Professor Tom Riddle ve Sabrina Grindelwald

Bölüm 25

Sabah erken kalkıp kendi odasına gitti Sabrina.Formasını giyip,yüzüne hafif bir makyaj yaptıktan sonra tekrardan Pansy'nin odasına gitti.Kapıyı çalmadan içeri girdi.
"Pansy!Kalk hadi!"
Pansy belli belirsiz mırıltılar çıkardıktan sonra Sabrina,onu kolundan çekerek uyandırmaya çalıştı."Öf!Ne var yani beş dakika daha uyusam!"
"İlk ders Snape'in dersi.Kalk!"

Sabrina'nın uğraşları sonucu Pansy sonunda hazırlana bilmişdi.Son dakika ders'e yetişip sıralardan birine oturdular.Ardından profesör Snape'in de sınıfa girmesiyle ders başladı.

—————————
Dumbledore's pov:

Yaşlı büyücü koltuğunda oturmuş elinde tuttuğu fotoğraf'a bakıyordu.Bir zamanlar çok yakın olduğu birinin fotoğrafına.Bir zamanlar aşık olduğu adamın fotoğrafına.Yaşasaydı muhtemelen en büyük düşmanı olacağı adamın fotoğrafına...

Birden kapı çalındı."Gel." dedi Dumbledore fotoğrafı çekmeceye koyarak.
"Pro-profesör!"
"Hagrid?Ne oldu?Ne bu halin?" Hagrid bir kaç adım daha atıp elindeki gazeteyi çalışma masasının üzerine bıraktı."Okuyunca anlıyacaksınız." Dumbledore endişeyle gazeteyi eline aldı ve okumaya başladı.«𝑫𝒊𝒌𝒌𝒂𝒕!𝑫𝒊𝒌𝒌𝒂𝒕!𝑩ü𝒚ü𝒄ü𝒍ü𝒌 𝒅ü𝒏𝒚𝒂𝒔ı𝒏ı𝒏 ç𝒆ş𝒊𝒕𝒍𝒊 𝒚𝒆𝒓𝒍𝒆𝒓𝒊𝒏𝒅𝒆 𝒚ü𝒛𝒍𝒆𝒓𝒍𝒆 𝒄𝒂𝒅ı 𝒗𝒆 𝒃ü𝒚ü𝒄ü𝒍𝒆𝒓 𝒔𝒆𝒃𝒆𝒃𝒊 𝒂çı𝒌𝒍𝒂𝒏𝒂𝒎𝒂𝒛 𝒃𝒊𝒓 ş𝒆𝒌𝒊𝒍𝒅𝒆 ö𝒍ü𝒚𝒐𝒓𝒍𝒂𝒓.𝑩𝒂𝒌𝒂𝒏𝒍ı𝒌 𝒃𝒖 𝒈𝒊𝒛𝒆𝒎𝒍𝒊 ö𝒍ü𝒎𝒍𝒆𝒓𝒊𝒏 𝒔𝒆𝒃𝒆𝒃𝒊𝒚𝒍𝒆 𝒊𝒍𝒈𝒊𝒍𝒊 𝒃𝒊𝒓 𝒔𝒐𝒓𝒖ş𝒕𝒖𝒓𝒎𝒂 𝒃𝒂ş𝒍𝒂𝒕𝒔𝒂 𝒅𝒂,𝒉𝒆𝒏ü𝒛 𝒃𝒊𝒓 𝒃𝒖𝒍𝒈𝒖 𝒃𝒖𝒍𝒖𝒏𝒂𝒎𝒂𝒅ı.»
"Sizce bu ölümlerin arkasındaki voldemort mu?"
"Umarım,Hagrid.Umalım ki,bunun arkasındaki kişi Voldemortdur." Yaşlı büyücü derin bir nefes aldıktan sonra tekrardan konuşmaya başladı."Severus'a söyle dersden sonra odama gelsin."

