19- Suç ve Ceza

128 6 2
                                    


(Medya: Hayat Soydan)

Selam canlarım nasılsınızzz

Önceki bölümü beğendiniz mi?

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınnn

İyi okumalar.

Instagram: Soyluwhiraa
TikTok: hirasoylu_

                          19. Bölüm

"Kendi uydurduğun bir yalanı söylemek, başka bir ağızdan işitilip, tekrarlanmış bir gerçeği söylemekten hemen hemen daha iyidir. Birinci ihtimalde sen bir insansın, ikincisinde ise bir papağandan hiç farkın yoktur. Sen kimsin?? İnsan mı, Papağan mı?" Der Dostoyevski, Bunlar kimdi?

(Fyodor Mihailoviç Dıstoyevski - suç ve ceza)

"Ne ben bir kimseye benziyordum, ne de bir başkası bana. "onlar hep birlikte, ben ise onlardan farklıydım." Diye derin düşüncelere dalıyordum. Bundan da anlaşılıyor ki, henüz çok toydum." Demiş Dostoyevski, ya ben?

(Fyodor Mihailoviç Dostoyevski - yer altından notlar)

"Olaylar elle tutulur, olaylar kendini belli eder, olaylar her şeyi açığa vurur ama duygular bambaşkadır." Diyor bir başka kitabında.

(Dostoyevski- karamazov kardeşler Cilt:2)

Ben hangisiydim, henüz toy muydum? Ya da duygularımı mı yönetemedim? Bu kadar kör eden neydi beni? Daha babamın doktor olduğunu bile yeni öğreniyordum.

"Söylesene her şeyi bildiğini mi düşünür insan bazen? Nasıl böyle bir aptallık yapar!" Dedim ıslak yeşillerimi Kartal'a çıkartarak. Bu adam haklıydı, her seferinde haklıydı.

"Sen aptallık etmedin, sadece her şeyi çok basit düşündün." Dedi baş parmağıyla göz yaşımı silerek. Çok güzel bakıyordu bana, bende bakışlarında kayboluyordum. Daha fazla bakışlarına dayanamayarak, hızla cebimden çıkarttığım telefon ile sekreteri aradım.

"Büşra, Fuat hoca ile görüşmem gerekiyor, randevu oluşturur musun?" Dedim sakinliğimi korumaya çalışarak. "Tabi efendim, kaç gibi?" Dedi beni onaylayarak. Kartal ne yaptığımı anladı ki sakinliğini korudu.

"Bu gece istiyorum!" Dedim itiraz istemeyerek. "Ben Fuat hoca ile gör-" sözünü kesen ben oldum. "Onunla görüşme, ara onu! bu gece 23.00 da toplantı odasında olsun, itiraz istemiyorum!" Diyerek suratına kapatmıştım.

"Ne geçiyor aklından?" Dedi Kartal bıkkınca. "İzle!" Dedim ve tekrar birisini aradım. "Dayı!" Dedim telefondan gelen sesle. "Bahar nasıl?" Dedi direkt konuya girerek. "Bahar iyi, ameliyatı iyi geçmiş. Yanına gideceğim birazdan ama önce senden bir şey rica edeceğim." Dedim zar zor nefes alarak.

"Emrin olur yeğenim, buyur." Dedi derin bir nefes verdiğinde.
"Babamı, yani reza ağayı 2 saat içerisinde yanıma göndertmeni istiyorum. Karısı da burda olsun." Dedim sözümü kesmesine izin vermeyerek. Kartal öfkeli bakışları ila bana bakıyordu.

"O pislik ile beni muhatap etme, varsa kesilecek bir hesap adamlarım halleder." Dedi arkamda durduğunu belirterek.
"Evet kesilecek bir hesap var dayı, ben keseceğim ama, çünkü yalanlara sabrım kalmadı artık." bunun benim için önemli olduğunu belirttiğimde.

"Sorun ne?" Dedi bıkkınca nefes vererek, dayım bile bu durumdan çok sıkılmıştı artık. "Annem!" Dedim sesim titrek çıkarak. Bu konuda çok hassas olduğumu biliyordu ki kendisi de kardeşine çok düşkündü. "Hallediyorum." Diyerek telefonu suratıma kapattı.

SOĞUK' ŞEHVET Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin