her hareket etdirdiğinde aklıma kazınıyordu izi."𝘉ü𝘺ü𝘯 𝘻𝘢𝘺ı𝘧 𝘥𝘦ğ𝘪𝘭.𝘉ü𝘺ü 𝘻𝘢𝘺ı𝘧𝘭𝘢𝘮𝘢𝘻.𝘉ü𝘺ü 𝘴𝘢𝘣𝘪𝘵𝘥𝘪𝘳." diye tısladı kabus.
"O zaman neden bende diğerleri gibi büyü yapamıyorum."
"𝘉ü𝘺ü 𝘥𝘰ğ𝘶ş𝘵𝘢𝘯 𝘨𝘦𝘭𝘪𝘳,𝘥𝘰ğ𝘥𝘶ğ𝘶𝘯 𝘢𝘯𝘥𝘢𝘯 𝘣𝘦𝘳𝘪 𝘴𝘦𝘯𝘥𝘦 𝘰𝘭𝘢𝘯ı 𝘬𝘶𝘭𝘭𝘢𝘯𝘮𝘢𝘺ı𝘣 𝘶𝘻𝘢𝘬 𝘥𝘶𝘳𝘶𝘳𝘴𝘢𝘯 𝘺ı𝘱𝘳𝘢𝘯ı𝘳."
Dubledore sayesinde 1ci sınıf büyülerini daha yeni öğreniyorum.Yapmak değil öğrenmek.
"𝘈𝘮𝘢 𝘴𝘦𝘯𝘪𝘯𝘬𝘪 𝘺ı𝘱𝘳𝘢𝘯𝘮𝘢𝘥𝘢𝘯 𝘧𝘢𝘻𝘭𝘢𝘴ı."
"Nasıl yani"
"𝘉ü𝘺ü𝘯 𝘚𝘢𝘣𝘳𝘪𝘯𝘢...𝘌𝘯 𝘨üç𝘭ü 𝘣ü𝘺ü𝘤ü𝘭𝘦𝘳𝘪𝘯 𝘣𝘪𝘭𝘦 𝘴𝘢𝘩𝘪𝘱 𝘰𝘭𝘮𝘢𝘬 𝘪𝘴𝘵𝘦𝘥𝘪ğ𝘪 𝘵ü𝘳𝘥𝘦𝘯.𝘚𝘦𝘯 𝘩𝘪𝘴𝘴𝘦𝘵𝘮𝘦𝘴𝘦𝘯 𝘥𝘦 𝘣𝘦𝘯 𝘣𝘶𝘯𝘶 𝘩𝘪𝘴𝘴𝘦𝘥𝘦𝘣𝘪𝘭𝘪𝘺𝘰𝘳𝘶𝘮."
"Dediğin kadar güçlüysem,neden basit büyüleri bile yapamıyorum?"
"Çü𝘯𝘬𝘪 𝘩𝘢𝘴𝘢𝘳𝘭ı𝘴ı𝘯 𝘬üçü𝘬 𝘤𝘢𝘥ı.𝘉ü𝘺ü𝘯 𝘩𝘢𝘴𝘢𝘳𝘭ı.𝘝𝘦 𝘪𝘯𝘢𝘯 𝘣𝘢𝘯𝘢 𝘣𝘶 𝘛𝘢𝘯𝘳ı'𝘯ı𝘯 𝘥𝘦ğ𝘪𝘭 𝘢𝘥𝘦𝘮 𝘰ğ𝘭𝘶'𝘯𝘶𝘯 𝘰𝘺𝘶𝘯𝘶."Cedric'in yanıma gelmesiyle kabus'la zihinsel sohbetimiz son buldu.
"Merhaba Sabrina." dedi Cedric güler bir yüzle.Pansy bana baya bahsetmişdi Cedric'den.Hufflepuff'ın yıldız çucuğu.Hogwartsdakı kızların uğruna cinayet bile işleyebilicekleri çocuk.Cedric Diggory.Gerçektende hoş bir bey efendi."Merhaba Cedric."
"Bu saatde burda tek başına ne yapıyorsun?1ci sınıfların kitabı değil mi o?"
Utanmışdım.Burdaki herkes için çocuk oyuncağı olan büyüler benim için matematikden tam puan almak gibiydi.
"Evet.." dedim utanarak.Fısıltıyla çıkmışdı sesim.Aciz çıkmışdı.
"Utanmana gerek yok Sabrina.Seni anlıyorum.Ben uzun bir süre muggle dünyadında yaşıyıb bir büyücülük okuluna geldiğim günün sabahı bu yüzden şiddet görsem direkt intahar ederdim her halde."
İkimizde aynı anda güldük.
"Babamı unutmayalım lütfen."
"Bide o var tabii." dedi gülerek."İstersen sana bu kitabdaki büyüleri yapmakta yardım ede bilirim."
"Gerçekten mi?"
"Gerçekten.Hatta istersen şimdi başlıya biliriz."
"Peki.Hangi büyüyle başlıyıcaz?"
"Kırmızı ve yeşil kıvılcımlarla başlıya biliriz.Kolay bir büyüdür."Nerdeyse 30 dakikaya yakın kırmızı kıvılcım çıkartmaya çalışıyordum.Ama kıvılcımın "k"si
bile yoktu.Sadece saliselik kırmızı bir ışık göründü.
"Gördüğün gibi Cedric,umutsuz vakayım ben."
"Hemen vaz mı geçiceksin?Ilk denediğinde hiç bir şey olmuyordu.Şimdiyse saliselik de olsa bir şey oldu."
"Ama yarışmada beni şu ışıklar kurtarmaz.Hoş,onu bile beceremiyorum ya.""Pratik yaparak geliştirile bilir.Ve Sabrina"
Cho'nun gelmesiyle Cedric'in lafı yarıda kalmıştı.
"Bu saat de burda ne yapıyorsunuz?"
"𝘉𝘪𝘥𝘦 ş𝘶𝘯𝘢 𝘩𝘦𝘴𝘢𝘱 𝘮ı 𝘷𝘦𝘳𝘪𝘤𝘦𝘻?"
Cedric:"Sabrinaya büyü konusunda yardım ediyordum.Sen ne arıyorsun burda Cho?"
"Kitabımı unutmuşumda burda." dedi ve kitabını aramaya koyuldu.Tuhaf bir şekilde koskoca kütüphane de sadece Cedric ile benim olduğun taraflarda arıyordu kitabını.
S:"Bulamadın sanırım."
Cho:"Nch,Heryeri aradım ama yok.Biri almış olsa gerek." Heryeri derken sadece Cedric ile benim olduğumuz yeri kastediyordu sanırım.
Cho'nun gitmiyiceğini anladığımda bu görevi ben üstlendim.Ayrıca onun yanında rahat rahatı büyü de çalışamıyorduk.
"Artık gitsem iyi olucak.Yardım ettiğin için teşekkür ederim Cedric."
"Ne demek.Yarın kaldığımız yerden devam ederiz." dedi ve bana sarılmak amacıyla ayağa kalktı.
Cho bakışlarıyla adeta bir mermi gibi ateş ediyordu.Bana ateş ediyordu.
—————————
Bu gün'nün ilk dersi bitki bilim dersiydi.Profesör Pomona Sprout bütün sınıfları bahçeye çıkarmışdı.Ama kendisi ortalarda yoktu.Ayriyetten bu ders,bu gün,sevebi bilinmez bütün binalarla ortaktı.
"Şu Astoria cadısı elimde kalıcak."
"Noldu Pans?"
"Görmüyor musunuz Draco ile 2 dakika'nın içinde can ciğer kuzu sarması olmuşlar!"
Theo:"Birileri Draco'yu kıskanıyor anlaşılan."
"Ne kıskanması be,Ne diye kıskanıcam o çakma sarışını!Ben Sabrina için diyorum.O cadı'nın Sabrinaya yaptıklarını ne çabuk unuttunuz!"
Theo:"He he kesin ondadır."
"Bana bak Theo-"
"Tamam kesin didişmeyi.Profesör geliyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Professor Tom Riddle ve Sabrina Grindelwald
FantasiInan bana Sabrina bu sonu olmayan bir kuyu gibi.Cehennem ateşinde yanmak gibi.Ne kadar çok şey bilirsen ateşe o kadar çok yaklaşırsın.Derin sularda boğulursun.Boğuldukca ruhun ızdırap çeker.Yandıkca zarar görürsün.Ve inan bana küçük cadı,senin zarar...