—————————
Ders bittikten sonra bir kaç eşyamı almak için odama gittim.Aradığım kitabı bir türlü bulamıyordum.Odam...Artık eskisi gibi hissettirmiyordu.Doğruyu söylemek gerekirse tek başıma odam da uzun süre duramıyordum artık.Kader kartı'nın saçtığı ışık ve enerji beni huzursuz ediyordu çünki.Daha da kötüsü bu enerjiyi ve ışığı sadece ben görebiliyordum.Ne Mattheo ne Pansy ne de diğerleri,hepsinin 'bu mor ışıkta ne?' diye sormasını farkettim ama asla sormadılar."𝘙𝘦𝘯𝘬𝘭𝘦𝘳 𝘴𝘢𝘯𝘢 𝘻𝘢𝘳𝘢𝘳 𝘷𝘦𝘳𝘦𝘮𝘦𝘻 𝘬üçü𝘬 𝘤𝘢𝘥ı."
"O kartı almamı sağladın...Neden?Ayriyetten kartın gücünü bile söylemedin."
"𝘏𝘦𝘳ş𝘦𝘺'𝘪𝘯 𝘣𝘪𝘳 𝘻𝘢𝘮𝘢𝘯ı 𝘷𝘢𝘳 𝘤𝘢𝘯ı𝘮."
"Hep böyle diyorsun ama asla bir açıklama yapmıyorsun!"
"𝘒𝘢𝘳𝘵ı𝘯 𝘨ü𝘤ü𝘯ü 𝘣𝘶 𝘬𝘢𝘥𝘢𝘳 𝘮𝘦𝘳𝘢𝘬 𝘦𝘥𝘪𝘺𝘰𝘳𝘴𝘢𝘯 𝘚𝘢𝘣𝘳𝘪𝘯𝘢,𝘰𝘯𝘶 𝘬𝘶𝘭𝘭𝘢𝘯𝘴𝘢𝘯𝘢.𝘚𝘦𝘯𝘪 𝘥𝘶𝘳𝘥𝘶𝘳𝘢𝘯 ş𝘦𝘺 𝘯𝘦?𝘕𝘦𝘥𝘦𝘯 𝘥𝘦𝘯𝘦𝘺𝘪𝘱𝘵𝘦 𝘨ö𝘳𝘮ü𝘺𝘰𝘳𝘴𝘶𝘯?" Sustum.Sustum.Sadece sustum.Bir cevabım yoktu çünki.Kader kartları beni ölesiye korkutuyordu.Onlara dokunmaksa...
Kabus'un kahkahası zihnimin her köşesinde yankılandı."Korkuyorum."
"𝘕𝘦𝘥𝘦𝘯?"
"Bilmiyorum...Sebebin bilmiyorum.Bildiğim tek şey senin herşeyi bildiğin gibi bunu da bilmen." Oda da kaldığım her saniye boğuluyormuşum gibi hissettiğim için kitabı bulamadan kapıya doğru yöneldim.Tam çıkacakken Kabus'un sesi zihnimi doldurdu.
"𝘈𝘺𝘯𝘢 𝘬𝘢𝘳𝘵ı."
"Pardon?"
"𝘔𝘰𝘳𝘥𝘢𝘯 𝘴𝘢𝘬ı𝘯.
𝘋𝘦𝘩ş𝘦𝘵𝘵𝘦𝘯 𝘴𝘢𝘬ı𝘯.𝘊𝘢𝘮𝘭𝘢𝘳𝘢 𝘷𝘦 ö𝘭ü𝘭𝘦𝘳𝘪𝘯 𝘥ü𝘯𝘺𝘢𝘴ı𝘯𝘢 𝘬𝘢𝘳şı 𝘥𝘪𝘬𝘬𝘢𝘵𝘭𝘪 𝘰𝘭.
𝘏ı𝘻𝘭𝘢 𝘬𝘢𝘺𝘣𝘰𝘭𝘶𝘳𝘴𝘶𝘯 𝘰𝘳𝘵𝘢𝘥𝘢𝘯.
𝘒𝘰𝘳𝘬𝘶𝘥𝘢𝘯 𝘵𝘪𝘳 𝘵𝘪𝘳 𝘵𝘪𝘵𝘳𝘦𝘳𝘴𝘪𝘯.
𝘊𝘢𝘮𝘭𝘢𝘳𝘢 𝘷𝘦 ö𝘭ü𝘭𝘦𝘳𝘪𝘯 𝘥ü𝘯𝘺𝘢𝘴ı𝘯𝘢 𝘬𝘢𝘳şı 𝘥𝘪𝘬𝘬𝘢𝘵𝘭𝘪 𝘰𝘭,𝘬üçü𝘬 𝘤𝘢𝘥ı."